23 Eylül 2024 Pazartesi

Batman'da 1980'den bu yana haber alınamayan Kaya için eylem

Bu hafta 1980 yılında gözaltına kaybedilen Mahmut Kaya için Batman'da düzenlenen eylemde, kanıtlara ve görgü tanıklarına rağmen Kaya'nın gözaltında olduğunun hep inkar edildiğinin altı çizildi. Eylemde, Kaya şahsında kayıplar mücadelesinin süreceği vurgulandı.

Batman'da "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" eyleminin 612.'si gerçekleşti. Gülistan Caddesindeki İnsan Hakları Anıtı önünde düzenlenen eylemde, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartı açıldı, kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.

'GÖZALTINA ALINMADI DENDİ'
Basın metnini okuyan Reşit Çetinkaya, 23 Aralık 1980 tarihinde Kars'ta gözaltına alınıp kaybedilen Mahmut Kaya için bir araya geldiklerini belirtti. Çetinkaya, "Mahmut Kaya, Maraş katliamının 2. yıldönümünde üzerinde "Maraş katliamının hesabı sorulacaktır" yazılı bir pankartı Kars ili merkezinde astığı sırada gözaltına alındı. 23 Aralık 1980 gecesi gözaltına alınan Kaya, Sıkıyönetim Komutanlığınca Siyasi Şube Müdürlüğüne tahsis edilen sorgu birimine götürüldü. On gün boyunca sorgulanan Kaya, ağır işkencelerden geçirilerek katledildi. Onun gözaltına alındığına dair tüm kayıtlar ortadan kaldırıldı. Yaşlı babası Emniyet Müdürlüğü'ne ve Sıkıyönetim Komutanlığı'na başvurdu. Vali ile görüştü. Ancak girişimlerde bulunduğu tüm yetkili mercilerden aldığı yanıt 'Mahmut Kaya adlı şahıs gözaltına alınmamıştır' şeklinde oldu" dedi.

'TANIKLARIN ANLATIMINA RAĞMEN İNKAR EDİLDİ'
Tüm kayıtların yok edildiğini ancak Kaya'nın  katledilmesine tanık olanların çıkarıldıkları mahkemede yaşananları anlatarak suç duyurusunda bulunduğunu vurgulayan Çetinkaya, fakat Mahmut Kaya'nın gözaltına alındığının hep inkar edildiğinin altını çizdi. Çetinkaya şöyle devam etti: "Mahmut Kaya ile aynı hücrede tutulan, birlikte işkence görenlerden Hüseyin Makal isimli yurttaş, konu ile ilgili kurulan meclis araştırma komisyonundaki tanıklığında şunları belirtti: "Gözaltında Mahmut'la karşılaştım. Yerde yatıyor ve bir şeyler mırıldanıyordu. Polisler her kımıldadığında, yanına yaklaşıp onu tekmelediler. Ayaklarının altı paramparçaydı. Yüzü ise tanınmayacak haldeydi. 2 Ocak'ta beni salondaki masaya zincirle bağladılar. Mahmut'u da yanıma yatırdılar. Gece yarısı Mahmut'un nefes alışı ağırlaştı. Polisler bizi onun yanından uzaklaştırdılar. Mahmut biraz sonra öldü. Polisler dışarıda nöbet tutan bekçiyi çağırdılar. Bekçi biraz sonra elinde beyaz bir çuvalla dışarı çıktı.' Yine tanıklardan Davut Aksu ise ifadesinde şunları belirtti: 'Mahmut'a uzun süre yoğun işkence yapıldı. Belden aşağısı simsiyah olmuştu. Derileri çekildiğinde kopuyordu, yaraları kangrene dönmüştü. Saat üç sıralarıydı. 'Bitlis'te beş minare' diye bir türkü mırıldandı. Ağzından su geldi ve yanımda öldü. Nabzını kontrol ettim, atmıyordu. Bizi içerideki başka bir odaya aldılar' Zekiye Şen isimli tanık ise 'Bana Mahmut'un parçalanmış kanlı giysilerini yaktırdılar' şeklinde ifade verdi.

'BU MÜCADELEDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ'
"Bugün burada 43 yıl önce gözaltına alınan ve insanlık dışı işkencelerle katledilen Mahmut Kaya ile gözaltında kaybedilen yüzlerce kayıp insanın faillerinin derhal açığa çıkartılmasını talep ediyoruz. Tüm gözaltında kaybedilen kayıplarımıza söz veriyoruz hesap sormaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bu ülkede tam anlamıyla adalet tesis edilene kadar biz hak savunucuları ve kayıp aileleri olarak mücadelemizden taviz vermeyeceğiz. Kayıplarımız bulunana ve failleri yargı önüne çıkarılıncaya kadar bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz."
 
Metnin okunmasının ardından bir süre oturma eylemiyle açıklama sona erdi.