20 Eylül 2024 Cuma

Sosyalist Kadın dergisinin 22. sayısı çıktı

Giyim tarzından kadın doğurganlığına, genç kadınların özgürlük taleplerinden semavi dinlerde kadının konumuna kadar bir dizi başlıkta 'özgürlük' tartışması yapan Sosyalist Kadın dergisinin "Özgürlük istiyoruz" başlıklı 22. sayısı çıktı.
Teorik politik yayın organı Sosyalist Kadın dergisinin 22. yaz sayısı "Özgürlük istiyoruz" başlığı ile çıktı.
 
AKP'nin dikensiz gül bahçesi, susturulmuş, köleleştirilmiş kadınların evsel köleliğinin, bol çocuklu 'kutsal' anneliğinin, en vahşi yönleriyle kutsanıp sınırsızca meşrulaştırılmış erkek cinselliğinin üzerine inşa edilmeye çalıştığının vurgulandığı dergide "Kadın özgürlüğünü yaşamın tüm alanlarında ve tüm renklerinde tartışmayı, erkek egemenliğini bütün baskı ve tahakküm biçimleriyle yargılamayı ve ona karşı bilinç ve deneyimle donanmayı görev biliyoruz" deniliyor.
 
Dergi'de Ebru Yiğit'in "Doğurmak ya da doğurmamak: Bütün mesele bu değil!" başlıklı yazısı ile kadının doğurganlığı üzerine kurulu erkek egemen politikalar ve AKP'nin kadının doğurganlığını hedef alan güncel politikaları anlatılıyor.
 
Tezer Marmara'nın "Giyimin politiği" yazısı ise son dönemde kadınların giyim tarzına yönelik saldırıları ve "Kadınlar için kıyafet neden sadece kültürel-toplumsal bir mevzu değil de siyasal ve ideolojik bir mevzudur? Neden kadınların nasıl giyineceği bu kadar önemli? Kadınların nasıl giyineceğine kimler nasıl karar veriyor? Kadınların nasıl giyineceği neden bir özgürlük ve demokrasi sorunudur?" sorularına cevap arıyor.
 
"Erkek egemen sistem genç kadınların toplumu değiştirici enerjisinden korkuyor. Toplum her dönemi eski ile yeninin küçük veya büyük çarpışmasına sahne oluyor. Ve genç kadınlar bu çarpışmada yeniyi temsil ediyor" diyen Nergis Gediz Efe, "Genç kadınlar ve özgürlük sorunu" yazısıyla, kadın özgürlük mücadelesinin en dinamik öznesi olan genç kadınların talep ve gündemleri ile özgürleşme potansiyelinin hangi noktalardan harekete geçirebileceğine ilişkin tartışma yürütüyor.
 
Tutsak editörümüz Semiha Şahin, Bakırköy Hapishanesi'nden yazdığı "Tutsaklıkta özgür olmak" başlıklı röportajıyla, farklı kuşaklardan ve farklı deneyimlerden, çok değişik alanlarda yürüttükleri mücadeleler nedeniyle bir araya gelmiş tutsak sosyalist kadınların özgürlük pratiğini ve özgürleşme sorunlarını aktarıyor.
 
Selver Orman'ın, "Semavi dinlerde kadın ve özgürlük" adlı yazısında, "Dış dünyayla bağları koparılan ve erkeğin arzu-isteklerine bağlı olarak evle sınırlandırılan kadın için bu alanda dahi 'özgürlük' söz konusu değildir. Semavi dinler evin içindeki her aşamayı, yatak odası dahil ayrıntılı olarak tariflemiştir. Özünde kadının birincil varlık nedeni erkeği evin her aşamasında memnun etmektir" diyor. 
 
Berçem Öter, "AKP'nin kadınlara karşı ideolojik savaşı" başlıklı değerlendirmesi, AKP'nin kadın düşmanı politikalarının ideolojik temeline ışık tutuyor.
 
İvana Benario, "Dalga dalga isyan, direniş, grev" yazısıyla, uluslararası kadın hareketinde yükselen dalgayı inceliyor ve 21. yüzyıla damgasını duran kadın direniş ve isyanlarını eylem biçimlerinden, sloganlarına ve örgütlenme tarzına kadar bir dizi temelde inceliyor.
 
Berçem Öter, Alevi inancında kadınların yerini incelediği "Kızılbaş Alevilik'te kadın" başlıklı yazısı ile demokratik Alevi hareketinde kadın aklının ve iradesini geliştirilmesine katkı sunuyor.
 
"Cins çözümleme atölyesi" yazısı ile Leyla Awaz ise kadınların geleneksel cins çözümleme atölyelerinde dair yöntemsel bir çerçeve sunuyor.