23 Eylül 2024 Pazartesi

Hukukçular: Açlık grevindeki tutsakların talepleri derhal kabul edilmeli

Hukuk örgütleri, Öcalan'a yönelik tecridin sona ermesi için Leyla Güven'in başlattığı ve birçok tutsağın dahil olduğu süresiz dönüşümsüz açlık grevine ilişkin açıklama yaptı, Güven'in taleplerinin derhal karşılanmasını istedi.
Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Demokrasi İçin Hukukçular, İnsan Hakları Derneği (İHD), Katılımcı Avukatlar, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı(TOHAV), hapishanelerde devam eden süresiz-dönüşümsüz açlık grevlerine ilişkin İHD İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi.
 
Kurumlar adına ortak açıklamayı okuyan Avukat Yıldız İmrek, "Bir vekil hukuksuzluğa ve hatta yasa tanımazlığa karşı iktidarın, muhalefetin, hukukçuların müdahale etmesi, halkın da görüp duyması için yaşamını koydu ortaya, açlık grevine başladı. Vekil Leyla Güven'in açlık grevi 80. güne ve yaşam sınırına dayandı. Şimdi birçok seçilmiş de açlık grevine başlıyor; hukuk için adalet için" dedi.
 
TECRİT HUKUKA AYKIRI
 
Güven'in, yüzlerce tutsakla birlikte Öcalan'a, İmralı adasında uygulanan yasaya aykırı tecride dikkat çekmek için yaşam hakkını ortaya koyduğunu kaydeden İmrek, Öcalan'a uygulanan İmralı infaz rejiminin hukuka aykırı olduğunu vurguladı. İmrek, "Güven gibi biz hukukçular da; Abdullah Öcalan ile ilgili ailesi, yakınları, avukatları ve verilen ceza nedeniyle tayin edilen 'yasal temsilcisi' ile görüşmesinin, iletişiminin engellenmesi şeklinde uygulamaya varan tecritin, infaz yasasına, AYM ve AİHS'ne aykırı olduğunu görüyor ve tespit ediyoruz" diye konuştu.
 
"Anayasa'nın, bağlı bulunduğu uluslararası sözleşmeler ve ceza infaz yasasının tutuklulara ve hükümlülere kişi güvenliği ve özgürlüğü ile insan haklarına uygun bir sistemi uygulamayı zorunlu kılmaktadır" diyen İmrek, hukukçular olarak demokratik bir toplum istediklerini söyledi.
 
İMRALI İLE İLETİŞİM SAĞLANMALI
 
İmrek, hukukçular olarak taleplerini şöyle aktardı: "Başta Öcalan ve diğer hükümlüler ve tutuklular için 'insan haklarına dayalı hukukun' işlerlik kazanması. İmralı'da uygulanan ve usule aykırı tecride, en azından yasal temsilci ve avukatları ile yasa yolu başvurularını  kullanılabilmesini sağlayacak görüşme ve iletişimin sağlanması, bu konuda adımlar atılmasıdır. Bunlar yapılmalıdır ve yapılması konusunda adımlar atılmalıdır ki, hak ve hukuk için en temel yaşam hakkını ortaya koyan Leyla Güven ve diğer açlık grevine başlayan insanlar da, böyle bir eyleme ihtiyaç duymasın."