Eğitim Sen MEB'in 2023/24 dönemi karnesini verdi
Milli Eğitim Bakanlığı'na 2023/24 eğitim öğretim dönemi karnesini veren Eğitim Sen, "Sendikamız iktidarın piyasa ve din merkezli politikalarına karşı kamusal, demokratik, laik, bilimsel ve anadilinde eğitimi savunmayı sürdürecektir" dedi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İstanbul Şubeleri, 2023/24 eğitim öğretim yılının son bulmasıyla Fatih'te bulunan İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) karnesini verdi. Eyleme, taban maaş hakkı için 20 gündür nöbette olan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası da katıldı.
'YUSUF TEKİN SINIFTA KALDI'
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası adına söz alan Yaren Koşaner, yaklaşık 3 haftadır taban maaş hakkı için eğitim nöbetinde olduklarını ve bugün bu eğitim nöbetini sonlandırarak mücadeleye farklı biçimlerde devam edeceklerini açıkladı. 2014'te taban maaş hakkının ellerinden alındığını belirten Koşaner, bu şekilde güvencesiz şartlarda, belirsizlikle çalışmaya mahkum edildiklerini söyledi.
Yusuf Tekin'in nisan ayında taban maaş hakkına dair verdiği sözü hatırlatan Koşaner, "Haziran ayına geldik, bize sunulan bir kanun yok" diyerek MEB'in sınıfta kaldığını söyledi. Koşaner, "Bizler vazgeçmeyeceğiz. Milli Eğitim Bakanlığı'nı ve Yusuf Tekin'i haklarımızı güvence altına almaya, sesimizi duymaya ve bizi görmeye davet ediyoruz" dedi.
'ÇEDES VE MESEM PROJELERİ EĞİTİMİN SİYAM İKİZLERİ'
Basın metnini okuyan Ertuğrul Eroğlu, Türkiye'de örgün eğitimde 17 bin 500 öğrenci, devlet ve özel okullarda toplam 1 milyon 154 bin öğretmenin görev yaptığını söyledi. Diyanet İşleri Başkanlığı başta olmak üzere, çeşitli vakıf ve derneklerle iş birliği içinde yapılan ÇEDES benzeri projelerin öğrencileri ve eğitim emekçilerini doğrudan etkilediğini kaydeden Eroğlu, diğer yanda MESEM projesiyle öğrencilerin patronlara ucuz iş gücü olarak pazarlandığını söyledi. Eroğlu, "ÇEDES ve MESEM projelerini eğitimin siyam ikizleri olarak tanımlamak mümkündür" dedi.
'ÖĞRENCİLER YEMEK YEMEDEN GÜNÜ TAMAMLIYOR'
2023/24 eğitim öğretim yılında öne çıkan bir başka durumun da öğrencilerin beslenme sorunu olduğunu ifade eden Eroğlu, "Türkiye'de çok sayıda öğrenci okula kahvaltı yapmadan gitmekte, yine birçok öğrencinin okulda yemek yemeden günü tamamladığı ve eve döndüğü görülmektedir" dedi. Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında çocuk yoksulluğunda ilk sırada olduğuna işaret eden Eroğlu, ailelerin temel gıda maddelerini bile alamaz halde olduğunu vurguladı.
'ÖZEL ÖĞRETİMİN PAYI YÜZDE 9,3'E YÜKSELDİ'
Kamusal bir hak olan eğitimin yıllar içinde giderek piyasalaştırıldığına işaret eden Eroğlu, "Türkiye'de özel öğretimin örgün eğitim içindeki payı 2002'de yüzde 1,9 iken, 2023'te yüzde 9,3'e yükselmiştir. Özel okulların devlet okullarına oranı ise tarihte ilk kez yüzde 24'e dayanmış durumdadır" dedi.
'YENİ MÜFREDATLA SORGULAMAYAN NESİLLER YETİŞTİRİLMEK İSTENİYOR'
Müfredat değişiklikleriyle laik ve bilimsel eğitimin geri plana itildiğini belirten Eroğlu, MEB'in "yeni müfredatıyla" düşünmeyen, sorgulamayan, itiraz etmeyen nesiller yetiştirmek istediğini vurguladı. Bugün karşılarında siyasal iktidarın programına paralel bir eğitim müfredatı durduğunu kaydeden Eroğlu, yeni Öğretmenlik Meslek Kanunu'yla da aynı programın öğretmenlere dayatıldığını söyledi.
'EĞİTİMDE ŞİDDET İKTİDARIN İTİBARSIZLAŞTIRMA SALDIRILARINDAN AYRI DEĞİL'
Karma eğitime dönük yasal ve fiili saldırıların devam ettiğini, imam hatip liselerinde başlatılan uygulamanın ortaokullara kadar indirilmek istendiğini belirten Eroğlu, anadilde eğitim hakkının da görmezden gelindiğini vurguladı. Öğretmen İbrahim Oktugan'ın silahlı saldırıyla öldürülmesini hatırlatan Eroğlu, "Eğitimde yaşanan şiddet olayları, adeta bir bakanlık politikasına dönüştürülen eğitim emekçilerinin itibarsızlaştırılmasından ayrı düşünülemez" dedi.
'ÇOK SAYIDA BRANŞTA ACİL ÖĞRETMEN İHTİYACI VAR'
Öğretmen açıklarının son dönemin en önemli sorunlarından biri olduğunu belirten Eroğlu, mülakatın kaldırılması yönündeki sözlerin de tutulmadığını, mülakat uygulamasının iktidar tarafından siyasi kadrolaşma amacıyla kullanıldığını vurguladı. Resmi öğretmen açığının 68 bin olduğuna işaret eden Eroğlu, çok sayıda branşta acil öğretmen ihtiyacı bulunduğunu kaydetti.
'TARİKAT VE CEMAATLER İKTİDARIN KORUMASI ALTINDA'
2023/24 eğitim öğretim yılının sona ermesiyle TÜGVA gibi çok sayıda dernek ve vakfın yaz okulu organize ettiğine işaret eden Eroğlu, "İktidarın siyasi ve ekonomik desteğini arkasına alan tarikat ve cemaatlerin eğitim sistemi içindeki faaliyetleri hem Anayasaya hem de Milli Eğitim Temel Kanunu'na aykırı olmasına rağmen artarak sürmektedir. Tarikat ve cemaatler sadece siyasi iktidarın değil, yargı kurumlarının da desteği ve koruması altındadır" dedi.
'PİYASA VE DİN MERKEZLİ POLİTİKALARA KARŞI MÜCADELEYE'
Kocaeli'de Alaettin Kurt Anadolu Lisesi'nde öğrencilerin kıyafetleri gerekçe gösterilerek mezuniyet törenine alınmamasına tepki gösteren Eroğlu, "Cinsiyet eşitsizliğini meşrulaştıran politika ve uygulamalara karşı, eşitlik ve özgürlük mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi. Eğitimin egemen ideolojiye teslim edilmemesi için mücadelenin önemine dikkat çeken Eroğlu, "Sendikamız iktidarın piyasa ve din merkezli politikalarına karşı kamusal, demokratik, laik, bilimsel ve anadilinde eğitimi savunmayı sürdürecektir" ifadelerini kullandı.
Eylem boyunca, "Gerici, ırkçı müfredata hayır", "Laik, bilimsel, anadilde eğitim", "Sermayeye değil eğitime bütçe", "Karanlığa teslim olmayacağız", "Çocuk işçilik istemiyoruz" sloganları atıldı.