GÜNCEL
Demirtaş ve Önder davası: Saray yargısından 'gerekçesiz' gerekçe
İstanbul 26?ncı Ağır Ceza Mahkemesi, HDP'nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile eski Ankara milletvekili Sırrı Süreyya Önder'e verilen cezanın gerekçeli kararını açıkladı. Gerekçeli kararda gerekçe yer almadı.
İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder'e "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla verdiği cezanın gerekçeli kararını açıkladı. Demirtaş’a 4 yıl 8 ay, Önder’e ise 3 yıl 6 ay hapis cezası veren mahkeme heyeti, gerekçeli kararında hiç bir detaya yer vermedi. Mahkeme heyeti, gerekçeli kararında Demirtaş ve Önder'in önceki duruşmalardaki savunmalarına ve iddia makamının mütalaasına yer verdi.
Mezopotamya Haber Ajansı'nın haberineg göre kararda, mahkeme, kararında Demirtaş için "Üzerine atılı silahlı terör örgütü propagandası yapmak suçundan eylemine uyan 3713 sayılı yasanın 7/2 maddesi gereğince suçun işleniş şekli, suç konusunun önem ve değeri, sanığın terör örgütü lideri Abdullah Öcalan posteri ve yasadığı dövizlerin kullanıldığı Nevruz Mitingi sırasında söylemiş olduğu sözlerin ağırlığı, sanığın söylemde bulunduğu tarihte DBP Eş Genel Başkanı olması nedeniyle söylenen sözlerin toplumda oluşturduğu etki gücü, hitap edilen kitle tarafından algılanma biçimi, sanığı özellikle ‘Bir nöbet kulübesinde bir gece yarısı nöbet tuttunuz mu? Kandil’i dümdüz ederiz diyenler kendilerini davet ediyorum, omuzuna G-3 takıp gitsinler, bir gece Gabar’da nöbet tutsunlar bakalım. Kandil dümdüz oluyor mu? Olmuyor mu?’ sözleri ile silahlı terör örgütünün silahlı mücadelesini desteklediği fikrini benimsemiş olması, sanığın yaptığı konuşmada, ‘Ben bu vesileyle Sakine, Leyla, Fidan arkadaşlarımızın şahsında bütün şehitlerimizi saygı ile anmak istiyorum…’ diyerek PKK/KCK silahlı terör örgütü üyelerini sözde şehit olarak göstererek, örgütün şiddet içeren eylemlerini övmesi, sanığın yaptığı konuşmasında kullandığı ifadeler ile suç işleme kastının yoğunluğu, suçun işlenmesi sebebiyle toplumda oluşacak tehlikenin boyutu ve ağırlığı, yapılan konuşmada hem silahlı terör örgütünün propagandasının yapıldığı hem de örgüte ait şiddet içeren eylem ve davranışların meşrulaştırılmaya çalışıldığı” ifadelerini kullandı.
Mahkeme kararında Önder için ise, “Nevruz Mitingi sırasında söylemiş olduğu sözlerin ağırlığı, sanığın etkinlikte yaptığı konuşmada, ‘Size Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın selamlarını getirdim… Bugün de Kürdistan’da onun onurlu evlatlarıyla onur duyuyoruz’ diyerek PKK/KCK silahlı terör örgütü üyeleri ile onur duyduğunu belirterek, örgütün şiddet içeren eylemlerini övmesi, sanığın konuşmasında kullandığı ifadede Türkiye Cumhuriyeti topraklarının bir kısmını sözde Kürdistan olarak nitelendirerek örgütün bölücü ideolojisini yayma ve meşru göstermeye çalışması, örgütün silahlı mücadelesini desteklediği fikrini benimsemiş olması, sanığın sözlerini söylediği tarihte milletvekili olması nedeniyle söylenen sözlerin toplumda oluşturduğu etki gücü, sanığın yaptığı konuşmasında ifadeler ile suç işleme kastının yoğunluğu, suçun işlenmesi sebebiyle toplumda oluşacak tehlikenin boyutu ve ağırlığı” ifadelerine yer verdi.
Mahkeme, cezada indirime gitmemesini ise şu sözlerle açıkladı: "Sanığın duruşmadaki olumsuz gözlemlenen tutum ve davranışları, sanığın duruşmanın huzur ve disiplinine uyması konusunda mahkememizce yapılan ihtarlar dikkate alınarak sanık hakkında takdiren TCK 62/1 maddesi uyarınca indirim yapılmasına yer olmadığına..."