21 Eylül 2024 Cumartesi

'Osmaniye Hapishanesi'nde can güvenliğimiz yok'

Tutuklu Kulp Belediye Eşbaşkanı Sadiye Sürer Baran, Osmaniye Hapishanesi'nde yaşanan işkenceyi anlatarak can güvenliklerinin olmadığını ve başlarına gelecek herhangi olumsuz bir durumdan idarenin sorumlu olacağını belirtti.
Tutuklu Kulp Belediye Eşbaşkanı Sadiye Sürer Baran, Osmaniye Hapishanesi'nde yaşadıkları hak ihlalleri ve işkenceyi anlattı.
 
Avukatına yazdığı mektupla Osmaniye Hapishanesi'ndeki işkenceye dair duyarlılık çağrısı yapan Baran, 26 Aralık 2017 yılında 11 günlük gözaltı sonrasında çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. Tutuklandığı süre boyunca Diyarbakır Hapishanesi'nden Hilvan'a ve oradan da Osmaniye Hapishanesi'ne sürgün edilen Baran, hapishaneye getirildiği gün çıplak arama dayatması ile başlayan işkencenin ilerleyen süreçte değişik biçimlerde devam ettiğini belirtti.
 
Gardiyanların sözlü taciz ve fiziki şiddetinin günlük hayatın 'rutini' haline geldiğini belirten Baran, günde iki defa askeri nizamda sayım dayatıldığını ve kabul etmedikleri içinde fiziki saldırıya maruz kaldıklarını ifade etti.
 
Arama adı altında neredeyse iki günde bir koğuşlara baskın yapıldığını, çamaşır teli, gazete, tabak gibi birçok eşyalarının 'yasak' denilerek çöpe atıldığını, dergi ve kitapların ise verilmediğini kaydeden Baran, çeşitli bahanelerle soruşturma açıldığını ve hücre cezaları verildiğini aktardı.
 
Aynı koğuşta kaldıkları TKP/ML dosyasından tutuklu Leyla Elma'ya, 63 gün hücre ve 1 yıl görüş cezası ile Helin Yapıcı'ya ise 62 gün hücre ve bir yıl görüş cezası verildiğini belirten Baran, kendisine de iki defa hücre cezası verildiğini ifade etti. 28 Ekin günü sayım için gelen gardiyanların üzerine saldırdığını kaydeden Baran, saldırı olmayan sayımların kamera ile çekildiğini ve fiziki saldırıya uğradıkları sayımların ise kameraya alınmadığını kaydetti.
 
Yaşananlarla ilgili dilekçe verdiklerini ancak sonuç alamadıklarını ve en son hapishane idaresi ile görüştüklerini ve bu görüşmeden dolayı yine hücre cezası aldıklarını belirten Baran, hapishanede güvende olmadıklarını ve başlarına geleceklerden idarenin sorumlu olduğunu vurguladı.