TGC'den 'gazeteciyi ve haberi özgür bırakın' çağrısı
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde açıklama yapan TGC, "Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünden söz edebilmek için cezaevinde tutuklu gazetecileri serbest bırakın, haberin serbest dolaşımını engellemeyin" çağrısı yaptı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'ne ilişkin açıklama yaptı.
Gazetecilerin 2024 yılında da Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü işsizlik, sansür, otosansür, tehdit, fiziksel saldırı, dava, haksız gözaltı ve tutuklama baskısı altında karşıladığı belirtilen açıklamada, "Bir gazetecinin yazdığı haber nedeniyle tehdit edilmesi, fiziksel saldırıya uğraması, saldırganların cezasız kalması suç olmasına rağmen cezasızlıkla ödüllendiriliyor. Gazetecilerin yaptıkları araştırma dosyalarının, nitelikli haberlerin, birçok işveren tarafından kar ve siyasi avantaj uğruna feda edildiğini görüyoruz. Gazeteciler bu dönemi 'asıl yapamadığımız ya da yaptığımız ama yayınlanmasına izin verilmeyen çalışmalarımızın haber olduğu dönem' diye tanımlıyor" denildi.
Gazetecilerin sigortasız, düşük ücretlerle, sendikasız, editoryal bağımsızlık olmadan çalıştırıldığı, yayın yasakları ve erişim engeli kararlarıyla haberin özgürce halka ulaşmasının engellendiği bir dönem içinde bulunulduğu hatırlatılan açıklamada, "Basın İlan Kurumu'nun haksız ilan ve reklam kesme, ilan hakkını iptal etme kararları, RTÜK'ün yayın durdurma ve verdiği yüksek para cezaları bağımsız gazeteciliği tehdit ediyor" ifadelerine yer verildi.
İktidarı eleştiren haber yapan gazetecilere basın kartı verilmediğini ya da verilen kartların iptal edildiğini kaydeden TGC açıklamasında 1 Mayıs'ta gazetecilere yönelik saldırılara da yer verildi. Açıklamada şöyle denildi: "İktidar basın özgürlüğünün var olduğunu savunurken, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde bir polis haber yapmak için sahada bulunan gazetecileri engellemek için ekiplere 'süpürün' emrini verebiliyor. Ülkenin hemen her yerinde gazetecilere 'haber yapmasınlar' diye biber gazı sıkılıyor. İşverenleri tarafından gaz maskesi bile verilmeyen gazeteciler sahada tüm bu zorluklara rağmen yurttaşların haber alma kanallarını açık tutmak için özveriyle çalışıyor. Son 15 yılda bine yakın gazetecinin tutuklandığı ülkemizde 16 gazeteci yaptıkları haberler nedeniyle hala cezaevlerinde tutuluyor."
Gazetecilerin döneme tanıklık ederek tarihe not düşen kişiler olduğuna işaret edilen açıklamada, "Gazetecilik suç değildir" denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde tekrar hatırlatıyoruz. Gazeteciler bedel ödeseler de kamuoyunu aydınlatmaktan geri durmayacaklar. Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünden söz edebilmek için haberin özgürce dolaşabildiği, cezaevindeki meslektaşlarımızın serbest kaldığı bir toplum olmalıyız. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü mesleğini özenle ve özveriyle yapan bütün gazetecilere kutlu olsun. Umuyoruz ki gelecekte, demokrasinin yeşerdiği, cezaevlerinde gazetecisi bulunmayan aydınlık ve barışçıl bir ülkede 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü gururla kutlayacağız."