24 Kasım 2024 Pazar

Hozat: Önderliğimiz pazarlık konusu yapılamaz

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Hozat, "Erdoğan'ın tayfası" diye tanımladığı kişilerin PKK lideri Abdullah Öcalan'ın kardeşi ve avukatlarıyla görüşebilmesi için bir takım tavizler verilmesini istediğini açıkladı. Öcalan'ın pazarlık konusu yapılmasına hiçbir biçimde izin vermeyeceklerini vurgulayan Hozat, "Biz bu tür yaklaşımları, bu tür politikaları çok kirli ve iğrenç buluyoruz ve şiddetle reddediyoruz, lanetliyoruz" diye konuştu.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, Medya Haber TV'de katıldığı programda, sömürgeci Türk devletinin PKK lideri Abdullah Öcalan üzerinden pazarlık yapmaya çalıştığını açıkladı.

Türk devletinin Öcalan'ı 26 yıldır rehin tuttuğunu söyleyen Hozat, kendilerine son günlerde bazı bilgilerin ulaştığını söyledi. Hozat, "Erdoğan'ın tayfası"ndan diye tanımladığı yetkili kişilerin, "Bizim için şunu şunu yaparlarsa Öcalan'la kardeşini, sonra da avukatları görüştürebiliriz. Fakat görüştürmemiz için de şunları şunları yapmaları gerekiyor. Yani şu tavizi şu tavizi vermeleri gerekiyor" diyerek pazarlık yapmaya çalıştığını anlattı.

Bu pazarlığı kendilerine ileten kaynakların oldukça "sağlam" olduğunun altını çizen Hozat, söz konusu kişilerin yıllardır Erdoğan'la birlikte yürüttüğü politikaları yakından bildiklerini söyledi.

'ÖNDERLİĞİMİZ PAZARLIK KONUSU YAPILAMAZ'
Yıllardır Öcalan üzerinden bir şantaj politikası uygulandığını, pazarlık konusu yapıldığını hatırlatan Hozat, "Biz bu tür yaklaşımları, bu tür politikaları çok kirli ve iğrenç buluyoruz ve şiddetle reddediyoruz, lanetliyoruz. Önderliğimiz hiçbir biçimde pazarlık konusu yapılamaz. Bu asla kabul edilemez. Avukatlarımızın, ailesinin, önderliğimizin dışarıyla iletişim hakkının en doğal, en meşru, en yasal hak olduğunu Türkiye hukuku da kanunlarına koymuş. Uluslararası hukukta da bu yazılıdır. Türkiye de bu uluslararası hukukun altına, sözleşmelerin altına imza atmıştır. Şimdi önderliğimizin en doğal, en meşru, en yasal hakkını getirip böyle pazarlık konusu yapmak; 'şunu şunu yaparsanız, bunu bunu yaparsanız kardeşini görüştürürüz, sonra da avukatları görüştürürüz' demek kadar alçakça bir şey olamaz" vurgusu yaptı.

'İMRALI BİR TURNUSOL KAĞIDIDIR'
Türkiye'de kendine aydın diyen, demokrasi için mücadele yürüten; hukuk, adalet ve demokrasiyi temel insan hakkı olarak tanımlayan kesimlere seslenen Hozat, İmralı'da hukukun ayaklar altına alındığını söyledi. İmralı'nın turnusol kağıdı olduğunu vurgulayan Hozat, İmralı'da yaşananlara söz söylemeyenlerin halkın siyasetçisi olmadığını söyledi, "Bir insanın ne kadar aydın olduğu, ne kadar solcu olduğu, ne kadar demokrat olduğu, sosyalist olduğu, adalet, hukuk savunucusu olduğu İmralı'ya yaklaşımda, önderliğimiz üzerinde uygulanan bu iğrenç politikalara, adaletsizliklere, hukuksuzluklara karşı yaklaşımda ortaya çıkıyor. Ölçü budur" dedi. Tecrit sisteminin Türkiye'de tüm hapishanelere yayıldığını söyleyen Hozat, siyasi tutsaklara tecrit ve işkence politikaları uygulandığını, hasta ve yaşlı tutsakların ölüme sürüklendiğini anımsattı.

14 Temmuz direnişine ilişkin de konuşan Hozat, ölüm orucu direnişinde şehit düşen Kemal Pir, Mehmet Hayri Durmuş, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek'i andı. Direnişin ruhuyla mücadelenin süreceğini kaydetti.

'TÜRK DEVLETİNİN AMACI MİSAK-I MİLLİ SINIRLARINA ULAŞMAK'
İşgalci Türk devletinin Güney Kürdistan'a işgal saldırılarını ve KDP'nin işbirliğini değerlendiren Hozat, Türk devletinin amacının Misak-ı Milli sınırlarına ulaşmak olduğunu anımsattı. "'Bu bir işgal değil, ilhak savaşıdır' dedi arkadaşlar. Kesinlikle böyledir. Fakat bu işgal-ilhak savaşı bu aylarda; haziran-temmuz ayında gelişen bir savaş değil kuşkusuz" diyen Hozat, KDP'ninde AKP-MHP ile birlikte Kürt soykırım savaşı verdiğini sözlerine ekledi.

İşgal ve ilhak saldırılarına karşı gerillanın görkemli bir direniş verdiğini belirten Hozat, "Halklar bu direnişin sadece destekçisi olmamalıdır. Doğrudan bu direnişin içinde, bir parçası olmalıdır" çağrısı yaptı.

'ESAD, ERDOĞAN'LA BİRLİK OLURSA ZATEN KENDİNİ TASFİYE EDER'
Erdoğan ile Esad arasındaki normalleşme tartışmalarının Rojava devrimine olası yansımalarına dair değerlendirme yapan Hozat, Türkiye'nin Suriye'de birçok yeri işgal ettiğini, bölgeye yerleştirdiği çeteleri Suriye devletine karşı kullandığını ifade etti. Türk devletinin ABD'nin Suriye'de olmasını başından beri istediğini söyleyerek, "Amerika'yı Suriye'ye koyan da AKP"dir değerlendirmesinde bulunan Hozat, "Şimdi geçici Suriye hükümeti kurmuş. Başbakanı da yıllardır İstanbul'da yaşıyor. Bir Türkmendir, yıllardır orada. Sadece Kürtlere karşı değil tüm Suriye halkına karşı düşmanca bir politika izliyor. Şimdi niye bu noktaya geldi? Çünkü Suriye politikası iflas etti" dedi.

Türkiye'nin Suriye'ye yönelik düşman politikalarını Esad rejiminin de gördüğünü kaydeden Hozat, Esad'a bunları yok sayarak Türkiye ile birleşip Kürtlere karşı, Kuzey ve Doğu Suriye halklarına karşı soykırım, tasfiye savaşına girmemesi uyarısında bulundu. Hozat, bu durumda Esad'ın tasfiye olacağını söyledi.