23 Kasım 2024 Cumartesi

Savaş ve yoksulluk krizinin yükünü kadınlar taşıyor

Urfa'da yaşayan göçmen ve yerli kadınlar, savaş, yoksulluk krizi ve erkek tacizinin yaşamlarını sürdürmelerini ne kadar zorlaştırdığını anlattı. Yıkık dökük evlerde, çok düşük gelirleriyle yaşamaya çalıştıklarını anlatan kadınlardan Hatice Gülmen Ertaş, "Eskiden et yerdik, şimdi peynir bile alamıyoruz" dedi.

Urfa'nın Haliliye ilçesine bağlı tarihi Kamberiye Mahallesi'nde yaşayan kadınlar, yoksulluk krizini derinden yaşıyor. Nüfusun büyük bölümü Suriyeli göçmenlerden oluşan mahalledeki kadınların bir bölümü katı atık işçiliği yaparak geçimini sağlıyor.

GÜNDE 10 SAAT ÇEKÇEKLE ÇÖP TOPLUYOR
Mezopotamya Ajansı'ndan Ceylan Şahinli'ye konuşan mahallede yaşayan kadınlardan Menan Ugla, Suriye'deki iç savaşın ilk yıllarında ailesiyle Halep'ten Urfa'ya göç etmek zorunda kaldığını, 5 çocuğuyla yaşam mücadelesi verdiğini anlattı. Evin ve çocukların tüm sorunluluğunu sırtlamak zorunda kalan Menan Ugla, her sabah saat 09.00'da çekçeğini alarak akşamın geç saatlerine kadar çalışıyor. Hayatının "çalışmak" ve "yorulmak" ile geçtiğini anlatan Menan Ugla, "Dışarıda çalıştığım zamanda büyük kızım (9 yaşında) eve ve çocuklara bakıyor. Sadece bir yardım vakfından para alıyoruz. Ancak bu para elektrik ve su faturalarına dahi yetmiyor. Ayı bakkaldan veresiye alarak geçirmeye çalışıyoruz. 3 senedir küçük çocuğumu da yanıma alarak çekçek işi yapıyoruz. Zaten iş zorlu, bir de her gün sokaklarda erkeklerin tacizine maruz kalıyoruz" ifadelerini kullandı.

'ESKİDEN ET YERDİK, ŞİMDİ PEYNİR BİLE ALAMIYORUZ'
Hatice Gülmen Ertaş ise hastalıkları ve yaşı sebebiyle çalışamıyor. İki kişi yaşadıkları derme çatma evlerinde eşinin emekli maaşıyla geçindiklerini belirten Ertaş, özellikle son 10 yılda ciddi bir fakirleşme yaşandığını dile getirdi. Bacası kırık sobalı bir evde kaldıklarını ve başka eve taşınma imkanları olmadığını belirten Ertaş, geliniyle görüşmek dışında sosyal bir yaşantısı olmadığına da dikkat çekti.

Emekli maaşıyla ancak faturaları ödeyebildiklerinin, alışveriş dahi yapmakta zorlandıklarının altını çizen Ertaş, "Bazen zamlar sebebiyle bir hafta boyunca hiç alışveriş yapmadığımız oluyor. Soframda her şey eksildi. Eskiden et yerdik, şimdi peynir bile alamıyoruz" sözleriyle yaşadığı yoksulluğun boyutlarını anlattı.

'15 GÜNDÜR İLAÇ ALAMIYORUM'
DAİŞ'in işgali sırasında Kuzey ve Doğu Suriye'nin Reqa kentinden Urfa'ya göç etmek zorunda kalan Aliye Ali Şexo, savaşın ilk dönemlerinde kentlerini terk etmek zorunda kaldıklarını söyledi. Bu esnada 3 kardeşini ve birçok yakınını kaybettiğini belirten Aliye Ali Şexo, Kamberiye Mahallesi'nde yaşadığı 2 odalı evinde hastalıkları sebebiyle yataktan kalkamadığını söyledi.

Aliye Ali Şexo, "Şimdi Reqa'da kimsemiz kalmadı. Bir oğlum yurtdışında, onun gönderdiği para ve bir vakfın arada yaptığı yardımla ayakta kalabiliyoruz. 9 senedir buradayım, devletten bir koli yardım bile almadım. Tek başıma yaşıyordum, ayağımdan ameliyat olduğum için kızım gelip yanımda kalıyor. Her hastaneye gidiş, gelişim bir eziyet. Komşularımın yardımıyla hastaneye gidebiliyorum. Kalp, tansiyon ve şeker gibi bir sürü hastalığım mevcut. Son 15 gündür ilaç alamadım. İlaç desteğimiz sadece 150 TL" sözleriyle yaşadıklarını aktardı.