Suruç dosyasının gizlilik kararına itiraz reddedildi

Urfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran tarihinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın korucu olan yakınları ve korumalarının işyerlerinde ve hastanedeki saldırıları sonucu esnaf Hacı Esvet Şenyaşar, çocukları Adil ve Celal Şenyaşar ile M. Şah Yıldız yaşamını yitirmişti. Olaya ilişkin soruşturmaya getirilen gizlilik kararının kaldırılması için Urfa 2. Sulh Ceza Hâkimliğine yapılan itiraz reddedildi.

 

İTİRAZ RET EDİLDİ

 

3 Temmuz tarihinde yapılan itirazı Sulh Ceza Hâkimliği "Soruşturmanın halen devam ettiği, soruşturma dosyasında bazı şüphelilerin henüz yakalanamadığı, dosyada mevcut kısıtlama kararının kaldırılması halinde delillerin karartılma ihtimalinin bulunması, soruşturmada belge ve evrak alınmasının soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebileceği" gerekçesi ile ret etti.

 

'HUKUKA AYKIRI'

 

Gizlilik kararına tepki gösteren Şenyaşar ailesinin avukatlarından Gökhan Dayık Mezopotamya Ajansı'na konuştu. Dayık, gizlilik kararına soruşturmanın sağlıklı bir şekilde ilerlemesi ve delillerin karartılmamasının gerekçe gösterildiğini, ancak delillerin ne kadar korunduğu, soruşturmanın ne kadar etkin yürütüldüğü dahil, en ufak bir bilgilerinin olmadığını, bunun da kendilerini endişelendirdiğini dile getirdi. Kamuoyu önünde gerçekleşen bir olayın gizlilik kararı adı altında gizlenmesinin hukuka aykırı olduğunu dile getiren Dayık, olayda ölen insanların olduğunu, saldıran taraftan hiç kimsenin gözaltına alınmadığına dikkat çekti.    

 

'ENDİŞELERİMİZ VAR'

 

Soruşturmanın etkin bir şekilde yürütülmesi için gizlilik kararının kaldırılarak kamuoyuna doğru bilginin verilmesi gerektiğini belirten Dayık, şunları söyledi: "Adil bir yargılamanın yapılabilmesi için başat olan etkin bir soruşturmanın yapılmasıdır. Soruşturmanın etkin yapılabilmesi için de öncelikle yaşanan olayda devlet tarafsız olmalı ve yine hükümet yetkilileri savcıların üzerindeki siyasi baskısını tamamen kaldırılmalıdır. Etkin soruşturma yapıldığına ilişkin endişelerimiz bir hayli fazla. Bir an önce suçlular yargı önüne çıkarılmalı. Yine olayda ihmali olan kamu görevlileri hakkında soruşturma başlatılmalıdır. Beklentimiz yargının kamunun vicdanını rahatlatmasıdır."