On binler Hakkari'de buluştu: Dayanışarak, birleşerek, mücadeleyle kazanacağız
Hakkari'de düzenlenecek "Belediyeler halkındır gasba izin vermeyeceğiz" şiarlı miting için halklar Hakkari'ye akın etti. Otobüslerin kent girişine polis tarafından engellenmesinin halk miting alanına yürüyüşe geçti. 7'den 77'ye çok sayıda kişinin yer aldığı mitingte kayyum darbesine ve irade gasbına karşı birlikte mücadelenin önemine dikkat çekildi.
Kayyum darbesi ve Kürt halkının iradesinin gasbına karşı Hakkari'de yapılacak miting için çok sayıda kişi Hakkari'ye akın etti. Hakkari Belediyesi'nin 3 Haziran'da kayyum darbesiyle gasp edilmesinin ardından Türkiye ve Kürdistan kentlerinde nöbet eylemleri sürerken kentte miting yaptı.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın diğer bileşenleri ile demokratik kitle örgütleri tarafından "Belediyeler halkındır gasba izin vermeyeceğiz" şiarıyla Tekser mahallesindeki otogar alanında miting gerçekleştirildi.
Mitinge DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Hakkari Belediye Eşbaşkanı Viyan Tekçe, DEM Parti İl Eşbaşkanı Kadir Şahin, Halkevleri MYK üyesi Sevinç Hocaoğulları, EMEP MYK üyesi Orhan Kurul, Devrimci Parti MYK üyesi Enes Uğurtekin, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) MYK üyesi Hıdır Yıldız, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Sözcüsü Juliana Gözen, Sosyalist Dayanışma Partisi (SODAP) Sözcüsü ve DEM Parti Milletvekili Keziban Konukçu, KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk, Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi (SYKP) Feray Mertoğlu, Yeşil Sol Parti Eş Genel Başkanı Ahmet Asena ile Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Özlem Gümüştaş başta olmak üzere çok sayıda kişi katıldı.
Kürdistan ve Türkiye'den binlerce kişi sabahın erken saatlerinde otobüslerle kente geldi. Otobüslerin kent girişine izin verilmezken, halk miting alanına yürüyerek geldi. DEM Parti İl Örgütü önüne gelen yüzlerce kişi, uzun bir süre halaya durdu. Miting saati yaklaştıkça kalabalık da arttı. Binlerce kişi "Colemêrg ya me ye", "Bijî berwxedana Colemêrgê" ve "Bijî berxwedana zindanan" sloganlarıyla yürüyüşe geçti. Bayraklarla süslenen alana, "Tecridi kıracağız kayyımı göndereceğiz", "Gasba hayır kayyuma hayır", "İrademe dokunma belediyeler halkındır" ve " Kayyum kıyımdır, gasba geçit yok" pankartları asıldı. Yürüyüşlere paralel olarak alana girişler de başladı.
AKIŞ: BEDELİ NE OLURSA OLSUN DİRENECEĞİZ
Yerine kayyum atanarak tutuklanan Hakkari Belediye Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış'ın mesajı mitingde okundu. Akış, "Onurlu Colemêrg halkı, iradeniz için göstermiş olduğunuz kararlı duruş için hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bedeli ne olursa olsun direnmeye devam edeceğiz" diye kaydetti.
TEKÇE: HALKIN İRADESİ ÜZERİNE İRADE TANIMIYORUZ
DEM Parti İl Eşbaşkanı Kadir Şahin, teşekkür konuşması yaptı. Hakkari Belediye Eşbaşkanı Viyan Tekçe, 19 yıl 6 ay ceza ile hapishaneye gönderilen Belediye Eşbaşkanı Sıddık Akkış ve tutsaklara selam gönderdi. Kayyumlar eliyle Kürt halkına düşman hukuku uygulandığını ifade eden Tekçe, "Bu kararlar adliye binasından değil, AKP genel merkezinde alınıyor. Kayyım olarak atanan vali, bu kentte kara leke olarak geçecek. Bu halk sizi istemediğini bir kez daha gösterdi. Halkımız sonuna kadar irade gasbına karşı direneceğiz. Çiftliğe çevirdiğiniz bu kenti sizden alacağız. Halkın iradesi üzerinde irade tanımıyoruz" dedi.
Ardından mitinge gelen parti temsilcileri birer konuşma yaptı.
