Mor Dayanışma'dan polis şiddetine karşı açıklama
Ankara Emniyeti'nin saldırı ve şiddetine ilişkin açıklama yapan Mor Dayanışma, mücadeleden de isyan etmekten de geri durmayacaklarını vurguladı.
Mor Dayanışma, Ankara Emniyeti'nin kadınlara yönelik artan saldırı ve şiddetine ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya Türkiye İşçi Partisi (TİP), İHD Ankara Şubesi, Kampüs Cadıları üyesi kadınlar ile Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi kadın avukatlar katıldı. Açıklamanın yapıldığı salona, "Erkek devlet-polis şiddetine karşı mücadelemiz engellenemez" yazılı pankart asıldı. Açıklama metnini Mor Dayanışma Sözcüsü Cemile Baklacı okudu.
Ekonomik kriz, yoksulluk ve işsizlik karşısında yaptıkları 1 Aralık'taki ses çıkarma eyleminde Kızılay Metro'da özel güvenliğin saldırısına uğradıklarını hatırlatan Baklacı, ülkede ekonomik kriz derinleşirken kadın katliamlarının da arttığına dikkat çekti.
Mücadele etmek isteyen, dayanışma içinde olmak isteyen kadınların ailelerinin arandığını vurgulayan Baklacı, erkek egemen sistemin en kaba erkeklik biçimlerinin devreye sokulduğunu kaydetti. Kadınların, polis baskısı ile aile içine hapsedilmeye ve şiddet sarmalına sokulmaya çalışıldığına dikkat çeken Baklacı, "Son olarak Mor Dayanışma üyesi feminist mücadele arkadaşımızın iş yeri polislerce basılarak arkadaşımızın işten çıkarılması için iş yeri tehdit ediliyor. Ankara Emniyeti açık şekilde suç işliyor! Günlük yaşamlarımız; sokakta, iş yerinde, evde polislerce tehdit ediliyor. Arkadaşlarımızın başına bundan sonra gelebilecek her türlü şiddet ya da sorundan Ankara Emniyeti sorumludur. Buradan ilan ve ifşa ediyoruz! Suç işliyorsunuz" ifadelerini kullandı.
Baklacı, erkek devlet şiddetine, tacize, tecavüze, tehditlere karşı sessiz kalmayacaklarının altını çizdi ve şöyle devam etti: "Ülkede idari ve hukuki kurumların kadın düşmanı politikalarına ve kararlarına karşı yaşam alanlarımızı savunmaya devam edeceğiz. Olduğumuz her yerde mücadeleyi büyütürken bize yönelecek erkek devlet şiddetini her zaman ve her yerde yüksek sesle ifşa etmekten geri durmayacağız. Gücünü ve kaynaklarını halkın güvenliğini sağlamak yönünde kullanması gereken iktidar, içinde bulunduğu krizden çıkış yolu bulamadığı için çareyi biz direnen kadınları susturmaya çalışmakta arıyor. Pandemiye, yasaklara, tehditlere rağmen evde, sokaklarda, atölyelerde, okullarda, iş yerlerinde, kampüslerde yani yaşadığımız, nefes aldığımız her yerde mücadelemizi büyütmeye, öfkemizi örgütlemeye devam edeceğiz. Adil, eşit ve özgür bir hayatı kurmak için verdiğimiz bu mücadeleye olan inancımız erkek devlet şiddetine ve tehditlerine galip gelecek ve bu kararlılıkla biz kazanacağız."