GÜNCEL
ESP: Antep için adalet herkes için adalet
Antep'te 20 Ağustos 2016'da bir düğünde 40'ı çocuk olmak üzere 56 kişinin hayatını kaybettiği 69 kişinin yaralandığı IŞİD aldırısına ilişkin açıklama yapan ESP, "Tüm sorumlular hesap verene kadar adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. 'Antep için, Suruç için, Ankara için adalet, herkes için adalet' demeye devam edeceğiz" dedi.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Antep'in merkez Şahinbey İlçesi Beybahçe Mahallesi'nde 20 Ağustos 2016'da bir düğünde 40'ı çocuk olmak üzere 56 kişinin hayatını kaybettiği 69 kişinin yaralandığı IŞİD tarafından gerçekleştirilen katliamının ikinci yılı dolayısıyla açıklama yaptı.
Açığa çıkan istihbarat bilgilerinin IŞİD'in Antep'te bir Kürt ailenin düğününe saldırı yapacağı yönünde olmasına rağmen bu bilgiyi alan Emniyet, Antep'te herhangi bir önleyici tedbir almadığını belirten ESP, "Tıpkı Suruç'ta, Ankara'da ve daha nice katliamda olduğu gibi Antep'te de katliama göz yumuldu" dedi.
Katliamın üzerinden iki yıl geçmesine rağmen yapılan göstermelik bir yargılamada sorumluların gizlenmeye ve korunmaya devam ettiği vurgulanan açıklamada, Antep katliamı davası da tıpkı Ankara katliamı davası gibi hızlıca sonlandırılıp kapatılmak istendiğinin altı çizildi.
ESP açıklamanın devamında şunları belirtti:
"Katliam önlenmese de katiller yakalanmasa da işbirlikçiler açığa çıkartılmasa da biz ülkemizi katliam coğrafyasına çevirenleri, katilleri öncesinden yakalamayarak suça ortak olanları, cezasızlık politikası ve adaleti iktidar hırsına kurban ederek yaşamlarımıza kast edenleri çok iyi tanıyoruz. IŞİD'in Türkiye'de katliam zincirleri kurması, AKP iktidarının Ortadoğu'da ve Türkiye'de izlediği politikaların doğrudan bir sonucudur. Katliamların sorumlusu IŞİD'i meşrulaştıran, onları 'öfkeli çocuklar' olarak adlandıran, IŞİD'in Türkiye topraklarını saldırı istasyonu olarak kullanmasına izin veren AKP ve Saray iktidarıdır.
"Tüm sorumlular hesap verene kadar adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. 'Antep için, Suruç için, Ankara için adalet, herkes için adalet' demeye devam edeceğiz."