GÜMÜŞTAŞ: İRADEMİZİ ASLA ÇİĞNETMEDİK
ESP Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş, "Buraya bugün sizinle birlikte 'Bijî berwxedana Colemêrgê', 'Colemêrg ya me ye' demek için geldik. Bugün size sesinizi Türkiye'den duyuyorlar, sesinizi halklarımız duyuyor; direnişi bütün direnenler görüyor, biliyor demek için, yalnız değilsiniz birlikteyiz demek için geldik. Buradayız birlikte direneceğiz değerli yoldaşlar. Buradaki direnişimizi, sesimizi, emin olun ki AKP-MHP faşist iktidarından kurtulmak isteyen bütün halklarımız duyuyor. Buradaki direniş onlar için, bütün halklarımızın ekmek, aş, iş, eşitlik, özgürlük doğa mücadelesi içindir. O yüzden burada çok büyük bir direniş büyütüyoruz. O yüzden biz burada bu direniş içinde birleşik mücadelemiz için Türkiye ve Kürdistan halklarının birleşik kurtuluşu için buradayız. Bu bizim için haktır, görevdir, onurdur! O yüzden burada sizinle beraber aynı sloganı atıyoruz, 'Hakkari bizimdir kayyuma geçit yok. İrade gasbına izin vermeyeceğiz.' Birlikte direneceğiz, mutlaka kazanacağız. Son bir söz, her zaman bu meydanlarda aynı şeyi söylüyoruz; direne direne kazanacağız! Biz bunu yıllardır her yerde; seçimlerde, sandık başlarında, sokaklarda, barikat başlarında, evlerde, miting alanlarında, parti binalarımızda, kurumlarımızda söylüyoruz. Çünkü faşist zulme karşı sömürgeci savaşa, işgale, yok saymaya karşı yıllardır direniyoruz. Ne irademizi bükebildiler, ne boynumuzu eğebildiler. Ne geri adım attırabildiler. Çok bedel ödedik, tutsaklarla, şehitlerle yürüyoruz. Ama asla boynumuzu eğmedik, asla irademizi çiğnetmedik ve onlara teslim etmedik. Bunu Hakkari'de bir kez daha hep birlikte göstereceğiz. Direne direne kazanacağız."
HOCAOĞULLARI: HALKIN İRADESİNDEN KORKUYORLAR
Halkevleri MYK üyesi Sevinç Hocaoğulları: "Bu darbe Hakkari'ye değil, emeğe, barışa, demokrasiye yöneliktir. Burayı bir Türkiye buluşmasına çevirenlerleri selamlıyoruz. Kürt halkı kendi geleceğini belirleyen ve mücadele eden bir halktır. Kürt halkı kayyım siyasetini etkisizleştirmiştir. Kayyıma karşı mücadeleyi büyütmek için tüm halklarımız bir araya gelmelidir. Halkımızın iradesinden korkuyorlar ve halkımızın onların kokuşmuş iktidarını yerle bir edeceğini çok iyi biliyor. Mücadelemiz devam edecektir. Yaşasın halkların kardeşliği."
TEKİN: BİZE DÜŞEN DİRENMEKTİR
EMEP Bölge Temsilcisi Ergin Tekin, "Bir seçim yaşadık ve iktidar hemen iradeyi tanıyacaklarını söyledi ama aynı gün Van'a kayyım atamaya çalıştı. Ama direniş karşısında geri adım atmak zorunda kaldı. Normalleşme ve yumuşamadan söz ettiler ama bunların politikaları budur. Kürtler nerede seçime girse ve eşitlik istese karşısında duruyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar yenilecekler, yine yenilecekler. Bu ülkenin güvenlik sorunun kaynağı AKP'nin politikalarıdır. Bize düşen tek şey direnmektir" ifadelerini kullandı.
UĞURTEKİN: BU POLİTİKA KAYBETMEYE MAHKUMDUR
Devrimci Parti MYK üyesi Enes Uğurtekin, şu ifadeleri kullandı: "Atanan kayyımla AKP yumuşama masallarını gidip başka yerde anlatsın. Bu kayyım politikası halkların mücadelesi önünde kaybetmeye mahkumdur."
ÇOBAN: BAŞARAMAYACAKLAR
TİP MYK üyesi Fırat Çoban, şunları söyledi: "Memleketin dört bir yanı hukuksuzla doludur. Hırsızlar dışarıda ama bu ülkeyi savunanlar içeride. İŞİD'e yol verenler dışarıda ama kadın, yaşam, özgürlük diyenler içerideler. Van'da başaramadılar, burada başaramayacaklar. Silahların, kayyımların gölgesinde yumuşama olmaz, mücadele olur. Şiddetle halkımızı baskı altına almaya çalışıyorlar. Size Hakkari'de tarih yazdırmayacak, sizi tarihe gömeceğiz."
