25 Eylül 2024 Çarşamba

ESP MYK: Mücadelemiz halkların örgütlü gücüyle zafere ulaşacaktır

14 Mayıs seçimlerine ilişkin değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaşan ESP MYK, "Mücadelemiz Erdoğan'la başlamadı, Erdoğan'la da bitmeyecektir. 28 Mayıs seçiminde hangi sonuç çıkarsa çıksın can bedeliyle bugünlere taşıdığımız mücadelemiz sürecek, halklarımızın örgütlü gücüyle zafere ulaşacaktır" ifadelerini kullandı.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 14 Mayıs seçimlerini değerlendirdiği açıklamasını kamuoyuyla paylaştı. Açıklama şu şekilde:

"🔹Faşist şeflik rejiminin hüküm sürdüğü bu topraklarda adil ve şeffaf bir seçim sürecinin yaşanmadığı bir kez daha açığa çıktı. İktidardaki faşist blokun, her türlü hile ve manipülasyona dayanarak belirli sonuçlar aldığı açıktır. En temel sonuç, Erdoğan'a ilk turda kaybettirmeyerek seçimi ikinci tura bırakmak oldu.
🔹Faşist şef Erdoğan ve saray cuntası, devletin tüm imkanlarını ve kurumlarını dizginsiz bir biçimde kullandığı halde cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamadı. Suç şebekesine dönüşmüş partisi ise oy kaybetti, yaşadığı meşruiyet krizini aşamadı. Saray cuntası, ikinci turda kazanmak için her türlü imkanı kullanacak, en kirli ve karanlık ittifaklara girecektir.
🔹Buna karşılık ABD'ci burjuva muhalif blokun adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve temsil ettiği Millet İttifakı da Erdoğan'ın hile ve manipülasyonlarına boyun eğdi. Başından itibaren 'öndeyiz' dediği seçimlerde adeta ikinci tur için uzlaşarak milyonların kendisine verdiği oylara sahip çıkma cesaretini dahi gösteremedi. Bu sinik, pespaye tutumuyla burjuva muhalif blok, böylece Erdoğan karşısındaki zayıflığını gösterdi, onun çizdiği sınırlar içinde muhalefet yapacağını bir kez daha kanıtladı. Kendi içinde de açık bir güven bunalımı ve saflaşma yaşayan bu blokun ikinci turda da işçi ve emekçilere güven vermesi beklenemez.
🔹Bu iki bloka karşı 3. cephenin yaratılamamış olması, işçi sınıfı, Kürt halkı ve ezilenlerin bağımsız iradesinin sandığa yansımasını zayıflattı. Emek ve Özgürlük İttifakı ilk turda aday çıkarmayarak milyonların oyunu Kılıçdaroğlu şahsında burjuva muhalefete teslim etti. Emekçi sol hareket içinde 'Faşizmi geriletme/yenme' olarak tanımlanan bu siyasal taktik sonuç üretmedi. Bilakis, milyonların değişim, demokrasi ve özgürlük isteğini yalnızca sandığa havale etmek, faşist rejim gerçeğine rağmen 'gitti, gidiyor' yanılsaması yaratmak, 14 Mayıs gecesi açığa çıkan hayal kırıklığı ve karamsarlığın da nedeni oldu. Anti faşist mücadeleden sakınmak, yasalcılık, reformizm, parlamentarizm ve sol popülizm bir kez daha hayal kırıklığı üretti.
🔹Burjuva muhalif blok ve onun adayından Erdoğan'a karşı tutarlı bir demokrasi mücadelesi beklemek ham hayaldir. Faşizme karşı tek çözüm tutarlı antifaşist mücadeledir. Sandıktaki hile, manipülasyon ve gasp karşısında da halklarımızın güvencesi yalnızca anti faşist direniştir. Tek ihtiyacımız demokrasi ve özgürlük isteyen işçi sınıfı ve ezilen halklarımızın bağımsız, örgütlü siyasal hareketidir. 
🔹Başta işçi sınıfının öncü bölükleri ile Kürt halkımız olmak üzere, milyonların kurtuluşu sorunu yalnızca Erdoğan karşıtlığına indirgenemeyeceği gibi alternatif olarak Kılıçdaroğlu'na da bağlanamaz. Birinci tur seçim deneyimi ikinci tur için öğreticidir. Ya milyonlar umudunu sandığa bağlamadan ve zaman kaybetmeden anti faşist temelde örgütlenecek ya da faşist şef Erdoğan bir kez daha iktidarını her türlü yolla koruyacaktır.
🔹Parlamento seçimleri ise bugüne kadar ki en gerici, faşist ve kadın düşmanı blokun üstünlüğüyle sonuçlandı. Politik İslamcı, faşist, Türkçü cephe genişledi, emekçi sol cephe ise zayıfladı. Yeşil Sol Parti'nin oy kaybı elbette tüm bileşenleriyle birlikte masaya yatırılacak, seçim ittifakı ise değerlendirilecektir. Başta Kürt halkımız olmak üzere, işçi sınıfı ve ezilenlere özeleştiri vermek boynumuzun borcudur. 
🔹Böyle bir parlamentodan halklarımız yararına siyaset üretileceğini ve yasa çıkarılacağını varsaymak, öte yandan yasalcılıkla malül politikalarla parlamentodan güç devşirileceğini hayal etmek büyük yanılgıdır. Bu parlamento ancak faşist rejimin teşhiri ve sokaktaki fiili-meşru mücadelenin yankılanacağı bir araç olarak işlevsel olacaktır. 
🔹Faşist şeflik rejiminden kurtuluş ve halklarımızın geleceğinin sorumluluğu burjuva muhalif blokta değil, kendisini hızla ayağa kaldırması ve örgütlemesi gereken 3. cephededir. Meselenin az ya da çok oy kullanmak olmadığı açıktır. Kof bir seçim umudu ve boş bir 'Erdoğan gidecek' hayaline ihtiyacımız yok. Birleşik örgütlü güce, umudu ve hayali gerçekleştirecek direniş hazırlıklarına ihtiyacımız var. Halklarımız umutsuzluğa kapılmamalıdır. Mücadelemiz Erdoğan'la başlamadı, Erdoğan'la da bitmeyecektir. 28 Mayıs seçiminde hangi sonuç çıkarsa çıksın can bedeliyle bugünlere taşıdığımız mücadelemiz sürecek, halklarımızın örgütlü gücüyle zafere ulaşacaktır."