23 Eylül 2024 Pazartesi

AGİF: Koronavirüs ezilenleri tehdit ediyor

Koronavirüs salgınına ilişkin yazılı açıklama yapan Almanya Göçmen İşçiler Federasyonu, koronavirüsün emekçilere, yoksullara ve savunmasızlara yönelik bir tehdit olduğunu belirtti.

Almanya Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF), Dünya çapında bir pandemi haline dönüşen koronavirüs salgınına ilişkin "Kapitalizmin öldürücülüğüne karşı toplumsal örgütlülüğümüzü büyütelim" başlıklı açıklama yayınladı.

AGİF açıklamasında, "Kısa süredir ama yakıcı bir şekilde gündemimizde olan salgın burjuvazi ile işçi sınıfı ve ezilenler cephesinden muhakkak farklı okunacaktır. Bu okuma sınıfsal mücadelenin diyalektik gerçeğidir. Dünya'da yeterince kaynak olmasına rağmen başta Afrika kıtası olmak üzere milyarlarca insanın ellerini yıkama olanağı yaratacak bir musluktan bile yoksun olduğu, en temel sağlık hizmetlerinden yararlanamadığı ve bu türden salgınvari olgularla mücadele edebilecek kaynaklarının olmadığını biliyoruz. Emperyalist küreselleşme evresi özellikle mali ekonomik sömürge ülkelerde el koyduğu artı değer ile kendi sermaye birikimini düşünmekte, milyarlarca yoksul en alt yaşam koşullarında kıvranmaktadır. Emperyalist merkezlerde ise salgının yarattığı ekonomik yıkıcı kriz emekçiler açısından daha da belirleyici hale gelmiştir" dedi.

KORONAVİRÜS EZİLENLERE YÖNELİK BİR TEHDİTTİR
Ekonomik krizin ve burjuvazinin buhranın yaratmış olduğu kaygılar devletlerin salgına karşı yeterli önlem almalarını yavaşlattığını, halklar ve emekçiler bu salgın ile daha doğrudan karşı karşıya kaldığını vurgulayan AGİF, "Almanya açısından özellikle yüksek taşeronlaşma, işsizlik kaygısı ve sermaye sahiplerinin korkulu kriz rüyaları daha fazla insanı kendi canı pahasına artı değer üretmekle karşı karşıya bırakmaktadır. Dolayısı ile bu salgın sonuçları itibari ile en temelde emekçilere, yoksullara ve savunmasızlara yönelik bir tehdittir" diye belirtti.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
"Alınterimize ve emeğimize el koyan sömürücü sınıfın temsilcileri kendilerine özel sığınaklar yapabilir, özel doktorları ile buralara sığınabilirler. Ancak biz milyarlarca insanın bu imkanları yok. Bizim tek imkanımız kapitalizmin bu çarkını kırmak, en temel insani ihtiyaçlarımız etrafında kolektif olarak kenetlenmek, dayanışma ağları kurmaktır. Koronavirüs salgını bir boyutu ile sonlanabilir, ama küreselleşen dünyada yeni salgınların ortaya çıkması, doğanın talanı ile küresel iklim krizinin derinleşmesine bağlı yaşamsal zorlukların ortaya çıkması muhakkak kaçınılmazdır. Bugün atacağımız her adım geleceğimizi kendi ellerimize alacağımız günlerin teminatı olacaktır. Bugüne kadar elimizi nasıl yıkamamız gerektiği, nasıl hapşurmamız gerektiği anlatıldı. Ancak bundan sonra salgının yayılmasında burjuvaziye ait diyeti konuşacağız. Onların ne yapması gerektiğini konuşacağız."

ETKİNLİKLER ERTELENDİ
Almanya Göçmen İşçileri Federasyonu aldıkları kararları şöyle sıraladı:
Planlanmış tüm kitlesel faaliyetlerimizi ve buluşmalarımızı yeni bir duyuruya kadar erteliyoruz.
Tüm görüşmelerimiz video konferans şeklinde, amacına uygun yapılmalıdır.
Bulunduğumuz bölgelerde, belirlenmiş hijyen kurallarına uyarak temel ihtiyaçlarını karşılayamayacakları esas alarak fiziksel temas kurmaksızın dayanışma ağları kurmayı öneriyoruz.
Aşağıda belirttiğimiz talepleri, bu dayanışma ağları ve varolan teknolojik imkanları ezilenlerden yana kullanacak şekilde konumlanacağız. Bireysel bir kurtuluş değil, kolektif mücadeleyi karantina koşullarında da esas alacağız.

TALEPLER
AGİF taleplerini ise şöyle sıraladı:
Tüm sağlık hizmetleri sigorta hesabı ve kaydı bakılmaksızın eşit düzeyde ve herkese ücretsiz olarak sağlanmalıdır. Her insanın ihtiyacı asgari hijyen malzemesi temin edilmelidir.
Tüm fabrikalar, toplu üretim alanları ve kamu sektörü salgın düzeyi kontrol altına alınana kadar kapatılmalı, ücretler eksiksiz ödenmeli; karantina süresi yıllık izine dahil edilmemelidir.
Salgın boyunca hiçbir işçinin işten çıkarılmayacağı garantisi verilmeli, mecburi olarak görev başında olan sağlık çalışanlarının ücretleri artırılarak virüsten etkilenmemeleri için en üst düzeyde güvenlik alınmalıdır.
Alım gücü düzeyi en alttan başlamak üzere düzenli gıda ve maddi yardım sağlanmalı, tüm işsizlere ek ödeme yapılmalı.
Engellilerin kısıtlı imkanları göz edilerek, tüm ihtiyaçları karşılanmalı.
Mülteci kamplarında ki mültecilere yönelik sağlık hizmetleri koşulsuz temin edilmeli.
Elektrik, su ve gaz borcu sebebi ile hiçbir kesinti yapılmamalı.
Hiçbir kazanılmış demokratik hak ve özgürlük süreç bahane edilerek süresiz olarak yasa ile geri alınmamalı.