Mersin'de siyasi partiler: Yargı yapılan ifşalara gözlerini kapıyor
Devlet-mafya-siyaset ilişkisine dikkat çeken Mersin'deki siyasi partiler, yargının yapılan ifşalara gözlerini kapadığını ve toplumsal mücadeleyle sorumlulara hesap soracaklarına vurgu yaptı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Halkevleri, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Yeşil Sol Parti ve Devrimci Parti, devlet-mafya-siyaset ilişkisine dair Mersin'de basın açıklaması yaptı.
Özgecan Aslan Barış Meydanı'nda yapılan eylemde "Yaşanabilir bir ülke için suçlular ittifakına karşı mücadeleye sömürü yoksulluk mafya üçgenine son" pankartı açıldı ve "Örgütlü bir halkı hiçbir güç yenemez", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı.
Basın açıklamasını okuyan TÖP İl Sözcüsü Soner Temur, Türkiye halklarının devlet-siyaset-mafya ortaklığında işlenen suçlara bir kez daha tanık olduğunu belirterek, "Çıkar ilişkilerinden kaynaklı çelişkiler sonucunda, Türkiye halklarına karşı işlenen suçlar, yolsuzluk ve uyuşturucu ticareti, yargısız infaz ve faili belli cinayetler birer birer ifşa olurken; HDP'ye kapatma davasının açılması ile Türkiye'de demokrasinin, özgürlüklerin ve hak arama mücadelesinin tamamen tasfiye edilmesi amaçlanmaktadır. Cezaevlerin de gasp edilen haklara ve tecride karşı yapılan açlık grevleri görmezden gelinmektedir" dedi.
Devletin merkezinde bulunduğu bir suç örgütlenmesiyle karşı karşıya olunduğunun altını çizen Temur, "Çetelerinin halklara karşı işlediği suçlar, Kürt sorununda çözümsüzlüğün dayatılması, kamu kaynaklarının, yeraltı ve yerüstü varlıkların, doğanın talanı ve yerli, yabancı tekellerin yağmasına kalkan olma, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve kadın cinayetleri, yolsuzluk ve rüşvet bu ülkeyi yönetenler açısından istisna değil kural haline gelmiştir. Siyasi çıkarları için milliyetçiliği, dini, örtü olarak kullananlar, emekçilerin alın terine ve halkların geleceğine el koymayı meşrulaştırmaya çalışıyorlar" diye konuştu.
"Bu tür kirli ittifaklar, talan, ölüm ve gasp düzeni, siyasallaşmış yargı ve iktidara bağlı işleyen hukuk sistemi tarafından bizzat korunmakta ve kollanmaktadır" diyen Temur, şunları söyledi: "Bu ittifakları var eden siyasi, iktisadi ve toplumsal düzen değişmeden Türkiye halkları nefes alamayacaktır. Bu suçlular ittifakı ile mücadele etmek; emekçiler için ekmek ve iş, kadınlar için yaşam, gençler için gelecek, Kürtler ve Aleviler için eşit haklarla yaşam mücadelesidir. Çetelerin, tarikatların, soyguncuların, yağmacıların zorba iktidarına karşı mücadele etmek sadece geçmiş ve günümüzün değil geleceğimize sahip çıkmanın da gereğidir."
Sorumluların halkın önünde hesap vermesi gerektiğine vurgu yapan Temur, "Siyasi egemenliğini bu baskı, terör ve yolsuzluk mekanizmasının üzerine kuran iktidarın, ortaya dökülen bu muazzam suçların hesabını kendiliğinden vermeyeceğini biliyoruz. Türkiye işçi sınıfı, emekçileri ve halk güçleri olarak örgütlü bir güçle hesap sormazsak ve sorumluların cezalandırılmasını sağlayamazsak iktidar çarkı bu çamurun içinden çıkmayı becerebilecektir" dedi.
Yaşananlar karşısında yargının gözlerini kapadığını dile getiren Temur, toplumun tüm kesimine çağrıda bulunarak, mücadeleye davet etti.