GÜNCEL
KESK'ten güvencesizliğe karşı kampanya
KESK, "Güvencesizliğe son, güvenceli iş, güvenli gelecek haktır!" kampanyasının startını düzenlediği basın toplantısı ile verdi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 19 Nisan - 24 Mayıs tarihleri arasında yürüteceği "Güvencesizliğe son, güvenceli iş, güvenli gelecek haktır!" kampanyasının duyurusunu basın toplantısı ile yaptı.
Genel Merkez binasında yapılan basın toplantısının metinini KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, okudu.
1 Mayıs'a giderkenki koşullara değinen Gezen, "Rekor üstüne rekor kıran işsizlikten enflasyona, düşüşe geçen büyümeden, üretime kadar tüm veriler ülkede yaşanan ekonomik krizin gittikçe derinleştiğini gösteriyor" diyerek emekçilerden zorla kesilen BES'e, Kıdem tazminatı ve İşsizlik Fonu birikimlerinin gasp edilmesine vurgu yaptı.
Bir emekçi için güvenceli çalışma hakkının geleceğe güvenle bakmasının sağlaması demek olduğunu aktaran Gezen, KHK düzeni başta olmak üzere keyfi uygulamalarla iş güvencesinin ortadan kalıdırlmasının buna engel olduğunu ifade etti.
'KHK HUKUKSUZLUĞU DEVAM EDİYOR'
"İsimsiz ihbarlarla, fişlemelerle işinden edilen kamu emekçilerinin üzerindeki baskıların" arttığına değinen Gezen, KHK ile işinden atılanların özel sektörde iş bulamadığını ve 70'e yakın emekçinin intihar ettiğini vurgulayarak şimdi de seçilme ve seçme hakkının gasp edilmeye çalışıldığını söyledi.
Emeklikte Yaşa Takılanlar (EYT) olarak bilinen 4 milyon emekçinin emeklilik hakkının elinden alındığını hatırlatan Gezen, "Güvence zincirimizin adil gelir-ücret halkası ise yaşanan gerçek enflasyonu yansıtmaktan uzak TÜİK resmi enflasyona endekslenen maaş artışlarıyla, yandaş konfederasyon yönetimi ve hükümet arasında imzalanan TÜİK resmi enflasyonun bile altında kalan mutabakatlarla, her yıl daha fazla derinleşen gelir vergisi dilimleri adaletsizliği ile önemli ölçüde tahrip edilmiştir" dedi.
'TAŞERON SAYISI HER GÜN ARTIYOR'
Kamu emekçileri tarafından yerine getirilmesi gereken asli ve sürekli işlerin taşeron firmalara teslim edildiğini kaydeden Gezen, "2004 yılı itibari ile 3 bin 183 olan kamu taşeron işçi sayısı 2017 yılı itibariyle tam 314 kat artarak 1 milyona çıkmıştır diye konuştu.
AKP'nin taşeron işçilere seçim yatırımı olarak kadro sözü verdiğini belirten Gezen, "Taşeron işçilerine kadro değil, belli şartlara bağlanan bir statü verilmiştir. Üstelik bazı hizmetlerin, ihale türlerinin kapsam dışında tutulması ile kamuda taşeronluk düzeni devam ettirilmiştir" diye aktardı.
'GÜVENLİK SORUŞTURMASI FİŞLEMEDİR'
Görevde yükselmede liyakat ilklerini, adaleti ortadan kaldıran düzenlemelere de değinen Gezen, "Kamuda işe almalarda mülakat, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sisteminin ağırlığı gittikçe artırılarak torpilin ve kadrolaşmanın kapısı sonuna kadar açılmıştır" dedi.
Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması'nın sadece adayı değil, birinci hatta ikinci derece yakınları da kapsadığını belirten Gezen, "2017 yılında KPSS sınavını kazanan, Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonunda sağlık teknikeri olarak yerleştirmesi yapılan kişinin ataması Sağlık Bakanlığı tarafından güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması gerekçe gösterilerek iptal edilmiştir" diye konuştu.
"Siyasi iktidar güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına 15 Temmuz darbe girişimini bahane ederek yasal kılıf uydurmaya çalışsa da uygulamanın siyasal amaçlı bir fişleme olduğu açıktır" diyen Gezen, kampanya kapsamında yapacakları çalışmaları söyle sıraladı:
- Geniş katılımı iş yeri toplantıları, basın toplantılar
- Semt pazarlarından, kent meydanlarına kadar panel ve forum düzenleme
- 24 Mayıs 2019 Cuma günü, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde basın açıklaması