Feyzioğlu Baro Genel Kurulu'nda günah çıkarmaya çalıştı
TBB 36'ıncı Olağan Genel Kurulu, Ankara'da başladı. Baro başkanlığına Metin Feyzioğlu ile Erinç Sağkan aday oldu. Açılış konuşmasını yapan TBB Başkanı Feyzioğlu, günah çıkarmaya çalıştı, çoklu baro sistemine karşıymış algısı yaratmaya çalıştı.
Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) bir yıldır ertelenen genel kurulu, bugün Ankara'da gerçekleştiriliyor. TBB Avukat Özdemir Özok Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 36. Olağan Genel Kurulu'nda Metin Feyzioğlu tekrar aday oldu. Feyzioğlu'nun yanı sıra Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan da adaylar arasında bulunuyor.
Pandemi bahane edilerek basın emekçileri genel kurul salonuna alınmadı. Gazeteciler, genel kurulu başka bir salonda kurulan ekrandan takip ediyor.
'ÇOKLU BARO' DÜZENLEMESİ GÖRÜŞÜLECEK
Genel kurulda ilk gün, Başkanlık Divanı seçilecek ve geçmiş dönem raporları ile genel kurul gündemi görüşülecek. Ayrıca tartışmalarla yasalaşan 'çoklu baro' düzenlemesinin kaldırılması için de yeni yönetimin kanun taslağı hazırlaması karara bağlanacak. İkinci gün ise başkanlık seçimi yapılacak, yönetim, disiplin ve denetleme kurulları belirlenecek.
TBB BAŞKANLIĞINA FEYZİOĞLU VE SAĞKAN ADAY
55'i kadın 348 delegenin oy kullanacağı TBB Genel Kurulu'nda, TBB Başkanlığı için mevcut başkan Metin Feyzioğlu ile Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan adaylığını açıkladı.
'İSTANBUL 2 NOLU BAROSU İLK KEZ GENEL KURULDA'
'Çoklu baro' düzenlemesi sonrası kurulan İstanbul 2 No'lu Barosu da ilk kez genel kurula katıldı. Baro, doğal delege olan baro başkanı ile birlikte 4 delege ile temsil edilecek. Yakın zamanda Ankara'da kurulan Ankara 2 No'lu Barosu ise, ilk genel kurulunu zamanında yapamadığı için genel kurula katılamıyor.
325 delegenin salona girişinin ardından başlayan TBB Genel Kurulu'nda Erinç Sağkan'ın divan önergesi oybirliğiyle kabul edildi. Divan Başkanlığı'na Muğla Barosu Başkanı Cumhur Uzun getirildi.
FEYZİOĞLU GÜNAH ÇIKARMAYA ÇALIŞTI
TBB Başkanı ve adayı Metin Feyzioğlu yaptığı açılış konuşmasında günah çıkarmaya çalıştı. 'Çoklu baro' düzenleme sürecine tepki amacıyla Ankara yürüyüşü başlatan ve Ankara girişinde 27 saat bekletilen baro başkanlarının yanına geç gitmesinin hata olduğunu söyleyen Feyzioğlu, kendisinin de ötekileştirildiğini iddia etti.
Baro başkanlığı görevinde kalabilmek için AKP iktidarının politikalarından yana tutum geliştiren Feyzioğlu, eleştirilere yanıt vermekte zorlandı, "Beni önyargısız dinleyin" diyerek, baro başkanlığı görevi boyunca sergilediği pratiği aklamaya çalıştı.
Feyzioğlu, "Son yıllarda çok büyük bir ötekileştirme sorunu ile karşı karşıyayız. Yapılmak istenen algıların, gerçeğin yerine geçmesidir. Biz avukatız; sorgularız, itiraz ederiz. Çünkü biz daima gerçeği ararız. Ben de ötekileştirmeden nasibini almış bir meslektaşınızım. Bununla, daha çok çözüm odaklı çalışarak, hizmet üreterek, her meslektaşım için ulaşılabilir olarak baş ettim" dedi.
Çoklu baro sistemine verdiği desteği unutarak bu sisteme karşı çıktığını ve mücadele ettiğini savunan Feyzioğlu, çoklu baro düzenlemesinin Ankara Barosu'nun Diyanet İşleri Başkanlığıyla girdiği polemiğin ardından yasalaştığını söyleyerek, aday Erinç Sağkan'ı sorumlu tuttu.
Baro başkanlarının Ankara yürüyüşünden bilgisi olmadığını iddia eden Feyzioğlu, baro başkanları Ankara girişinde 27 saat bekletilirken kendisiyle iktidar yetkilileriyle görüşmeler yaptığını kabul etti. Feyzioğlu, "Ama önce baro başkanlarının yanına gitmeliydim. Çok büyük bir hata yaptım. Ama kanaatim o ki; yaşama şansı düşük doğdu" sözleriyle günah çıkarmaya çalıştı.
TUTSAK AVUKATLAR VE EBRU TİMTİK'E DEĞİNMEDİ
Erdoğan'ın konuşmalarından feyz alan Metin Feyzioğlu, avukatlara yönelik aşılamalar, CMK ücret tarifesindeki artış, adli yardım ücretine zam yapılması ve vergi indirimiyle övündü, "Toplumsal şiddete, ayrımcılığa ve alanımıza giren her hukuki konuya karşı sorunları doğru tespit etmeli ve hukukçu gibi yazarak, konuşarak ve söyleyerek itirazlarımızı dile getirmeliyiz. Çözüm noktasında da takipçisi olmalıyız. TBB hep birlikte Türkiye'nindir" diyerek sözlerini sonlandırdı.
Feyzioğlu, gözaltına alınan ve tutsak edilen avukatlar ile adil yargılanma talebiyle açlık grevi direnişine başlayan ve eyleminin 238. gününde yaşamını yitiren Ebru Timtik'e değinmemesi dikkat çekti.