22 Eylül 2024 Pazar

Asuri Komutanlar: Topraklarımızı terk etmeyeceğiz, sonuna kadar savunacağız

İşgal saldırılarının hedefi olan Til Temir'de yaşayan Asuriler, yaşam alanlarını terk etmedi. DSG bileşeni olan Asuri askeri güçleri bölgenin güvenliğini sağlıyor. 1915, 1933 ve 2015'teki katliamları hatırlatan Asuri komutanlar, "Bu katliamları yapanlar değişti, ancak zihniyeti hep aynıydı" dedi, topraklarını sonuna kadar savunacaklarını dile getirdi.

Til Temir'de yaşayan Asuriler, işgalcilerin kent çevresine yönelik bombardımanlarına rağmen topraklarını terk etmedi. Kent ve köylerinde asayiş noktaları oluşturan Asuriler, 5 yıl önceki çete saldırıları karşısında yaşam alanlarını terk ettiklerini hatırlatarak, "bu kez topraklarımızı terk etmeyeceğiz, ne olacaksa burada olacak" diyor.

Kent merkezi ve Habur Suyu çevresindeki köylerde yaşayan Asuriler, özsavunma örgütleriyle yaşam alanlarını korumaya aldı. Aynı zamanda Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile birlikte işgale karşı direnişi büyüten Asuri özsavunma güçleri işgal saldırılarını püskürteceklerini belirtti.

'TOPRAKLARIMIZI ERDOĞAN'IN ÇETELERİNDEN KORUYACAĞIZ'
Asuri El Heres Xabur Meclisi komutanlarından Nebil Werde, Türk devleti ve desteklediği çetelerin yaşam alanlarına saldırdığını dile getirdi. Werde, "Erdoğan'ın desteklediği çeteler bizim yaşadığımız köylere yaklaşıyorlar. Köylerimizi korumak için DSG ile birlikte topraklarımızı. Til Temir'i savunuyoruz. Erdoğan'ın çetelerine karşı DSG ile birlikteyiz. Bu toprakları işgal etmelerini istemiyoruz" şeklinde konuştu.

Gerçekleştirilen saldırının Osmanlı zihniyetiyle gerçekleştiğini dile getiren Werde, "Osmanlı zihniyetine ve faşist Türk devletine karşı topraklarımızı sonuna kadar savunacağız" şeklinde konuştu. Bütün dünya halklarına bir çağrı yaptıklarını dile getiren Werde, "Burada tekrardan bir Osmanlı zihniyeti ortaya çıkmaması için, Asurilerin, Süryanilerin katledilmemesi için topraklarımızı savunuyoruz. Bütün dünya halkları bu işgalci faşist Erdoğan'a karşı seslerini yükseltsinler. Bu saldırıları durdursunlar" ifadelerini kullandı.

Til Temir çevresinde tuttukları noktalar ile işgal saldırılarına direnişi büyüttüklerini dile getiren Asuri komutan Nebil Werde şöyle konuştu: "DSG güçleri ile birlikte direniyoruz. Köylerimizi topraklarımızı DAİŞ çetelerinden nasıl koruduysak, bugün de Erdoğan'ın çetelerinden koruyacağız."

'1915, 1933 VE 2015'TEKİ KATLİAMLAR GİBİ'
Asuri Naturo Asayiş Gücü Genel Komutanı Robert İşo da Habur Suyu çevresinin Asuri halkının yaşam alanı olduğunu hatırlattı, "Bu bölgede 33 köy var, Habur Suyu çevresinde. Şu an halk köylerinde kalma konusunda kararlı, direniyor. Asuri askeri gücü de köylerde halkla birlikte bulunuyor. Asayiş güçlerimizi, ellerinden geldiği kadar bölgenin güvenliğini sağlıyor" diye konuştu.

Yaşanan işgal saldırısının tarihi benzerlikler taşıdığını dile getiren İşo "Aynı 2015'teki çete saldırıları gibi, 1933'teki Simele Katliamı gibi, 1915'te Osmanlı'nın kılıçlarla gerçekleştirdiği katliam gibi" dedi. Yaşananların farkında olduklarını dile getiren İşo şunları ekledi: "Tabi ki biz Asuriler, bunları demografinin değiştirilmesi ve Asuri halkının yok edilmesi olarak görüyoruz. Bu katliamları yapanlar değişti, ancak zihniyeti hep aynıydı. Türk devletinin zihniyeti, Osmanlı zihniyetinin devamıdır. Asurilerin burada bulunmasını bir tehlike olarak görüyorlar."

'2015'İN TEKRARI YAŞANMASIN DİYE TEDBİRİMİZİ ALIYORUZ'
5 yıl önce DAİŞ ve El Nusra çetelerinin saldıları gerçekleştiğini hatırlatan İşo, neden bölgeyi terk etmediklerinin çok sorulduğunu dile getirdi. İşo, "Asuri halkı. 2014'te Ninova ve Musul'da çok şey yaşadı. Aynı zamanda 2015'te Habur'a da saldırı yaşandı. Benzerlerini bir daha yaşamak istemiyoruz. Bu nedenle güvenlik önlemlerimizi alıyoruz. Asuri halkı olarak sonuna kadar topraklarımıza sahip çıkacağız. Asuri halkı burayı terk etmek istemiyor. Hiç kimse de gitmedi. Köylerinden çıkmıyor ve topraklarını savunuyorlar. Biz Asayiş gücü olarak bu bölgenin güvenliğini alıyor ve halkın burada kalma koşullarını oluşturuyoruz. 2015'teki çete saldırılarının tekrarı yaşanmasın diye tedbirimizi alıyoruz" şeklinde konuştu.

Asuri halkının oluşturduğu örgütlülükle yaşam alanlarını koruyacağını dile getiren İşo, "Halkımızın ve topraklarımızın güvenliğini sağlamaya çalışıyoruz. 2015'te Asuri nüfusu 20 binden fazlaydı. DAİŞ saldırısıyla göç yaşandı. Rojava bölgesinde bini aşkın, Habur Suyu çevresinde de 1500'e yakın Asuri kaldı. Bu nüfusu da kaybetmek istemiyoruz" dedi.

'BÖLGE HALKLARI TOPRAKLARINI SAVUNMAK IÇIN BİRLİK OLMALI'
Asuri komutan İşo, başta Asuriler olmak üzere tüm bölge halklarına topraklarını savunmak için birlik olma çağrısı yaptı. İşo şunları dile getirdi: "Biz bu bölgenin halkı olarak çetelerin zihniyetinin farkındayız. Ve tüm halklara şu mesajı iletiyoruz. Bu toprakları savunmak için direnişi büyütmeliyiz. Güç birliği yaparak savunmalıyız. Türk devleti ve çetelerine karşı bizimle birlik olma çağrısı yapıyoruz. DAİŞ, El Nusra, Ceyş ul Hür, Ceyş ul Vatani gibi çetelere hep birlikte karşı çıkalım."

Bölgede yaşayan Asuri, Arap ve Kürtlerin işgale karşı direnişte birleştiklerini söyleyen İşo, "Biz Asuri güçleri olarak, Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarına karşı Demokratik Suriye Güçleri ile bağlantıdayız. Uluslararası güçlere de bu işgale karşı durma ve özellikle hava sahasını kapatma çağrısı yapıyoruz" ifadelerini kullandı.