Kervansaray'daki taş ocağına karşı halk toplantısı
Sultangazi'de bulunan Kervansaray Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nde, köyde bulunan taş ocağının kapatılması için halk toplantısı yapıldı.
İstanbul'un Sultangazi ilçesinde bulunan Tokat Zile Kervansaray Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nde, Kervansaray köyünde yer alan taş ocağı ile ilgili halk toplantısı yapıldı. Toplantıya Kervansaray köy muhtarı Halil Ayyıldız, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekili Çiçek Otlu, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İlçe Eşbaşkanı Erol Tunç, Emek Partisi (EMEP) ilçe örgütü ve çok sayıda kişi katıldı.
Dernek başkanı Hurşit Algül, taş ocağının köyün doğasını tahrip ettiğini, yerleşim alanlarına çok yakın olduğunu, yer altı sularını kirlettiğini ve böyle devam ederse gelecek nesillere çok ciddi zararlar vereceğini belirterek "Tek derdimiz Kervansaray'dan bu taş ocağını göndermek" dedi. Algül, bu taş ocağına karşı örgütlü mücadelenin ve kamuoyu oluşturmanın önemini vurguladı.
Köy muhtarı Halil Ayyıldız da mermer ocağına ilişkin CİMER'e başvuru yaptıklarını ancak olumsuz dönüş yapıldığını aktardı.
OTLU: DOĞAYI KATLEDİYORLAR
DEM Parti milletvekili Çiçek Otlu, Kervansaray'da yer alan taş ocağının hem insan sağlığına büyük zararı olduğunu, hem doğayı katlettiğini, toprakları, suları, tarım ürünlerini zehirlediğini belirtti. Karadeniz ve Ege'de yaşanan direnişlere dikkat çeken Otlu, köylülerin gelecekleri için direndiğini vurguladı.
"Bizim yaşadığımız yerlerde toprak yoksa, doğa yoksa, güneş, su yoksa yaşama koşulumuz da yok. Yoksula diyor ki 'Bu tozu em ve öl'. Bize bunu dayatıyorlar" ifadelerini kullanan Otlu, taş ocaklarının bulunduğu yerlerde yaşanan göçük ve kanser hastalıklarındaki artışa da dikkat çekti.
'BİRLİK OLMA ZAMANI'
Köy halkının bilirkişilerle, ekoloji örgütleri, hukukçular, Türk Tabipleri Birliği ve meslek örgütleriyle toplantılar yaparak bu mücadeleyi nasıl örgütleyeceklerini konuşmaları gerektiğini kaydeden Otlu, "Sağlığımızı istiyorsak, doğamızı istiyorsak hep birlikte Kervansaray köyünde mücadele etmeliyiz. Birlik olma zamanı. Bize ne görev düşüyorsa hep birlikte bu görevi yapmalıyız" dedi.
Bu mücadeleye kadınların ve gençlerin öncülük etmesi gerektiğine işaret eden Otlu, "Böyle halk toplantılarını daha çok yapmalıyız. Mücadeleyi hep birlikte örgütleyeceğiz. Birleşerek mücadele edelim" ifadelerini kullandı.
TUNÇ: BU SİSTEM HALKI ZEHİRLİYOR
ESP İlçe Eşbaşkanı Erol Tunç, bu köylerin hayvancılıkla ve çiftçilikle uğraştığına dikkat çekerek "Biz suyumuz olmazsa, arazimiz, hayvanlarımız olmazsa yaşayamayız. Bu taş ocakları bizim sularımızı zehirliyor, doğamızı katlediyor, yaşamımızı katlediyor" dedi.
Mermer ocağı açılmış olsa da mücadele kararı vermenin çok kıymetli olduğunu vurgulayan Tunç, "Bu sermaye sistemi halkı zehirliyor ve bu halkın sağlığı, yaşamı hiçbir şekilde bunların umrunda değil. Bunların tek bir derdi var, ceplerine girecek para" ifadelerini kullandı.
İktidarın yasalarının sermayeyi korumak üstüne kurulu olduğunu belirten Tunç, halkın özgücüne dayanan birleşik bir mücadelenin önemine dikkat çekti.