23 Kasım 2024 Cumartesi

Taşdemir: Tecrit politikası savaş istemek demektir

HDP Kadın Grubu, polis ablukası altında Diyarbakır E Tipi Hapishanesi önünde basın açıklaması yaptı. Burada konuşan HDP Kadın Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, "Bu tecrit politikası savaş politikalarını derinleştirmek demektir, savaşı istemek demektir" dedi.
HDP Kadın Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, tecridin kaldırılması için 7 Kasım tarihinden beri açlık grevinde olan Leyla Güven'in tutulduğu Diyarbakır cezaevi önünde HDP Kadın Grubu ile birlikte basın açıklaması yaptı.
 
Vekillerin eylemini ablukaya alan polis sık sık eylemin sonlandırılması çağrısını yaptı. Polis kadın vekiller dışında diğer katılımcıları alandan uzaklaştırdı. Kadın vekillerin dışında alana kimsenin girmesine izin verilmeyince, eylemi de kadın vekiller kendi imkanları ile yayınladı. Savaş uçaklarının açıklama sırasında havalanması açıklamanın sesini bastırdı. Bütün engellemelere rağmen açıklama yapan Taşdemir, "Öncelikle burada yapmak istediğimiz eyleme yönelik tutumunuzu kınıyoruz. Siz hukuku tanımaz bir biçimde hukuku ihlal ederek bu etkinliğe müdahale ediyorsunuz. Sizin bu tutumunuz bizim direnişimizle kırılacaktır. HDP Kadın vekil grubu olarak cezaevinde rehin tutulan DTK Eşbaşkanımız ve Hakkari Milletvekilimiz Leyla Güven'in eylemini sahiplenmek ve selamlamak için buradayız" dedi.
 
'HUKUK TANIMAZ BİR İKTİDARLA KARŞI KARŞIYAYIZ'
 
HDP Kadın Milletvekilleri olarak Leyla Güven'in başlattığı direnişi sahiplendiklerini ifade eden Taşdemir, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
"Leyla vekilimiz 31 Ocak'tan beri bu cezaevinde rehin tutulmaktadır. 7 Kasım'da Leyla vekilimiz görülen duruşmasında Sayın Abdullah Öcalan üzerinde derinleştirilen tecride karşı eylem hattı geliştirmiştir ve süresiz dönüşümsüz açlık grevindedir. Leyla vekilimizin başlattığı bu eylem kişisel değildir, kadınların, halkların barış ve demokrasi talebini ifade etmek için bu mücadeleyi başlatmıştır. Derinleştirilen tecrit insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Hukuk tanımaz bir devletle karşı karşıyayız. Devlet kendi hukukunu inkar ederek bu tecridi 3 yıldır devam ettirmektedir. Biz kadınlar biliyoruz ki tecrit demokrasiye, özgürlüklere yöneliktir. Biz kadınlar bu tecride karşı olduğumuzu, kabul etmediğimizi belirtiyoruz. Sizler de şahitsiniz ki yakın bir tarihte bir barış sürecine tanıklık ettik. Çözüm sürecinde gelişen barış sürecinin Sayın Öcalan'ın konumu ile yakından ilgili olduğunu biliyoruz. Sayın Öcalan'ın o dönem geliştirdiği mücadele ve geliştirdiği tezler bu mücadeleyi geliştirmiştir. Sayın Öcalan'ın konumu barış için çok önemlidir. Bu tecrit politikası savaş politikalarını derinleştirmek demektir, savaşı istemek demektir. Bir kez daha Leyla Güven'in eylemini sahiplendiğimizi belirtmek isteriz."