7 Ekim 2024 Pazartesi

Koçyiğit: Tetiği çektiren AKP iktidarı, İçişleri Bakanlığı'dır

HDP Milletvekili Koçyiğit, İzmir'deki katliamın failinin sadece tetiği çeken faşist Onur Gencer olmadığını dile getirdi. Koçyiğit, tetiği çektiren siyasi atmosfer ve AKP iktidarının, İçişleri Bakanlığı'nın kendisi olduğunun altını çizdi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, HDP İzmir İl Örgütü'ne yönelik saldırının aylardır planlanan partilerine dönük saldırıların bir parçası olduğunu ve organize örgütlendiğini vurgulandı. Koçyiğit, tetiği çektiren siyasi atmosfer ve AKP iktidarının, İçişleri Bakanlığı'nın kendisi olduğunun altını çizdi. 

ETHA'ya konuştan Koçyiğit, birçok il örgütünün önünde çok sayıda benzer provokasyon girişimi olduğunu belirtti. Koçyiğit, "Anneler, evlatlarını arıyor diye parti önlerinde saldırı girişimleri oldu, İzmir'de yıllardır il binamızın önünde saldırı girişimi vardı. Birileri geliyordu, oturuyordu, sloganlar atıyordu ve bunlar polis gözetimi altında yaşanıyordu. Birçok il örgütünde de yaşandı bunlar. Ama buna rağmen hiçbir önlem almadılar, il örgütlerimizin emniyete yaptığı başvurular, uyarılar dikkate alınmadı" diye tepki gösterdi. 

Katliamı sadece Onur Gencer üzerinden değil sistem üzerinden değerlendiklerini söyleyen Koçyiğit, "Mafyayla, çeteyle, uyuşturucu baronlarıyla ilişkileri bir bir ortalığa saçılan, nasıl bir suç örgütüne dönüştüğü kamuoyunda alenileşen AKP'nin bu sıkışmışlıktan kurtulmak için partimizi hedef haline getirmesi, provokatif girişimlerde bulunması açıkça kendilerini kurtarmaya dönük. Tıpkı 7 Haziran'dan sonra korku iklimi yaratarak, Kürt halkını, demokrasi güçlerini hedef haline getirerek iktidarda kalmaya ve kendi suçlarını örtme yolunu arıyorlar. Bu oyunu gördük, izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı. 

Deniz Poyraz'ın katledilmesinden dolayı çok üzgün olduklarını dile getiren Koçyiğit, şöyle devam etti: "Saldırının hedefinin sadece HDP, Kürt halkı olmadığını ifade etmek istiyorum. Hedef eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış, herkes, bu kurşun herkese sıkıldı. HDP şahsında tüm demokrasi güçleri hedef haline getirilmek istendi. Baskılanmak, susturulmak, sessizliğe gömülmek istendi. Buna karşı hep beraber birlikte mücadele etmemiz ve faşizmi yenmemiz gerek. Gün dayanışma günüdür, faşizme inat sokaklara çıkmak, demokratik haklarımızı, mücadelemizi haykırma günüdür. Bizi gelip kendi evlerimizde, kendi parti binalarımızda katledecek kadar fütursuz bir faşizmle karşı karşıyayız. Söz söylemenin ötesine geçmemiz, bütün güçlerimizi birleştirmemiz o demokratik mücadele hattını ilmek ilmek örgütlememiz, bu faşizmi yenmemiz gerekiyor. En hayati olan, can alıcı olan budur. Yoksa bunlar yine kanımız, canımız üzerinden kendilerini yaşatmak için yol bulmaya çalışıyor."