25 Eylül 2024 Çarşamba

Kırmızı bültenle aranan Hizbullahçı Anal Hüda-Par GİK üyesi

Kırmızı bültenle aranan Hizbullah üyesi Mehmet Fatih Anal da Hüda-Par'ın Genel İstişare Kurulu üyesi olduğu ve siyasette aktif yer aldığı ortaya çıktı.

Eski İçişleri Bakanı, AKP milletvekili Süleyman Soylu'nun "terör örgütleriyle bağlantısı yok" dediği; hakkında yakalama kararı olan kontrgerilla Hizbullahçılar ifade verip serbest bırakılırken, hapishanedekiler ise tek tek tahliye ediliyor. Kırmızı bültenle aranan Hizbullah üyesi Mehmet Fatih Anal da Hüda-Par'ın Genel İstişare Kurulu üyesi.

İstanbul Beykoz'da Hüseyin Velioğlu'nun öldürüldüğü hücre evi baskınında ele geçen örgüt arşivinde örgüt içindeki faaliyetleri ayrıntılı yer alan Mehmet Fatih Anal, polis tarafından her yerde aranırken iltica hakkı elde edebilmek için yasadışı yollardan İsviçre'ye kaçtı.

Hakkında kırmızı bülten kararı çıkarılınca İsviçre polisi tarafından 17 Temmuz 2009 günü gözaltına alındı. Yakalanma haberi Türkiye'nin İsviçre Konsolosluğuna iletilince Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü harekete geçti.

Aynı tarihlerde Mehmet Fatih Anal hakkında iade talepnamesi düzenleyip "çok ivedi" başlıkla İsviçre makamlarına gönderdi. Dosyada Anal'ın Hizbullah terör örgütü yöneticisi olduğu, örgütün faaliyeti kapsamında cami sorumluluğu yaptığı, camilerde vatandaşlara Hizbullah örgütünü anlatan örgütsel içerikli dersler verdiği, örgüte eleman temin ettiği, yine Hizbullah adına zekat adı altında topladığı paralar ile örgüt faaliyetlerini içeren raporları örgüt yönetimine gönderdiği belirtildi.

Sözcü'den Özgür Cebe'nin haberine göre; İsviçre iade talebini reddetti ve Anal'ı Türkiye'ye teslim etmedi. AKP-Hüda-Par yakınlaşmasından sonra hakkındaki gıyabi tutuklama kararı kaldırılan Mehmet Fatih Anal da sessiz sedasız kendi isteğiyle geldiği Türkiye'de alınan ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Hüda-PAR GİK üyeliği görevini yürüterek siyasette aktif yer aldı.

ANAL'IN SUÇLARI
Hüseyin Velioğlu'nun öldürülmesinden sonra örgütün yeniden canlandırılması faaliyetlerinde bulunduğu iddiasıyla İstihbarat birimlerince hazırlanarak 2005 yılında MGK'ya sunulan raporda, Hizbullah'ın yediği ağır darbelerden sonra kendi tabanına moral vermek amacıyla üst düzey generaller ve kuvvet komutanlarına yönelik suikast planı hazırlığı içinde olduğu belirtilmişti. Hizbullah ana davasında yargılanan Abdulvahap Ekinci de, Anal ile ilgili teşhis ve ifadelerinde, Hüseyin Velioğlu'nun öldürülmesinden sonra örgütün en etkili isimlerinden biri olduğunu belirtmişti.

1992 yılı Temmuz ayında kendisine ait özel otomobilde 10 adet kalaşnikof marka uzun namlulu tüfek, bu silahlara ait 30 şarjör, 820 mermi ile yakalanan Mehmet Fatih Anal polise verdiği ifadesinde, "Silahları PKK tarafından ölümle tehdit edilen ve imam olan kardeşim Davut Anal'ı korumak için Nusaybinli bir silah kaçakçısından satın aldım, örgütün silahları değil" demişti. Anal daha sonra yetkisizlik nedeniyle serbest bırakılmıştı.