25 Eylül 2024 Çarşamba

'Grup Yorum'un talepleri kabul edilsin'

Açlık Grevlerini İzleme Heyeti, 150 gündür açlık grevinde olan Grup Yorum üyelerinin taleplerinin kabul edilmesini istedi.

İnsan Hakları Derneği, (İHD) Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Tabip Odası, (İTO) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'nın (SES) oluşturduğu Açlık Grevlerini İzlemeye Heyeti, Grup Yorum üyelerinin 150 günü aşkındır sürdürdüğü açlık grevi direnişine ilişkin açıklama yaptı.

'İNSANLIK ONURUNA AYKIRI EYLEMLERE SON VERMEYE ÇAĞIRIYORUZ'
İHD İstanbul Şube binasına yapılan basın toplantısında izleme heyeti adına Şube Başkanı Avukat Gülseren Yoleri konuştu. Yoleri, Grup Yorum'un katılacağı konserlerin yasaklandığını, üyelerine yönelik tutuklama saldırılarının yaşandığını hatırlattı. Yoleri, bir yıldır tutuklu olan Grup Yorum üyelerinin bir çoğu hakkında iddianame dahi hazırlanmadığını belirtti.

Yoleri, Grup Yorum üyeleri ile yapılan görüşmelerde; kendilerine yönelik gözaltı ve tutuklamaların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, gizli tanık ifadesi ve dosyalara konulan gizlilik kararları ile haklarındaki suçlamaları dahi aylar sonra öğrenebildiklerini, avukat seçme haklarının kısıtlandığını, aylarca duruşmaya çıkarılmadan bekletildiklerini, adil yargılanma haklarının her aşamada ihlal edildiğini, çalışma mekanlarının basılarak üretimlerine zarar verildiğini, arama ve gözaltına alma işlemleri sırasında şiddet ve işkenceye maruz kaldıklarını, hapishanede tutuldukları süre içerisinde sürekli baskı gördüklerini, yetkililere seslerini duyurabilmek için slogan atmak, açlık grevi ve benzeri eylemler yapmak durumunda kaldıklarını aktardıklarını kaydetti.

Çözüm için başvurdukları yöntemler nedeniyle tutsaklara yönelik baskıların da arttığına dikkat çeken Yoleri, şunları söyledi: "Sorunlara çözüm bulmak, yetkililere seslerini duyurabilmek için açlık grevi dışında bir yolun kalmadığını düşünerek yaşamlarını tehdit eden bu eyleme daha sıklıkla mecbur bırakılmaları/yönelmeleri, adli mahpuslar içinde de açlık grevinin giderek yaygınlaşması endişelerimizi artırmaktadır. Bunun yanında; özel olarak Grup Yorum üyelerinin tutuklanmalarına ve faaliyetlerinin engellenmesine gerekçe olarak sunulan, bu faaliyetlerin 'yasadışı örgülerle ilişkili olduğu' iddiası, genel olarak; müzik ve sanat faaliyetlerinin, yasal dernek, sendika, kültür merkezi benzeri demokratik örgütlerin faaliyetlerinin 'yasadışı örgütlerle ilişki' iddiasına gerekçe yapılması pek çok demokratik faaliyeti baskılamış, örgütlenme özgürlüğünden ifade özgürlüğüne pek çok hak ve özgürlük ihlal edilmiştir."

Yaşam hakkını ve insanlık onurunu savunan Açlık Grevi İzleme Heyeti olarak, ölümler yaşanmadan yetkililere çözüm üretme çağrısı yapan Yoleri, "mahpusların bağımsız sağlık heyetleri tarafından takip edilme taleplerinin yerine getirilmesi, hastane sevkleri sırasında kart takılması ve kelepçe dayatması gibi insanlık onuruna ve İstanbul Protokolüne aykırı eylemlere son verme konusunda" çağrıda bulundu.

'DEVLETİN SORUMLULUĞU VAR'
TİHV Yönetim Kurulu üyesi Ümit Biçer, yaşamdan yana tutum almayı her zaman ilk sırada tuttuklarını vurguladı ve "Son zamanda yaşanan uygulamalar; antidemokratik uygulamaların devam ettiğini ve hukukun fiilen ortadan kalktığını gösteriyor" dedi.

Biçer, Grup Yorum üyelerinin en temel haklarına ulaşmak için açlık grevine girdiğine dikkat çekerek, şunları belirtti: "Kişilerin adil yargılanma hakkı konusunda hapishanede yaşadıkları kötü muamele ve uygulamalara son verilmelidir. Açlık grevinde, bağımsız uzman kişi ve kuruluşların ziyaretlerine izin verilerek değerlendirmenin objektif yapılması gerekir ki devletin bu sorumluluğu var."

'VİTAMİNDEN DAHA ÖNEMLİ OLAN ADALETİN TESİS EDİLMESİ'
İstanbul Tabip Odası yöneticisi Murat Ekmez ise, açlık grevindeki tutsakların odalarına başvurduklarını aktararak, "Ana talepleri, bağımsız sağlık heyetlerinin kendilerini takip etmesi yönündeydi. Bizim de Adalet Bakanlığı başta olmak üzere birçok yere başvurumuz oldu ama yanıt alabilmiş değiliz" diye kaydetti.
Ekmez, yetkililere çözüm için adım atması yönünde çağrı yaptı ve ekledi: "Geçen mayıs ayına kadar binlerce insan açlık grevindeydi, şimdi yeni bir grevle karşı karşıyayız. Açlık grevinde ne şeker, ne su, ne de vitaminler önemli. Adaletin tesis edilmesi daha önemli noktada duruyor."

'ÇOĞU KİŞİNİN EZBERE BİLDİĞİ MÜZİĞİ KESMEK İSTEDİLER'
Açlık grevinde olan Grup Yorum üyesi Barış Yüksel'in annesi Zuhal Yüksel de, "Oğlum ve arkadaşları 'terörle' ilişkilendiriliyor. Türkü söylüyorlardı, hep türkü söylemek istediler. Yaptıkları müzik, eleştirisel bir tavırdı. Çoğu kişinin ezbere bildiği müziği kesmek istediler. Çocuklarımız yalnız bırakıldı, sahiplenilmesi gerekiyor. Anne olarak endişeli olsam da umudum var."