26 Kasım 2024 Salı

Rosa Kadın Derneği: Saldırılar sistematik devlet şiddetidir

Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, derneklerine yönelik baskıların sistematik devlet şiddeti olduğunu belirterek, "Biz bu saldırılar karşısında artık çok öfkeliyiz. Bu öfke bizi daha çok örgütlenmeye, daha güçlü adımlar atmaya götürecektir" dedi.

Rosa Kadın Derneği, binalarına yapılan baskın ve yaşanan gözaltılara ilişkin derneğin bahçesinde basın açıklaması yaptı.

Eylemde konuşan Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, derneklerine ve birçok kadının evlerine baskın yapıldığını belirterek, "Bugün kadın mücadelesine dönük saldırıyla uyandık. Geçen sene 22 Mayıs'tan bu yana hem derneğimize hem Diyarbakır'da yürütülen kadın mücadelesine dönük yargı tacizine varan saldırılar var. 22 Mayıs'tan bu yana gerçekleşen operasyonlar ve saldırılar sonucunda, neredeyse Diyarbakır'da kadın özgürlük mücadelesinde yer alan her kadının bir soruşturma dosyası oluşturuldu" dedi.

'KADINLARA SİSTEMATİK DEVLET ŞİDDETİ UYGULANIYOR'
Rosa Kadın Derneği'nin kadın özgürlük mücadelesi yürüttüğünün altını çizen Kaya, "Biz Rosa Kadın Derneği olarak artık kadın kırımı boyutuna ulaşması karşısında bir mücadele yürütüyoruz. Yürüttüğümüz bu mücadele gerçekleşen taciz, tecavüz, erken yaşta zorla evlendirmelere karşı, İstanbul Sözleşmesi'nden geri çekilmeye karşı, nafaka hakkının gasp edilmesine karşı, TCK 103'ün infaz düzenlemesi içerisinde geçirilmesine karşı bir takım eylem ve etkinlikler yaptık. Bunların hepsi şuanda yargılandığımız dosyaların içerisinde var" diye kaydetti. Yaptıkları çalışmaların tamamen bu kapsamda olduğunu ifade eden Kaya, "Bugün yapılan operasyonda gözaltına alınan kadınlar arkadaşların da birçoğu da bu tür eylem ve etkinliklerden dolayı alındılar. Derneğimiz bu saldırılarla illegalize edilmeye çalışıyor. Toplumun içerisindeki kadının sistematik bir şekilde şiddete maruz kalması nasıl bir devlet politikası ise bugün de kadın mücadelesine karşı yürütülen tüm bu saldırılarda sistematik bir devlet şiddetidir. Biz bu saldırılar karşısında artık çok öfkeliyiz. Bu öfke bizi daha çok örgütlenmeye, daha güçlü adımlar atmaya götürecektir" ifadelerini kullandı.

'SESİMİZ DAHA YÜKSEK ÇIKACAK'
Kadınların saldırılar karşısında mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Kaya, "Türkiye'deki diğer kadın örgütleriyle geliştirdiğimiz dayanışmayı zayıflatmaya dönüktür. Bir kadın öldürülmesin, kadınlar tecavüze uğramasın diye yürüttüğümüz mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Hak ve adalet talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz Bugün Gülistan Doku'yu bulmayan bu zihniyet, anlayış, kadın mücadelesine saldırılar konusunda gayet rahat bir şekilde hareket edebiliyor. Bu haksızlık karşısında sözümüz, sesimiz daha yüksek çıkacak. Özgürlüğe, eşitliğe, barışa, adalet talebimizde dair sözümüzden, çalışmalarımızdan asla geri atmayacağız" şeklinde konuştu.

10 NİSAN EYLEMİ ENGELLENMEYE ÇALIŞILIYOR
Yapılan baskının İstanbul Sözleşmesi'nden geri çekilme kararına karşı 10 Nisan'da gerçekleştirilecek eylemin engellemeye yönelik olduğunu ifade eden Kaya, eylemi güçlü bir şekilde gerçekleştireceklerini söyledi.

ARAMA KARARI İBRAZ EDİLMEDİ
Dernek üyesi ve avukatı Elif Tirenç İpek, yapılan baskının geçtiğimiz yıl 22 Mayıs'ta yapılan baskının devamı olduğunu dile getirdi. İpek, yapılan baskında avukatlar ve dernek yöneticilerinin bilgilendirilmediğini, avukatlara arama kararının ibraz edilmediğini, arama kararının gösterilmediğini belirterek, dosyaya gizlilik kararı getirildiğini ve soruşturma gerekçesinin öğrenilemediğini kaydetti. 2 saat süren aramalar sonucunda birçok resmi evrak ve proje evraklarına hukuksuz bir şekilde el konulduğunu aktaran İpek, durumun inceleme ve değerlendirme yapılmadan, soruşturma savcısı bilgilendirilmeden gerçekleştiğini söyledi.

Baskının kadın mücadelesine yönelik saldırı kapsamında olduğunu dile getiren İpek, "Rosa Kadın Derneği olarak 8 Nisan'da bir denetime tabi tutulacaktık, buna dair bir hazırlığımız vardı, ancak evrakların tamamına el konuldu. Bu şekliyle nasıl bir denetim yapılacak. Aramanın sonunda tutanak örneği verilmedi. Savcının talimatından sonra arama tutanağının sadece fotoğrafını çekebildik. Aramaya katılmak isteyen avukat arkadaşlara yönelik GBT sorgulaması yapılmak istendi. İzin vermedik ama bu yapılmak istendi. Bunun geçen sene başlatılan süreçten bağımsız olmadığını söyleyebiliriz. Hiç bir suç unsuru yok. Bununla ilgili hiçbir açıklama da yapılmadı" diye konuştu.