Kurtulan: Bütçe yandaşın cebini güçlendirme bütçesi

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, güncel gelişmelere ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi.

 

Kurtulan, açlık grevinde olan HDP Hakkari Mİlletvekili Leyla Güven'in durumuna dikkat çekerek "Tüm çabalarımıza rağmen gözler kör ve kulaklar sağır durumunu koruyor. Leyla Güven arkadaşımız burada olmadan Meclis bir eksikle çalışmalarına başladı" dedi.

 

MECLİS SORUMLULUK ALMALI

 

Güven'in tutukluluk durumunun Anayasa'ya aykırı olduğunu ve sağlığının ciddiyetini koruduğunu belirten Kurtulan, "Tekrar buradan söylemek gerekirse Leyla Güven toplumsal duyarlılığı inşa etmiştir, bunu yerine getirmiştir. Bu duyarlılık toplumsal barışı tehdit eden, kardeşçe yaşamı tehdit eden, adaleti tehdit eden herkesin muzdarip olduğu sorunlara parmak basıp ve gidermeye yönelik bir açlık grevidir. Bu da İmralı’da 3 yıla yakındır Sayın Abdullah Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış tecridin kaldırılmasına yöneliktir" dedi.

 

Meclis Başkanı'nın bu konuda sorumluluk alması gerektiğini ifade eden Kurtulan, "Leyla Güven haklıdır, tecrit kalkmalıdır" diye kaydetti.

 

AHİM KARARI UYGULANSIN

 

Selahattin Demirtaş ile ilgili bir AİHM kararına da dikkat çeken Kurtulan, Demirtaş’ın serbest bırakması gerekirken hala tutukluluğunun devam ettiğini vurguladı. Kurtulan şunları söyledi:  "Adalet Bakanlığı ilk etaptaki 'AİHM kararı iç hukukun devamıdır' demişti. Arada bir de olsa doğru söylüyorlar. Bu doğru bir yaklaşım. AİHM kararı bağlayıcıdır, iç hukukla bağlantılıdır. Üstelik AİHS’nin 46’ıncı maddesi de bu kararın bağlayıcılığına dikkat çeker. Türkiye’nin yeni bir hak ihlaline mahal vermeden bu durumu gidermesi gerekir. AİHM’in 18. maddeden bu kararı vermesi, sadece Demirtaş’ın hak ve özgürlüklerinin kısıtlılığı değil, aslında Türkiye’deki hak ve özgürlüklerin büyük bir tehlike altında olduğuna işaret etmiştir. Hem Sayın Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması hem de diğer tutuklu arkadaşlarımız için bu kararın emsal teşkil etmesi gerekiyor." 

 

"2019 bütçesinin ekonomik krizi gören bir yerden kurulmasını isterdik ama bunu göremedik. Kaynakların istihdamı demokrasiye aktarılması gerekirken, yoksulun daha yoksullaştığını zenginin daha da zenginleştiğini gördük. Bu bütçe barışı, demokrasiyi, kadını, işçiyi, emekçiyi, öğrenciyi, çevreyi görmeyen bir yerden yapılmıştır" diyen Kurtulan, bütçenin Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu bir bütçe değil, AKP  yandaşlarının elini güçlendiren bir bütçe olduğunu belirtti.

 

KADINLAR KORKMUYOR SUSMUYOR

 

Dün 25 Kasım nedeniyle sokağa çıkan kadınlara yönelik polis saldırısına tepki gösteren Kurtulan, "Kadınlar her yerde haykırdı "korkmuyoruz susmayacağız" dediler, bu haykırış onlara ders oldu" dedi. 

 

AKP’nin yerel seçim aday tanıtım toplantısında 40 belediye başkanından sadece bir kadın aday gösterdiğini hatırlatan Kurtulan, "Erdoğan 2 belediyede de kayyımları yeniden aday olarak gösterdi. Bu tanıtımlardan sonra da Erdoğan, bir takımın teknik direktörü gibi her ilin adayı ve milletvekillerini köşeye çekerek onlara direktifler verdiği görüldü. Erdoğan nasıl bir direktif verebilir? "Daha çok yolsuzluk yapın daha çok halk iradesini gasp edin" olabilir. HDP, bütün bu baskılara ve yok saymalara rağmen çok daha güçlü, bu seçimde de mücadele alanlarında AKP’nin beklediğinin tersine, bu şer ittifakına cevabını en güçlü şekilde verecektir" diye konuştu. 

 

Gazetecilerin yerel seçimlerde CHP ile ittifak yapılıp yapılmayacağına yönelik sorulara cevap veren Kurtulan, "Seçim çalışmalarımıza uzun süredir start vermişiz. Bölgede çok güçlü sonuçlar ortaya çıkarma planımız var, batıda da bu ittifakı (AKP-MHP ittifakını) geriletmek, kadınlar, emek alanı adına ortaya çıkan adaylar etrafında birleşmek… Yerel örgütlerimiz nasıl bir planlama yapmışsa ona dahil olmaya çalışacağız" diye kaydetti.