Sincan'dan seslendiler: Arkadaşlarımız derhal tahliye edilmeli
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Kobanê davası öncesi Sincan Hapishane Kampüsü önünden mahkeme heyetine seslenerek, tutsak siyasetçilerin derhal serbest bırakılmasını istedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Sincan Hapishane Kampüsü'nde görülecek Kobanê kumpas davası öncesi mahkeme salonu önünde basın açıklaması düzenledi.
Açıklamaya, çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.
Türkiye siyasi tarihinin bu tarz kumpas davalarıyla dolu olduğunu belirten Tuncer Bakırhan, haksız, hukuksuz bir şekilde arkadaşlarının yıllardır yargılandığını kaydetti.
BAKIRHAN: BU DAVA TARİHİ BİR FIRSATA ÇEVRİLEBİLİR
"Arkadaşlarımız IŞİD vahşetine karşı duyarlı oldukları için, duyarlılık çağrısı yaptıkları için; IŞİD belasını defetmek için topluma çağrı yaptıkları için yıllar sonra açılan bir davada yargılanıyorlar" diyen Bakırhan, hem iktidarın hem de mahkeme heyetinin ciddi bir sorumlulukla karşı karşıya olduğunu vurguladı.
"Mahkeme heyeti aslında tarihi bir karar verebilir, bu davayı tarihi bir fırsata çevirebilir. Ülkede demokrasi ve özgürlükler yok. Yargı etki altında karar veriyor. Mahkeme heyeti aslında bu algıyı kırabilir. Bugün burada tarihi bir karar ortaya çıkabilir. Mahkeme heyetine tarihi bir sorumlulukla karşı karşıya olduğunu hatırlatıyor ve bu tarihi sorumluluğu hakkıyla yerine getirmesi için çağrı yapıyoruz" diyen Bakırhan, haksız bir şekilde yıllardır içeride olan tutsak siyasetçilerin tahliyesini ve beraatini istedi.
'MAHKEME HEYETİ TÜRKİYE HALKLARININ İRADESİNİ GÖRMELİ'
Türkiye halklarının bu kumpas davalarına karşı tavrını 31 Mart'ta net bir şekilde ortaya koyduğunu söyleyen Bakırhan, şöyle devam etti: "İnsanlar artık özgürlük istiyor, demokrasi istiyor. Bu kumpas davalarının, Kürt siyasetine demokratik zemini kapatan, yargı eliyle dizayn etmek isteyen bu anlayışın sandıktan cevabını aldığını görüyoruz. Umarım hem mahkeme heyeti hem de iktidar 31 Mart'ta sandıkta Türkiye halklarının ortaya koymuş olduğu bu iradeyi görür. İkinci yüzyıl artık bu kumpas davalarıyla devam etmemeli. İkinci yüzyılda Türkiye halkları demokratik zeminde eşitçe yaşamak istiyorlar. Dolayısıyla bugün mahkeme heyetinin bu tarihi sorumluluğunu layığıyla yerini getirmesini bekliyoruz."
HATİMOĞULLARI: BÜTÜN DEMOKRASİ GÜÇLERİ IŞİD'İ LANETLEDİ
Kobanê direnişinin sadece Ortadoğu değil tüm dünya için önemine işaret eden Hatimoğulları, "IŞİD ve benzeri olan bütün örgütlere karşı, katliamcı, insan kaçakçılığı yapan bu benzeri örgütlere karşı güçlü bir mücadelenin, güçlü bir direnişin sergilendiği bir direniştir. O günlerde sadece HDP değil Türkiye ve dünyanın dört bir yanından bütün demokrasi güçleri, bugün dava konusu edilen Kobanê direnişinin yanında olmuştur, IŞİD'i lanetlemiştir" dedi.
'KATLİAMLARLA MÜCADELE EDECEKLERİ YERDE HDP'NİN YARGILANMASI KABUL EDİLEMEZ'
DAİŞ tehlikesinin hala geçmediğine dikkat çeken Hatimoğulları, DAİŞ ortaya çıktıktan sonra Türkiye'de çok sayıda katliam gerçekleştiğini belirtti. Hatimoğulları, "Bu katliamları ve katliamların arkasındakileri sorgulayacakları yerde, IŞİD ile mücadele edecekleri yerde; IŞİD'e karşı demokratik tepkisini ortaya koymuş olan HDP'nin yargılanması, HDP'nin yöneticilerinin yargılanması, demokratik siyasetin temsilcilerinin yargılanması asla kabul edilemez. Kobanî Kumpas Davasının şu ana kadar ki seyrine baktığımızda IŞİD'in Sincan'daki tezahürü olduğu görülmektedir" ifadelerini kullandı.
Her bir tutsak siyasetçinin verdiği savunmanın ders niteliğinde olduğunu vurgulayan Hatimoğulları, şöyle devam etti: "Türkiye'deki demokrasi güçleri adına, Türkiye'de barışı savunanlar adına, Ortadoğu barışını savunanlar adına, Suriye savaşının bitmesini savunanlar adına, IŞİD ve benzeri örgütlerin artık bu coğrafyada yaşamamasını savunanlar adına bizler bir kez daha yargıya çağrımızı yineliyoruz: Ey yargı Saray'ın önünde cübbeni yeterince ilikledin, bozuk olan adalet terazisinin daha fazla bozulmasına sebep oldun. Dosyanın gerçekliğine bakarak ve gerçekten yasalara bakarak karar vermen gerekiyor. Ortada isnat edilen hiçbir suç yokken bir tweetten 37 kez ağırlaştırılmış müebbet talep etmek demek, zaten ölmüş olan hukuku gömmek ve üzerine bir yığın taş atmak demektir."
'ARKADAŞLARIMIZIN DERHAL TAHLİYE EDİLMESİ GEREKİYOR'
Kobanê dosyasının bir senaryo olduğuna işaret eden Hatimoğulları, tüm tutsak siyasetçilerin derhal serbest bırakılması gerektiğini belirtti. Hatimoğulları, şu ifadeleri kullandı: "İçerideki arkadaşlarımızın her biri onurumuzdur, her biri Türkiye siyasetinde ve Kürt siyasetinde önemli aktörlerdir ve Türkiye demokrasisine hizmet etmişlerdir. Arkadaşlarımızın derhal tahliye edilmesi gerekiyor. Bu ülkede halkın hukuka güvenebilmesi için, yargının yitirdiği güvenilirliği yeniden kazanabilmesi için bu bir ihtiyaçtır. Bu, Türkiye'de hep birlikte ortak yaşamı inşa etmek için bir fırsattır. Gelin, bu fırsatı birlikte değerlendirelim. Bu işe Kobanî Kumpas Davasından başlayalım ve bu ülkede demokrasiyi hep birlikte tesis edelim."
Açıklama alkışlarla son buldu. Ardından siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileri duruşmayı izlemek üzere mahkeme salonuna geçti.