Kadıköy'den haykırdılar: Sömürge valilerine geçit vermeyeceğiz
Hakkari'deki kayyum darbesini protesto etmek için çok sayıda kişi Kadıköy rıhtımında yan yana geldi. Hakkari'de belediyeye atanan kayyumun bir sömürge valisi olduğu vurgulanan eylemde, kayyum rejimine karşı birleşik mücadele çağrısı yapıldı.
Hakkari'deki kayyum darbesi, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Örgütü öncülüğünde Kadıköy rıhtımında protesto edildi. Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Esengül Demir ve Cengiz Çiçek, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İl Başkanı Deniz Aktaş ve çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütü temsilcisinin katıldığı eylemde, "Belediyeler bizimdir, gasba izin vermeyeceğiz" pankartı açıldı.
İlk sözü alan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Murat Kalmaz, AKP-MHP iktidarının Kürt halkının iradesini saymadığını ifade etti. AKP-MHP iktidarını tanımadıklarını belirten Kalmaz, "Kürt halkının iradesini sonuna kadar savunacağız. Kürdistan'ı işgal etmek istiyorlar. Sizin karşınızda bugüne kadar baş eğmedik, bundan sonra da eğmeyeceğiz" dedi.
DEMİR: KAYYUM REJİMİ KARŞISINDA YEKPARE DURMAK ZORUNDAYIZ
HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir, kayyumlarla halka ait belediyelerin bütçelerinin gasp edildiğine işaret etti. "Kayyum rejimi karşısında yekpare durmak zorundayız. Sessiz kalıp süreci kabullenmeyeceğiz. Kayyum fikrinden vazgeçilene kadar halklarla beraber sokakta olacağız" diyen Demir, demokrasi için öncelikle kayyum rejiminin bertaraf edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
İktidarın kendini sürdürmek adına baskı rejimini uyguladığını belirten Demir, "Halkın iradesi sokaklarda, meydanlarda, mecliste sesini çıkarmaya devam edecek. Çok söz zamanı değil çok eylem zamanı. Kayyumlar gidecek demokrasi kazanacak" dedi.
AKTAŞ: ZAMAN BİRLİKTE MÜCADELEYİ GÜÇLENDİRME ZAMANIDIR
ESP İl Başkanı Deniz Aktaş, kayyum saldırısının faşist iktidarın bugüne kadarki inkarcı saldırılarının bir devamı olduğunu belirterek, "Bizler biliyoruz ki bu saldırılar Kürt özgürlük mücadelesi ve Kürt halkıyla beraber mücadele edenleri ne yıldırdı ne mücadeleden geri durmasına sebep oldu. Van'da irade gaspı saldırısına nasıl cevap verdiysek Hakkari'de de cevap vermeye devam edeceğiz. Bizler bu saldırıların karşında mücadele etmeye devam edeceğiz. Zaman bu saldıkları püskürtme zamanıdır. Zaman birlikte mücadeleyi güçlendirme zamanıdır. Kürt özgürlük mücadelesinin yanında olmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
'GASP EDİLEN HALKIN İRADESİDİR'
Basın metnini okuyan DEM Parti İstanbul il yöneticisi İlhami Çelik, AKP-MHP iktidarının halka karşı suç işlemeye devam ettiğini belirtti. İktidarın Kürt halkı şahsında halk iradesini hiçe saydığını, Kürtlerin seçme ve seçilme hakkını zorbalıkla elinden aldığını ifade eden Çelik, Hakkari Belediyesine atanan kayyumun bir kumpas olduğunun altını çizdi.
İktidarın tüm saldırılarına rağmen Kürdistan halklarından aldıkları ferasetle demokrasiyi savunmaya devam ettiklerini dile getiren Çelik, Mehmet Sıddık Akış'ın milyonların meşru temsilcisi olduğunu vurguladı. "Gasp edilen Kürtlerin iradesidir. Gasp edilen Türkiye halklarının demokrasi ve barış talebidir. Gasp edilen demokrasidir. Gasp edilen meclis iradesidir Gasp edilen halkın iradesidir. Bu bir kumpastır bu bir gasptır, talandır, halkın iradesini tanımamadır. Bu işgaldir" diyen Çelik, Akış'ın yerine atanan kayyumun bir sömürge valisi olduğunu dile getirdi.
'ÇİZGİMİZ VAN DİRENİŞİDİR'
Sömürge valilerine geçit vermeyeceklerinin altını çizen Çelik, şöyle devam etti: "Zor ve şiddet yoluyla irademizi teslim alamazsınız. İktidar benzer bir kumpası Van'da ortaya koydu ancak Van halkı görkemli bir direnişle faşizme geri adım attırdı. Çizgimiz Van direnişidir. Belediyeler bizimdir, gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Belediyelerimizi savunacağız. Belediyelerimiz görkemli halk iradesinin yansıdığı alanlardır. Bu alanlara halk düşmanlarının zorbalıkla yerleşmesine asla izin vermeyeceğiz."
'BU DARBEYE KARŞI AÇIK TAVIR ALALIM'
Hakkari belediyesine atanan kayyuma karşı muhalefetin alacağı tavrın Türkiye'nin yakın geleceğini belirleyeceğini dile getiren Çelik, "Bütün muhalefet partileri başta olmak üzere demokrasiden yana herkesi bu darbeye açık tavır almaya çağırıyoruz. Kürdistan'da halk iradesi güvence altında değilse Türkiye'de herkesin iradesi tehlike altındadır. Ülkemizin ve halkımızın üzerine bir kez daha bir karabasanın çökmesine asla izin vermeyeceğiz. AKP-MHP faşist rejimi ne doğudan yükselen güneşin doğuşunu ne de ülkemize baharın gelişini engelleyebilir" dedi.
Eylem boyunca "Bijî berxwedana Colemerg", "Kayyumlar gidecek biz kalacağız", "Kürdistan faşizme mezar olacak", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı.
Eylemin ardından Kadıköy'ün ara sokaklarında sloganlarla dağılan gençlere ise polis saldırdı.