24 Eylül 2024 Salı

İHD: Ne darbe ne diktatörlük

12 Eylül askeri faşist darbenin 43. yılında, darbe bildirisinin okunduğu TRT Radyosu önünde bir araya gelen insan hakları savunucuları, darbe zihniyetiyle mücadeleye devam edeceklerini kaydetti.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, TRT Radyosu binası önünde "Ne darbe ne diktatörlük acil demokrasi, acil insan hakları" şiarıyla basın açıklaması yaptı. İnsan hakları savunucuları, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 43. yılında acil demokrasi ve acil insan hakları taleplerini yineledi.

"12 Eylül'ün 53. yılında ne darbe ne diktatörlük. Acil demokrasi, acil insan hakları" pankartının açıldığı eyleme İHD Genel Başkanı Eren Keskin, Cumartesi Anneleri de katıldı. Basın metnini okuyan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, '80 sabahı 03.00'da askeri darbenin TRT radyosundan duyurulduğunu hatırlattı.

'KAYIPLARLA DARBE ARASINDA BİR BAĞ KURULMADI'
12 Eylül askeri faşist darbesinde işkenceli gözaltılar, katletme, demokratik kitle örgütlerinin kapatılması başta olmak üzere yaşanan hukuksuzlukları ve insan haklarını hatırlatan Yoleri, 12 Eylül zihniyetinin 43 yıl sonra sürdüğünü kaydetti. AKP hükümetinin 12 Eylül darbesine karşı koymakla övündüğünü belirten Yoleri, "İşlenen insanlığa karşı suçları göz ardı eden bu göstermelik yargılamada, işkence ile öldürülenlerin hesabı sorulmadı, gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır, Mahmut Kaya, Hüseyin Morsümbül, Nurettin Öztürk, Zeki Altunbaş, Hayrettin Eren, Nurettin Yedigöl, Süleyman Cihan, Mustafa Hayrullahoğlu, Maksut Tepeli ve idam edildikten sonra bedenleri kaybedilen İlyas Has ve Veysel Güney için adalet arayışına dahi girilmedi. 12 Eylül zihniyetinin yarattığı 90' lı yıllar kabusu ve 12 Eylül 1994 günü Kenan Bilgin'in kaybedilmesi ile darbe arasında bir bağ kurulmadı" dedi.

'DİKTATÖRLÜĞE DE OTORİTERLEŞMEYE DE HAYIR'
Anayasa ve yasalar dahil, hukuk normlarının bağlayıcılığının yok sayıldığını, Anayasa ve uluslar arası insan hakları sözleşmelerine aykırı, hak ve özgürlükleri yok sayan yeni düzenlemeler yapıldığını, hak ve özgürlüklerin ihlaline karşı siyasi iktidarı durduracak, denetleyecek mekanizmaların tamamen ortadan kaldırıldığını, halk hukuk güvenliğinden yoksun bırakılarak hak ihlalleri, keyfiyet/ hukuk dışılık adalet ve emek mücadelesi alanına, ekoloji mücadelesine, LGBTİ'lere ve kadınlara genişletilerek devam ettirildiğini söyleyen Yoleri, şöyle devam etti: "Bir defa daha hatırlatıyoruz; Darbeleri önlemek için yapılması gereken bellidir; darbe kurumlarını kapatmak, hak ihlallerine neden olan yasaları tüm sonuçları ile ortadan kaldırmak, darbecileri  ve  darbe sürecinde işlenen suçları cezalandırmak, darbe nedeniyle doğan zararların giderimini de kapsayacak şekilde onarıcı adaleti  sağlamak, hak ve özgürlükleri evrensel ölçülerde genişletmek ve baskıdan kurtarmak, demokratik ve özgürlükleri esas alan yeni bir anayasa yapılması,  demokratikleşme yanında çatışma çözümü ve pozitif  barışı sağlamak ve kurumsallaştırmak. Otoriterleşme yolundaki ısrarına rağmen, darbe karşıtı olduğunu söylemekten vazgeçmeyen hükümeti; 12 Eylül'e ve darbelere karşı olduğunu ispata çağırıyoruz. Darbelere de otoriterleşmeye de hayır. İnsan hakları, demokrasi, barış hemen şimdi."

Yoleri, açıklamanın ardından 12 Eylül askeri faşist darbesinin bilançosunu açıkladı.