25 Kasım 2024 Pazartesi

Mardin'de 'tecride son verin' eylemi

Mardin'de tutsakların talebinin yinelendiği eylemde, tecride derhal son verilmesi ve İmralı'nın kapılarının açılması istendi. 

PKK lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki örgütlüğü, Kürt sorununa demokratik çözüm talebiyle tutsak yakınları ve barış annelerinin eylemleri sürüyor. Mardin'de "Tecride son ver" şiarıyla AKP il binası önünde açıklama yapıldı. DEM Parti Mardin Milletvekili Saliha Aydeniz'in yanı sıra çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada "Tecride son ver" pankartı açıldı; sık sık, "Bijî berxwedana zindanan" ve "Tecride son ver, adaleti uygula" sloganları atıldı.

'DAVAMIZIN, TUTSAKLARIMIZIN ARKASINDA OLACAĞIZ'
Barış Annelerinden Emine Aydoğan, hapishanelerdeki zulmü kabul etmediklerini kaydetti. Aydoğan, "Bizler davamızın, tutsaklarımızın arkasında olacağız. Bu tecrit sona erene kadar mücadele edeceğiz" dedi.

AYDENİZ: TECRİT SADECE KÜRT HALKI ÜZERİNDE DEĞİL 
Mardin Milletvekili Saliha Aydeniz de tutsakların 4 Nisan tarihinden bu yana boykot eyleminde olduğunu dile getirerek, eylemin amacını anlattı. Abdullah Öcalan'ın 25 yılı aşkın süredir İmralı Adası'nda tecrit altında tutulduğunu kaydeden Aydeniz, "Bu tecrit her geçen gün daha da derinleşiyor, daha da genişliyor. Her geçen gün tüm alanlar tecridin zulmü altına alınıyor. Bütün alanlar, bütün kadınlar, anneler tecrit altında tutuluyor. Bu tecrit İmralı'da başladı ve bütün cezaevlerine, her yere yayıldı. Tecride bağlı olarak savaş politikası, yok sayma politikası, düşmanlık politikası tüm alanlara yayılıyor. Bugün tecrit sadece Kürt halkı üzerinde değil, Türkiye halkları üzerinde de uygulanıyor" ifadelerini kullandı. 

'TECRİT BİR SİLAH OLARAK KULLANILIYOR'
Rejimin tecridi bir silah olarak kullandığını ve savaş politikalarının tecride dayalı büyüdüğünü ifade eden Aydeniz, "Bugün siyasi, toplumsal ve ekonomik kriz de bu şekilde ortaya çıkıyor. Ekonomik krizi sadece Kürt halkı yaşamıyor. Türkiye halkları ekonomik krizi birlikte yaşıyor. Bunun sebebi de savaştır. Bu savaş da tecritle bağlantılıdır. Bu nedenle diyoruz ki; tecrit kalkmadığı, Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan konuşmadığı sürece bu savaş, bu tecrit rejimi, bu tek adam rejimi de devam edecek. Buna bağlı olarak kriz ve kaoslar da her geçen gün daha da derinleşecek" dedi. Hapishanelerde tecrit uygulamalarına bağlı olarak infazların yakıldığını ve tahliye edilmesi gereken tutsakların tahliye edilmediğini dile getiren Aydeniz, "Bundan dolayıdır ki, bu tecridi kırmak için mücadelemizi daha da büyütmeli, buna karşı direnmeliyiz" dedi.

'TECRİDE SON VERİN, İMRALI'NIN KAPILARINI AÇIN'
İktidarın Kürt düşmanı ittifakı ile tecrit politikasında ısrar ettiğini dile getiren Aydeniz konuşmasına şöyle devam etti: "Biliyorlar ki, ancak savaş ve tecrit politikası ile ayakta kalabilecekler. İşte 31 Mart'ta Türkiye halkları gösterdi ki, AKP-MHP tek başına iktidar olamayacak. İktidarlarını savaş politikalarına, Kürt düşmanlığıyla, tecritle birbirine bağlamış durumdalar. Bu tecrit Türkiye demokrasisi için ortadan kaldırılmalı. Bu tecrit ekonomik kriz ve kaosun ortadan kalkması için ortadan kaldırılmalı. Bu nedenle bizler her hafta eylemlerimizi annelerimizin öncülüğünde yapmaya devam edeceğiz. Anneler çocuklarıyla görüşsün istiyoruz. İmralı kapıları açılana kadar, Öcalan'ın sesi meydanlarda yankılanana kadar mücadelemizi sürdürecek, büyüteceğiz. Çare tecridin kaldırılması, çare hukukun uygulanmasıyla mümkün. Bir kez daha söylüyoruz; tecride son verin, İmralı'nın kapılarını açın."

Açıklamanın ardından 10 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirilirken, eylem alkış ve sloganlarla sona erdi.