KONAK: HALK KAYYIMLARI İSTEMİYOR
Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) MYK üyesi Evrim Konak, "Yüzyıldır Kürt halkının yaşam hakkı elinden alınmaya çalışılıyor. Ama Kürt halkının mücadelesi sınırları aştı ve dünyaya yayıldı. Bugün kayyımlarla Kürt halkının iradesini gasp etmeye çalışıyorlar. Bu halk 8 yıldır kayyım istemediğini onlara sandıkta gösterdi. Asıl suçu kendilerinin işlediğini bilmiyorlar. Tüm baskı ve saldırılara rağmen halk kayyımları istemiyor. Kolluk gücünü belediye binası önüne yığarak faşizm gölgesinde bu halka hizmet edemezsiniz" dedi.
GÖZEN: DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Sözcüsü Juliana Gözen: "Bitmedi zulümleri, bitme kayyımları, bitmedi insanları içeri atmaları. Biz de bitmedik. Direndik ve direnmeye devam edeceğiz. Önümüze sandık koyacaksınız ama çıkan sonucu beğenmeyeceksiniz. Bu mu hukuk? Hukuk çocukları panzerlerle ezmek mi, insanları cezaevine atmak mı? Burada bir hukuk yok. Nasıl direndik ve kazandıysak yine yana yana geleceğiz ve kazanacağız. Burada uygulamaya konulan hukuku değiştireceğiz, değiştirmek zorundayız. Demokratik cumhuriyet ve anayasayı mutlaka bu ülkede getireceğiz. Bu sömürge memuru kayyımlara karşı Kürt halkının iradesini savunmak herkesin görevidir" ifadelerini kullandı.
KONUKÇU: HESAP SORACAĞIZ
SODAP Sözcüsü ve DEM Parti Milletvekili Keziban Konukçu, "Kürt halkı herkese mücadele dersi veriyor. Kürtler tüm Türkiye'ye moral veriyor, umutlarını diri tutuyorlar. Bunlar sadece kayyım atamıyorlar, insanlara açlıktan ölün diyorlar. Kürt halkının iradesi de emekçinin ekmeği de bizim mücadele gerekçemiz. Mücadele birliği ile bu hırsız ve yağmacılardan hesabını soracağız" dedi.
ÇİFTYÜREK: SEÇİM SONUCU TANINMIYOR
KKP adına konuşan Sinan Çiftyürek, şunları söyledi: "İktidar Kürt halkının iradesini tanımıyor. Batıda seçim sonuçlarına saygı duyuyor ama Kürdistan'da bunu kabul etmiyor. Ankara'nın iradesini tanıyor ama Van'ın Amed'in, Colemêrg'in iradesini tanımıyorlar. Bizim belediyelerimiz halkımıza açıktı ama kayyım atadıktan sonra orası halka kapatıldı."
BAYINDIR: MUTLAKA BAŞARACAĞIZ
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, "Biz güçsüz değiliz ve 100 yıldır bunlara karşı mücadele ediyoruz. Milyonlarca dostumuz var. Biz halkımıza inanıyoruz ve sonsuza kadar direneceğiz. Biz değil, onlar şuanda zordalar. Halkımız her alanda mücadelesini büyütüyor ve kimse önünü alamaz. Bugün dünyanın her yerinde milyonlarca yoldaşımız var. Tüm kentlerimizi savunacağız. Colemêrg asla yalnız değildir. Mutlaka başaracağız" dedi.
KOÇAK: HERKESİN HAKKI GASP EDİLİYOR
KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, "Bu iktidarın gözü görmüyor, kulağı duymuyor. Bu iktidar ülkedeki emekçileri açlığa mahkum etmiştir. Kayyımlar hırsızlık, ayrımcılık, kadın düşmanlığıdır. İradesi gasp edilen sadece siz değil, ülkede yaşayan herkesin hakkı gasp ediliyor. bir devlet mekanizması değil, mafyatik bir örgütlenme var" ifadelerini kullandı.
DEMİR: TARİHİ YENİDEN YAZACAĞIZ
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Esengül Demir, şunları söyledi: "Biz tarihi yeniden yazacağız ve bu gasba geçit vermeyeceğiz. Bijî berwxedana Colemêrgê."
ÜCİ: KÜRTLERİN MÜCADELESİNİN YANINDAYIZ
Partizan Temsilcisi Nurgül Üci, şunları söyledi: "Kürt halkının mücadelesinin yanındayız. AKP politikalarına asla boyun eğmeyeceğiz. Birleşik ve ortak mücadele ile alanlarda olacağız."
