3 Ekim 2024 Perşembe

HDP'den İzmir depreminin araştırılması için Meclis'e önerge

İzmir'de meydana gelen deprem can ve mal kayıplarına neden oldu. İzmir aktif fay hatları üzerinde yer almasına karşın hükümet ve yerel yönetimler depreme karşı gerekli tedbirleri almadığını, depremin hasarlarını en aza indirecek düzenlemeleri yapılmadığını belirten HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, Meclis'te araştırma komisyonu kurulması talebiyle önenge verdi.

İzmir'de 6,9 büyüklüğünde meydana gelen deprem can ve mal kayıplarına neden oldu. İzmir aktif fay hatları üzerinde yer almasına karşın hükümet ve yerel yönetimler depreme karşı gerekli tedbirleri almamış, depremin hasarlarını en aza indirecek düzenlemeleri yapmamıştır. Türkiye yıllardır büyük depremler yaşamasına rağmen hükümet etkili bir deprem politikası yürütememiş bu konuda çıkarttığı yasa ve yönetmelikleri etkili bir şekilde uygulayamamıştır. İzmir depreminin ekonomik sosyal sonuçlarının, depreme sonunda binaları zarar gören halkın ihtiyaçlarının, depremden dolay yıkılan ve zarar gören binaların ve sorumlularının tespit edilmesi, yıkılan binaların yerine depreme dayanıklı binaların yapılması, Türkiye genelinde, imar affının sonuçlarının, deprem paralarının nerelerde harcandığının, illerde deprem toplanma alanlarının yetersizliğinin, deprem yönetmeliğinin uygulanıp uygulanmadığının ve hükümetin deprem politikasındaki eksikliklerinin belirlenmesi amacıyla HDP İzmir Millevtekili Murat Çepni, Meclis'e araştırma önergesi verdi.

Önergenin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:

"Bölgede devam eden müdahale ve iyileştirme çalışmaları için AFAD, JAK, STK'lar ve belediyelerden toplamda 7.828 personel, 21 arama kurtarma köpeği ile 1.111 araç görevlendirilmiştir. Ege Bölgesi genelinde hissedilen deprem sonrasında İzmir başta olmak depremden etkilenen tüm illerde, alan tarama çalışmaları devam etmektedir. Jandarma, Emniyet ve TSK tarafından JİKU, helikopter ve İHA desteğiyle havadan tarama ve görüntü aktarma çalışmaları yürütülmektedir.

"Bayraklı ilçesinde 4 bina tümüyle, 9 bina kısmen yıkılmıştır. Kamu binaları dahil ağır hasarlı binalar oldukça fazladır. İzmir'de 13 adet aktif fay hattı mevcuttur. İzmir'de tarih boyunca çok sayıda deprem meydana gelmiştir. Fay hatlarına bakılırsa yeni depremlerin meydana gelmesi de olasılık dahilindedir. Binaların yıkıldığı alan Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan ve 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Deprem Bölgeleri Haritasına göre 1. Derece deprem alanı olarak görülmektedir. Deprem tehlikesinin yüksek olduğu bir bölgede depremin meydana gelmiş olması, depreme karşı alınacak en güvenli tedbirin binaların depreme dayanıklı olarak inşa edilmesi olacağını göstermiştir. TMMOB İzmir İl Koordinasyonu Kurulu, deprem sonrasında yaptığı açıklamada bu bölgesinin tarım ve sulak alanlar olduğunu vurgulayarak halkın sağlığı ve can güvenliği için, kamucu ve toplumcu bir kent planlama yaklaşımının yeniden tesis edilmesini istemiştir. Jeofizik Mühendisleri Odası da depremin merkez üssünün adeta Bayraklı ilçesi gibi hissedilmesinin nedenini; deprem dalgalarının her zeminde aynı şeklide hareket etmediği, zeminlere göre farklılık gösterdiği, dolgu, balçık ve alüvyon (İzmir'in çoğu zemini bu şekildedir) zeminlerin deprem dalgalarını içine çektiği bunun da binaları daha fazla deforme etmesine sebep olduğu, sarsıntının genliğini çoğalttığı ve yıkıcılık özelliğini artırdığı şeklinde açıklamıştır. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Boğaziçi Üniversitesi ve İzmir Mimarlar Odası arasında imzalanan protokol doğrultusunda hazırlanan 'İzmir Deprem Master Planı' ve 'Radius Sonuç Raporu'nda, İzmir'de olası deprem zararlarını azaltmanın iki temel koşulu belirlenmiştir. Yeni yapılacak yapıların mevcut deprem riskini artırmamasını sağlamak ve mevcut deprem riskinin azaltılması yönünde tedbirler almaktır. Deprem Master Planının bütün sonuç raporları o tarihte tüm resmi kurum ve kuruluşlara gönderilerek, gerekli önlemleri almaları istenmiştir. Planlar uygulamaya konulsa ve gerekli tedbirler alınsa Bayraklı'dadepremin etkisi bu kadar yıkıcı olmayacaktı. Depremin etkisini en aza indirmek kalıcı bir şehir planlanması ve yapıların denetlenmesi ile mümkündür. İmar planları aktif fay hatları fay hattı dikkate alınmayarak yapılmaktadır. Yeniden yapılacak veya değiştirecek, resmi ve özel tüm binalara Deprem Yönetmeliği aktif olarak uygulanmamaktadır. Sadece İzmir değil Türkiye'nin bir çok şehri aktif fay hatlarında bulunmaktadır. 17 Aralık 1999 depreminin yıkıcılığından sonra, depreme karşı bir çok yasa ve yönetmelik çıkartılmış ama uygulamada başarılı olunmamıştır. Halen 1999 yılının koşulları mevcuttur. Deprem vergisi olarak adlandırılan Özel İletişim Vergisinde 2000 yılından beri biriken paranın hangi alanlarda kullanıldığı kamuoyu ile paylaşılmamaktadır. Ekonomiye girdi sağlamak için çıkartılan İmar Affı yasasından depreme dayanıksız, plansız. Projesiz bir çok bina yararlanmıştır. Şehirlerde İstanbul örneğinde olduğu gibi depremlerde toplanma alanları imara açılmış, sermayenin kullanımına verilmiştir. Türkiye yıllardır büyük depremler yaşamasına rağmen hükümet etkili bir deprem politikası yürütememiş bu konuda çıkarttığı yasa ve yönetmelikleri etkili bir şekilde uygulayamamıştır. DASK ile halka ekonomik olarak yük getirilmiştir. İzmir depreminin ekonomik sosyal sonuçlarının, depreme sonunda binaları zarar gören halkın ihtiyaçlarının, depremden dolay yıkılan ve zarar gören binaların ve sorumlularının tespit edilmesi, yıkılan binaların yerine depreme dayanıklı binaların yapılması, Türkiye genelinde, imar affının sonuçlarının, deprem paralarının nerelerde harcandığının, illerde deprem toplanma alanlarının yetersizliğinin, deprem yönetmeliğinin uygulanıp uygulanmadığının ve Hükümetin deprem politikasındaki eksikliklerinin belirlenmesi amacıyla Anayasa'nın 98'inci, TBMM İçtüzüğü'nün 104 ve 105'inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederim."