27 Temmuz 2024 Cumartesi

İşgal altındaki bölgelerde Kürt dili asimile ediliyor

15 Mayıs Kürt Dil Bayramı gününde Kürtçe üzerinde sömürgeci, baskıcı politikalar sürdürülüyor. Rojava devriminin Kürt dilinin gelişimi için atılan adımlar, eğitim alanında ki kazanımlar işgal bölgelerinde yok ediliyor. Türk devleti ve çeteleri işgal bölgelerinde, Kürtlere dönük sadece fiziki saldırılar; işkence, cinayet yapmakla kalmıyor Kürt dili, kültürü üzerinde de asimilasyon politikası uyguluyor.

15 Mayıs Kürt Dil Bayramı Gününde burjuva Türk devleti işgal ettiği Kuzey ve Doğu Suriye topraklarında saldırılarını Kürt dili üzerinde uyguladığı asimilasyon politikasıyla da sürdürüyor.

ANHA'ya konuşan Halep Demokratik Toplum Eğitim Komitesi (KPC-D) Yönetim Kurulu Üyesi Mennan Cafer, Rojava devriminin Kürt Dili üzerindeki kazanımlarını değerlendirdi. Türk devletinin işgal altında tuttuğu topraklarda asimilasyon politikasına ilişkin bilgi verdi.

Menan Cafer, 19 Temmuz devriminden hemen sonra ilk olarak Kürtçe ve Arapça dil okulu, yüksekokul ve üniversitenin açıldığını böylece yeni bir sürecin başladığını kaydetti. Kuzey ve Doğu Suriye'de Kürtçe eğitim veren ilk okul olan Şehit Fewazî Okulu 6 Ekim 2011 yılında Efrîn'in Diraqliya köyünde açıldığını söyledi. Efrîn Demokratik Özerk Yönetim ve Şehba Kantonu Eğitim ve Öğretim Kurulu'nun verilerine göre işgalden önce, Özerk Yönetim tarafından finanse edilen 318 okul açıldı. Açılan bu okullarda 3 bin 712 öğretmen görev yapıyordu. Yaklaşık 50 bin ilkokul, ortaokul ve lise öğrencisi eğitim gördü. Yine onlarca anaokulu, müzik ve sanat okulu da bu süreçte açıldı. 2014 yılında öğretmenlerin branş eğitimleri alabilmesi için Efrîn'de Viyan Amara Akademisi açıldı. Akademide 82 öğretmen ve onlarca çalışan görev aldı. Efrîn işgal edilmeden önce akademide 500 öğrenci eğitim alıyordu. İşgal saldırısıyla birlikte, Efrîn köylerinde bulunan okullar bombalandı, öğrenciler yaşamını yitirdi ve yaralandı. Akademi ise işgalci Türk ordusu ve çeteleri tarafından yağmalandı.

Mennan Cafer, 2015 yılında bir grup üniversite öğretmeninin inisiyatifi ve Demokratik Özerk Yönetimi'nin desteğiyle Kuzey ve Doğu Suriye'nin ilk üniversitesi olan Efrîn Üniversitesinin açıldığını kaydetti. Efrîn üniversitesinde, tıp, mühendislik, iletişim, ekonomi, tarım ve Kürtçe edebiyat bölümlerinin olduğu ve 51 branş öğretmeninin bulunduğunu belirtti. Efrîn işgal edilmeden önce 469 öğrencinin bu üniversitede eğitim gördüğüne dikkat çekti. Üniversiteye ait olan kütüphanede binlerce kitap ve eğitim-öğretimde kullanılan elektronik cihaz ve bilgisayar olduğunu da aktardı.

'İŞGALLE BİRLİKTE KÜRT DİLİ ÜZERİNE ASİMİLASYON UYGULANDI'
İşgal saldırılarından sonra Efrîn'de eğitime uzun bir süre ara verildi. İşgalle birlikte kentin tarihi-doğal yapısı tahrip edildiği, yağmalandığı gibi eğitim kurumları da aynı saldırılara maruz kaldı. İşgalci Türk devleti, devrim döneminde okul olarak kullanılan binaları işgalle birlikte işkencehaneye dönüştürdü. Yine işgalden bu yana çocuklar da dahil olmak üzere sayısız kişi çetelerce kaçırıldı. Kaçırılanlar arasında Edebiyat Fakülte yöneticileri de vardı.

Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü yöneticilerinden Mistefa Şêxo'nun aktardığı bilgilere göre Efrîn'de işgali sonrası 65 öğretmen kaçırıldı. İşgal bölgelerinde zorla Türkçe eğitim verilerek
asimilasyon politikası uygulandığını söyledi. Hala, Efrîn'de yaşayan Kürt ailelerinin çocuklarına dönük çeşitli suçlar işlendiğini kaydetti. Şiddete maruz kalan çocukların bir kısmının uğradığı şiddet nedeniyle yaşamlarını kaybettiğini belirtti. Mistefa Şêxo işgal altındaki bölgelerde yaşayan Kürt çocukların her türlü tehdit, baskıyla karşılaştığına da dikkat çekti. İşgal devam ettiği sürece "Türk devleti ve çeteleri Kürtlere karşı daha fazla suç işleyecek" dedi.