FİDAN: KADINLAR KAZANIMLARINI SAVUNACAK
TJA aktivisti Adalet Fidan "Kürt halkının iradesini, dilini, kimliğini ve mücadelesini tanımıyor. Kayyım politikaları Kürt halkına ve kadın mücadelesine düşmanlıktır. Kayyım, talan, hırsızlık ve yolsuzluktur. Kayyımla Kürt kadın mücadelesini, eşbaşkanlığı yok etmek istiyorlar. Biz kadınlar bedeli ne olursa olsun kazanımızlarımızı savunacağız. Tüm kadınlara sesleniyoruz: gün birlikte hareket etme ve kazanım zamanıdır" dedi.
GÜLMEZ: KABUL ETMEYECEĞİZ
İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkan Yardımcısı Menice Gülmez: "Yüzyıldır Kürt halkına saldırıyorlar. Kürtler birlik olursa bu gasbı kırabilir. Kürtlerin birliğini oluşturması ve bunlara karşı mücadele etmesi gerekiyor. Rejimin kayyımlarını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
HATİMOĞULLARI: DAYANIŞARAK, BİRLEŞEREK KAZANACAĞIZ
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, kayyum atandığından beri direndiklerini kaydetti. Halkların kayyum darbesine "hayır" dediklerinin altını çizen Hatimoğulları, sistematik olarak maruz kaldıkları polis saldırısına işaret etti. Hiçbir saldırının kendilerine geri adım attıramadığını belirten Hatimoğulları, kayyum darbesinin nedeninin Kürt sorunu olduğunun altını çizdi. Kayyumun derhal görevden el çektirmesi gerektiğini söyleyen Hatimoğulları, "Belediye Meclisimizin seçmiş olduğu Viyan Tekçe bizlerin oyuyla belediye eş başkanımızdır. Biz bu talepleri Hakkari'de de, İstanbul'da, İzmir'de, Adana'da, Mersin'de, Ankara'da, Türkiye'nin dört bir yanında Kayyım konusunda geri adım atılana kadar Hakkari'de gerçekten belediye yönetimi kayyım elinden alınmalı ve esas sahiplerine teslim edilmelidir. o darbecilerin o irade gaspçılarının orada yeri yok. Biz Türkiye ve Kürdistan'ın dört bir yanında mücadelemizi kayyım politikasını geriletene dek hep beraber devam edecek miyiz? İşte bu coşkumuz ve direngenliğimiz devam edecek. Bunu bütün Türkiye bilsin Ankara bilsin Saray bilsin Sarayın küçük ortağı akıl hocaları bilsin. Bizler direnerek kazanacak, yaşasın direnişimiz. Dayanışarak birleşerek kazanacağız. Direnerek kazanacağız" dedi.
BAKIRHAN: DAHA GÜÇLÜ BİR DURUŞ ORTAYA KOYACAĞIZ
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan da iktidarın zulmüne ve faşizan politikalarına karşı daha güçlü bir duruş ortaya koyacaklarının sözünü verdi. Yeni yüzyılda Kürtlerin olmasını istemeyen bir iktidarla karşı karşıya olduklarını ifade eden Bakırhan, "Bütün akılları fikirleri düşünceleri Kürdü yok saymak Kürdü yok etmek iradesini gasp etmektir. Bu düzen karşısında hep birlikte duracak mıyız? İçişleri Bakanına da buradan söylüyorum. Durduk yere kayyım atamamışlar ya şimdi sizlere söylüyorum. Katilleri arka kapılardan salıveriyorlardı, şimdi ön kapılardan ellerinde tespih ile salıveriyorlar. İçişleri Bakanını hukuka davet ediyorum. Hrant Dink'in katilinin serbest bırakılması konusunda bir irade ortaya koymaya davet ediyorum. Tahir Elçi cinayetinde güpegündüz apaçık kameralar önünde kimin katledildiği açık bir şekilde ortadayken kayyımla uğraşan Kürt halkının iradesi ile uğraşan İçişleri Bakanına kendi göreviyle hukukla, kendi bakanlığının sorumluluk alanına giren işlerle uğraşmasına davet ediyorum" dedi.
Bakırhan son olarak, kayyum zihniyetine karşı mücadele edeceklerini söyleyerek, konuşmasına son verdi.
Bakırhan'ın konuşmasının ardından miting sonlandı.
BİNLERCE KİŞİ KENT MERKEZİNE YÜRÜYÜŞE GEÇTİ
"Belediyeler halkındır gasba izin vermeyeceğiz" mitingi sonrası binlerce kişi sloganlarla kent merkezine yürüyor.