6 Ekim 2024 Pazar

Polen Ekoloji 1 Mayıs'ta ekolojik isyana çağırdı

Polen Ekoloji Kolektifi, 1 Mayıs'ın küresel çalışma kampının uyuşturup hareketsiz bırakan yabancılaştırıcı etkisine karşı ortak isyanımızın günü olduğunun altını çizdi ve meydanlara ekolojik isyana çağrı yaptı. 

Polen Ekoloji Kolektifi, 1 Mayıs'a ilişkin yaptığı açıklama ile ekolojik isyana çağrı yaptı. Salgınla birlikte dünyanın küresel bir çalışma kampına dönüştüğü kaydedilen açıklamada Türkiye'de de halklara açlık ya da ölüm dayatıldığını belirtti. 

'YASAKLARA DELEN BİR HAYALET DOLAŞIYOR SOKAKLARDA'
Endüstriyel tarım ve hayvancılığın yok ettiği ekosistemin küresel meta zincirine dahil olan koronavirüsün, toplumsal yaşamın merkezine oturduğu kaydedilen açıklamada, salgın bahanesiyle sokağa çıkma yasağı ilan edildiği hatırlatıldı. "Bütün yasakları delen bir hayalet dolaşıyor sokaklarda, meydanlara doğru yönünü dönmüş" denilen açıklamada; işçi ve emekçilerin, kadınların, LGBTİ+'ların, başta Kürt halkı olmak üzere halkların direndiği vurgulandı. 

'ENTERNASYONALİST DAYANIŞMA İKTİDARLARIN MEŞRUİYETİNİ TANIMIYOR'
Ekoloji direnişlerinin artarak devam ettiğine dikkat çekilen açıklamada, "Köyünü, toprağını, suyunu, havasını savunan binlerce insanın politik ekoloji mücadelesinin özneleri haline gelişini, iradelerinin büyüyüşünü ve diğer tüm mücadelelerle aynı kanala akarak oklarını aynı yöne çevirişini. 2011'de aramızdan aldıkları Metin Lokumcu'yu, 2017'de katlettikleri Aysin-Ali Ulvi Büyüknohutçu çiftini daha güçlü sahipleniyor yıllar geçmesine rağmen öfkesini unutmayan ekolojistler, tıpkı Beyza Üstün'ü ve Cihan Erdal'ı, hücrelerin duvarlarını parçalayarak çekip alacak dayanışmayı örgütledikleri gibi. Kazdağları'ndan Kanal İstanbul'a, Lice'den Datça'ya, Aliağa'dan İkizdere'ye her türlü eko-kırım projesine karşı salgını bahane eden iktidar yasaklarının müsaade ettiği sınırlarda değil, yaptırmama hedefine odaklanmış bir örgütlülük bilinci mayalanıyor işte bu ortamda. İklim kriziyle gün yüzüne çıkan acil durumu yine 'fırsata' çevirmeye çalışan sermayenin 'yeşil'ine karşı halkın iklim alternatiflerini üretiyor, iklim mültecileriyle proleter enternasyonalist bir ruhla dayanışıyor, iktidarların meşruiyetini tanımıyor" denildi.

'MÜCADELE HER YERDE BİZ HER YERDEYİZ'
Endüstriyel besi hayvancılığında, tıbbi deneylerde ve diğer sektörlerde aylarca işkence gören, türlü istismara uğrayan, katledilen tüm hayvanlar için hiç olmadığı kadar yüksek bir ses yükseldiğinin altını çizen Polen Ekoloji, şeyle devam etti: "İşte 1 Mayıs, bu küresel çalışma kampının bizi uyuşturup hareketsiz bırakan yabancılaştırıcı etkisine karşı ortak isyanımızın günü. Polen Ekoloji Kolektifi olarak ikinci 1 Mayıs'ımızı günün, mücadelenin heyecanı ve geleceğin umuduyla karşılıyoruz. Yılgınlık, karamsarlık, boşvermişlik bizden uzak; Marksizmin önümüze serdiği bilimsel toplumsal gerçeklik tarihin yapıcıları olarak bizi güçlü kılıyor. Sadece yaşam değil, onurlu bir yaşam istiyoruz. Doğa sevgisi ile doldurduğumuz yaşamımızı, doğa için mücadeleden ayrı kurgulamıyoruz. Mücadele her yerde, biz her yerdeyiz. Yaşasın 1 Mayıs. Biji yek gulan. Yaşasın ekolojik mücadelemiz. Yaşasın sosyalizm."