24 Eylül 2024 Salı

'Belediyelerin protokolü imzalaması LGBTİ+'ların kazanımı'

LGBTİ+ Dostu Belediyecilik Protokol Metni'ni imzalayan dört belediye başkan adayının seçilmelerini değerlendiren LGBTİ+ örgütleri, "Bu metni imzalamak elbetteki önemli ama başta metni imzalayanlardan ve tüm belediyelerden LGBTİ+'lar için eşitlik istiyoruz" dedi.
Sosyal Politika, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği'nin (SPoD) hazırladığı LGBTİ+ Dostu Belediyecilik Protokol Metni'ni imzalayan Tunç Soyer, Mehmet Maçoğlu, Orhan Çelebi ve Muammer Keskin belediye başkanı olarak seçildiler.
 
Protokol metnini imzalayan belediyelerden ne gibi pratik adımlar beklediklerini LGBTİ+ örgütleri ETHA'ya değerlendirdi.
 
Kaos GL Medya ve İletişim Koordinatörü Yıldız Tar, bu protokol metnini imzalamanın bir niyet göstergesi olması açısından önemli olduğunu vurguladı, "Ancak söz konusu ayrımcılıkla mücadele olduğunda hem imzalayan başkanlar hem de imzalamayanlar açısından niyetin ötesine geçmek, somut uygulamalarla kenti herkesin kenti kılmak gerekiyor" dedi.
 
Tar, "Kaos GL'nin 'Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliği Temelli Ayrımcılıkla Yerel Yönetimlerde Mücadele' politika belgesinden özetlersek; belediyenin ayrımcılıkla mücadelede etkin rol üstlenmesi; belediye ile LGBTİ+ örgütleri arasındaki diyalogu geliştirmek ve belediye meclisi, kent konseyi, belediyeye bağlı ya da işbirliği içerisinde çalışan komisyonlara LGBTİ+ kişi ve örgütlerin katılımını arttırmaktan geçiyor. Bunun yanı sıra belediyenin seçildiği siyasi partinin genel merkezi ile diyalog kurmada kolaylaştırıcı bir rol üstlenmesi de elzem" şeklinde konuştu.
 
AYRIMCILAĞA KARŞI MÜCADELE VERİLMELİ
 
Belediyelerin, LGBTİ+'ların insan haklarını destekleme ve güçlendirme konusunda da önemli bir rol üstlenebileceğine dikkat çeken Tar, "LGBTİ+ örgütlerinin belediyenin fiziksel olanaklarını kullanabilmesi, belediyenin LGBTİ+ çalışanları için ağ kurması ya da mevcut ağları desteklemesi, belediyenin istihdam politikasına LGBTİ+ kotası, ayrımcılığa karşı mücadele gibi ilkeleri eklemesi; belediyeye ait sosyal destek, şiddetten koruma, sağlık, bakım ve sosyal hizmet politikalarının ve mekanizmalarının her yaştan LGBTİ+'lar için elverişli hale getirilmesi ve bunun duyurulması gibi adımlar insan haklarını desteklemek için elzem" ifadelerini kullandı.
 
Belediyenin işlettiği kültür-sanat merkezlerinde ve sosyal merkezlerde cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği konularını ele alması gerektiğini kaydeden Tar, mevzuat ve politikaların cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılığa karşı koruyacak şekilde yeniden düzenlemek ve kurum içi eğitimler verilmesi gerektiğini söyledi.
 
TÜM BELEDİYELER HAKLARIMIZDAN SORUMLU
 
Belediyenin mevcut basın yayın ve internet alanlarında cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği eşitliğine ve ayrımcılık yasağına dair bilgilendirmeler yapması gerektiğini dile getiren Tar, sözlerine şöyle devam etti: "Bütün bu saydıklarım sadece protokol metnini imzalayan adayların değil; bütün belediye başkan ve meclis üyelerinin görev ve sorumlulukları dahilinde. Haliyle sadece dört başkandan değil; bütün başkanlardan beklentiler LGBTİ+'ların insan hakları için olumlu adımları atmak."
 
SPoD üyesi Halim Kır, metnin daha fazla belediye başkanı tarafından imzalanmasına yönelik çalışmalarının devam ettiğini aktardı. Bunun LGBTİ+lar için bir kazanım olduğuna vurgu yapan Kır, "Protokol ile birlikte kurmuş olduğumuz bağlantıların, LGBTİ+ hareketin taleplerinin görünür kılınması, siyasi partiler ve yerel yönetimler ile birlikte çalışma olanaklarının arttırılması konusunda ilerleyen süreçte de önemli rolü olacaktır. LGBTİ+ örgütlerinin yerel yönetimler ile çalışma deneyimlerini önümüzdeki beş yıl içerisinde daha ileri bir noktaya taşıyacağını söylemek bence mümkün. Hak taleplerimizin merkezi hükümet tarafından dikkate alınmadığı ve hatta bastırılmaya çalışıldığı bugünkü konjektür içinde yerel yönetimler ile olan iletişim artacaktır. Kurulan iletişim ve taleplerin karşılanmasına yönelik atılacak adımlar hareket için kazanımlar sağlamasının yanında LGBTİ+ kapsayıcı kamu hizmetleri anlamında da yeni modelleri ortaya koyacaktır" diye konuştu.
 
YAŞAM SIKINTILARIMIZIN ÇÖZÜLMESİNİ İSTİYORUZ
 
Belediyelerden pek çok talepleri olduğunu söyleyen Kır, taleplerini şöyle katardı: "Öncelikli olarak stratejik plan hazırlama süreçlerine LGBTİ+ sivil toplum örgütlerinin katılımının sağlanması ve LGBTİ+ kapsayıcı politikalar oluşturulmasını istiyoruz. Belediye içinde eşitlik, LGBTİ+ hakları konusunda çalışma yürüten, birlikte çalışabileceğimiz birim ve komisyonların kurulmasını istiyoruz. Belediye personellerinin ayrımcılık, insan hakları, eşitlik konusunda eğitimler almasını, tüm yurttaşlara eşit hizmet sunarak çalışmalarını bekliyoruz. LGBTİ+lar gerek ayrımcılık ile karşılaşma gerekse de ihtiyaçlarının gözetilmemesi sebebiyle kamu hizmetlerine erişimde zorluklar yaşıyor. Bu zorlukları ortadan kaldıracak, ihtiyaçlarımıza odaklanan hizmetlerin hayata geçirilmesi de taleplerimiz arasında. Eğitim, ulaşım, barınma, istihdam ve daha bir çok alanda yaşanan sıkıntıların çözümüne dair yerel yönetimlerin sorumluluklarının ve yetkinliklerinin olduğunu da biliyoruz."
 
Kır, sözlerine tüm belediye başkanlarını, tüm yerel yönetimleri eşitlik için çalışmaya çağırarak son verdi.