25 Kasım 2024 Pazartesi

Tutsak gazeteciler için dayanışmayı yükseltme çağrısı

Tutsak edilen gazeteciler Esra Solin Dal, Mehmet Aslan ve Erdoğan Alayumat için açıklama yapan MKG ve DFG, "Tüm meslek örgütlerine ve halklara da haber alma hakkını ve gazeteciliği savunmak için ortak mücadele etme çağrısında bulunuyoruz. Gazetecilik suç değildir, yargılanamaz" dedi. 

Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) ve Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 23 Nisan'da evlerine yönelik polis baskınında gözaltına alınan ve haberleri gerekçe gösterilerek tutsak edilen gazeteciler  Esra Solin Dal, Mehmet Aslan ve Erdoğan Alayumat'ın derhal serbest bırakılmasını istedi.

MKG: BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ
MKG, "Gazetecilik, kamusal bir görevdir ve gazeteciler toplumun bilgi edinme hakkını savunur. Gazeteci arkadaşlarımızın tutuklanması, özgür basın üzerindeki baskıların devam ettiğinin en somut kanıtıdır" ifadeleri kullanıldı. MKG, meslektaşlarının tutuklanmasının basın özgürlüğüne yapılan bir saldırı olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Ulusal ve uluslararası basın örgütleri, insan hakları savunucuları ve demokratik örgütlerden seslerini yükseltmesi istenirken, özgür basına destek çağrısı yapıldı. "Tutuklamalar, gerçeğin peşinde koşan gazetecileri engellemek için yapılan girişimlerdir" denilen açıklamada, MKG'nin, meslektaşlarının yanında durmaya ve basın özgürlüğü için mücadele etmeye devam edeceğinin altı çizildi.

DFG: ÖZGÜR BASIN GELENEĞİ HİÇ SUSMADI, GERİ ADIM ATMADI
DFG ise "Gazetecilerin özellikle bu ülkenin ana gündemleri olan Kürt sorunu, savaş, PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecridi işlediği tüm haberleri cımbızlanarak suç gibi gösterilmeye çalışıldı. Kürt sorunu ve tecridin bu ülkenin temel gündemlerinden olduğunu, gazetecilerin bu konuları işlemesinin suç olmadığını hatırlatıyoruz" dedi. Gazetecilerin görevinin haber yapmak, haberleriyle toplumu bilgilendirmek olduğunun vurgulandığı açıklamada devamında şunlar kaydedildi: "Soruşturma dosyasına konulan ve 'örgüt üyeliği' ile ilişkilendirilmeye çalışılan her bir haber toplum yararı gözetilerek bilgilendirme amaçlı yapılan haberlerdir. İktidar yıllardır Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye'de kanayan yaraya dönüşen her bir gündeme dair haber yapan gazetecileri hedef alıyor. Sansür, soruşturma, engelleme, dava ve tutuklamalarla gazetecileri susturmaya çalışan iktidara çözümün gazetecileri hapsetmekte olmadığını bir kez daha hatırlatıyoruz. Türkiye'nin demokratikleşmesi ve sorunların çözümü için basın ve ifade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırın, gazeteciliği yargılamaktan vazgeçin. Kürt gazeteciler öncülüğünde 30 yılı aşan özgür basın geleneği bugüne kadar hiçbir engelleme karşısında durmadı, susmadı, geri adım atmadı. 2022 yılından bu yana hız kazanan baskılarda yaklaşık 40 gazeteci tutuklandı, yargılandı ancak çalışmaktan vazgeçmedi. Son operasyonda da değişen bir durum olmayacaktır. Kürt gazeteciler görülmeyeni göstermeye, duyulmayanı duyurmaya devam edecektir. Bu anlamda bir kez daha tutuklanan meslektaşlarımızın gazeteci olduğunu ve bir an önce serbest bırakılmalarını talep ediyoruz. Tüm meslek örgütlerine ve halklara da haber alma hakkını ve gazeteciliği savunmak için ortak mücadele etme çağrısında bulunuyoruz. Gazetecilik suç değildir, yargılanamaz!"