'2 değil 2 bin yıl geçse de elimiz faillerin yakasında'

Gülistan Doku'nun kaybedilmesinin 2. yılında Diyarbakır ve Dersim'de sokağa çıkan kadınlar "Gülistan Doku nerede?" diye sordu.

Dersim Kadın Platformu, 5 Ocak 2020 tarihinde Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku'nun kaybolmasının ikinci yıl dönümü sebebiyle Seyid Rıza meydanında açıklama yaptı. Doku ailesi, Munzur Üniversitesi öğrencileri ve HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü'nün katıldığı açıklamada, Doku'nun fotoğrafları taşındı.

Basın açıklamasını okuyan Raife Yılmaz, sözlerine kadınlara yönelik şiddet, taciz, tecavüz politikalarının tüm ülke çapında olduğu gibi illerinde de sistematik olarak arttığını ifade ederek başladı. Yaşadığımız coğrafyada yürütülen savaş siyasetinin bugün kadınları ikincil bir konuma ve aile kimliğine hapsettiğini belirten Yılmaz,  kadın kimliğini yok sayan bir anlayışla karşı karşıya olduklarını dile getirdi.

Yılmaz, 5 Ocak 2020 tarihinden beri haber alınamayan Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku'nun kaybolmasının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada herhangi bir gelişme kaydedilemediğini aktardı. Davayı takip eden kadın örgütleri, kitle örgütleri ve Doku ailesi soruşturmanın çok yönlü ilerlemesini talep etse de savcılık başta olmak üzere resmi kurumların "intihar" iddiaları üzerinde ısrar ettiğini belirten Yılmaz, süreç içerisinde çeşitli arama çalışmaları yürütülse de Gülistan Doku'ya ait herhangi bir ize rastlanmaması üzerine 23 Kasım 2020'de arama çalışmalarının tamamen durduğuna işaret etti.

Dosyanın tek şüphelisi ve Gülistan Doku'nun son görüştüğü kişi olan Zaynal Abarakov'un ise bu süre zarfında sadece ifadesine başvurulmakla yetinildiğini dile getiren Yılmaz, bugün gelinen noktada "Dosya ilk açıldığı durumda olup herhangi bir gelişme kaydedilememiştir" dedi.

Yılmaz, Doku ailesinin yetkililerle görüşmelerin sonuçsuz kaldığını ve şüpheliler hakkında hiçbir işlem yapılmadığını söylerken, üstüne üstlük Gülistan Doku'nun ablası Aygül Doku hakkında dava açıldığına dikkat çekti. Tüm bunların sonucunda ailenin adliye önünde bir oturma eylemi başlatmış olduğuna değinen Yılmaz, Gülistan Doku'nun annesinin "Gülistan bulunana kadar buradan gitmeyeceğiz" sözleri üzerine valinin "ne isterseniz yapın" söyleminde bulunmasının yetkililerin kendi nezdinde davayı kapattıklarını gösterdiğini ifade etti.

'SÖZLEŞMEDEN ÇEKİLMEK ŞİDDETE TEŞVİKTİR'
Raife Yılmaz, yıllardır yasaların etkili uygulanmadığını söyledi ve ekledi: "Erkek şiddetine karşı acil önlem planı çağrılarımıza kulak tıkayan iktidar, bizim için hayati öneme sahip İstanbul Sözleşmesinden imzayı çekti. Biz kadınların uzun yıllar süren mücadelesi sonucu bir kazanımı olan İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddetle mücadelede en etkin yasa iken bunu uygulayacakları yerde kaldırdılar. Oysa İstanbul Sözleşmesi, hukuki güvencemizdi. İstanbul Sözleşmesini hedef alıp sözleşmeden çekilmek kadına yönelik şiddete teşviktir."
Sözlerine, kadınlar olarak izlenen tüm bu yok etme politikalarına karşı örgütlü kadın mücadelesini büyüteceklerini ifade ederek devam eden Yılmaz, ilk günden beri bu davanın takipçisi olacaklarının ve Gülistan Doku bulunana dek vazgeçmeyeceklerinin sözünü verdiklerini anımsattı, ve bu sözü bugün buradan tekrarladıklarını dile getirdi.

DİYARBAKIR
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) da, iki yıldır haber alınamayan Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku'ya (21) dair Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesindeki Hazal Parkı'nda açıklama yaptı. "Gülistan'sız iki yıl, Gülistan için adalet" pankartının açıldığı açıklamada sık sık "Gülistan Doku nerede", "Erkek adalet değil gerçek adalet" ve "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları atıldı.

Doku için Adalet Komisyonu üyesi Dilan Ergül, 2 yıldır Doku'nun kaybolmasına dair etkin bir soruşturma yürütülmediğine işaret ederek, "Gülistan iki yıldır kayıpken erkek devlet ne yaptı?" diye sordu. Doku için barajda göstermelik arama çalışması yapıldığını ifade eden Ergül, "Baş şüpheli Zainal Abakarov ve ailesi sorgulanmadı. Ailesi dilediğince şehir değiştirdi. Zaynal serbestçe yurt dışına gidip gelebildi. Gülistan'ı sordukları için öğrenci kadınlar ise yurtlarından atıldı, disiplin cezaları ve gözaltılar ile yıldırılmak istendi" diye kaydetti.  
 
"Doku'yu kaybeden Zaynal ile işbirliğinizi biliyoruz" diyen Ergül, şunları söyledi: "Siz tüm kuvvetinizle, kadın düşmanı yargınızla, askerinizle, polisinizle, medyanızla, yasalarınızla, kadınlara saldıran politikalarınızla erkek iktidarınızı kadınlardan korumak istiyorsunuz. Bu yüzden Zaynal'ı koruyorsunuz, tecavüzcü asker Musa Orhan'ı koruyorsunuz. Susturulmak istendiğimiz her an 'susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz' sloganıyla karşılık vermeyi birbirimizden öğrendik." Doku'yu aramaktan vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Ergül, "Kadınların öfkesinin gücü ile Gülistan Doku'yu bulacağız, Gülistan için adaleti kazanacağız. 2 değil 2 bin yıl geçse dahi elimiz faillerin ve koruyanların yakasında olacak. Gülistan'dan vazgeçmiyoruz. 

İHD'DEN AÇIKLAMA
İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) bölge kentlerinde bulunan şubelerinin Kadın Komisyonları ise, Doku'ya dair yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, "Gülistan'ın ailesi, şüpheli olarak gördükleri Zaynal Abarakov hakkında suç duyurusunda bulunmuş. Ancak ailenin bu konuda ki girişimleri de sonuçsuz kamıştır. Zaynal Abarokov'a yönelik somut onlarca argümana rağmen hala bir işlem yapılmamış olması ise devlet tarafından korunduğu iddialarını güçlendirmektedir. Teknolojinin her alana hakim olduğu, her yerde mobese kameralarının olduğu bir çağda, bir kadının güpegündüz kaybolması ve cansız bedenine dahi ulaşılamamasının izah edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Gülistan'a ne olduğu bulunmalı, failler ortaya çıkarılmalı ve akıbeti aydınlatılmalıdır" çağrısı yaptı.