24 Kasım 2024 Pazar

Koçyiğit: Her yerde kadın meclisi kurmalıyız

HDK Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, kadınların hem yoksullaştığını hem de daha fazla erkeklerin şiddetine maruz kaldığını belirterek kadın enternasyoneli kurulması gerektiğini söyledi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), bu hafta sonu genel kurulunu topluyor. İki gün sürecek olan kongrenin ilk gününde HDK Kadın Meclisi'nin konferansı yapılıyor.
 
Akar Hotel'de düzenlenen kongrenin yapıldığı salona "Ölümden değil yaşamdan, savaştan değil barıştan yanayız", "Sokakta evde işte kadınlar faşizme karşı direnişte" yazılı pankartlar ile farklı dillerde "Vardık, varız, var olacağız" pankartları asıldı.
 
"Bedenimiz, emeğimiz, kimliğimiz için birlikte direniyor, dayanışmayı büyütüyoruz" şiarıyla yapılan Kadın Konferansı, divan seçimi ve saygı duruşu ile başladı.
 
Açılış konuşmasını yapan HDK Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Diyarbakır Cezaevi'nde açlık grevinde olan HDP Milletvekili Leyla Güven’i selamladı. Koçyiğit, "Faşizmin mutlak bir karanlığı dayattığı bu dönemde Leyla Güven’in yaktığı özgürlük ve barış meşalesi yolumuzu aydınlatıyor. Leyla arkadaşımız teslim olmamız ve direnmemiz gerektiğini hepimize gösterdi" dedi, tecridin kaldırılmasını istedi.
 
Savaş sürecinin PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecritle başladığına dikkat çeken Koçyiğit, siyasal iktidarın "Biz barış süreçlerinde kaybediyoruz, o yüzden rotamız savaş ve tecrit" dediğini kaydetti. "Ve her birimizin bu politikalara teslim olmasını istiyorlar" diyen Koçyiğit, ekledi: "2012’den beri nasıl AKP'nin kadın düşmanı politikalarına direniyorsak, 2015'ten beri de faşizme karşı direniyoruz."
 
KADIN DAYANIŞMASINI HAYATIMIZDAN BİLİYORUZ
 
Suriye'deki savaşın en çok kadınları vurduğunu, kadınların tacize-tecavüze uğradığını söyleyen Koçyiğit, "Biz kadınlar yan yana durarak savaşı durdurabiliriz. Kadın dayanışmasının sağaltıcı etkisini hepimiz yaşam deneyimizlerinden çok iyi biliyoruz."
 
Türkiye'de bir ekonomik kriz yaşandığına işaret eden Koçyiğit, "Bizi getirdiği nokta derin bir ekonomik kriz, faşizm ve siyasi krizdir. Bu yaşananlarda savaş politikalarının etkisi olduğunu biliyoruz. Savaşla beraber kamu kaynakları siyah sanayisine aktarılıyor. Bu bütçeden kadınlar ne yazık ki payını alamadı. Bu yıl da payımıza dışlanma ve yoksulluk düştü" diye konuştu.
 
KADIN DÜŞMANLIĞI HER YERDE
 
Koçyiğit, şöyle devam etti: "Hem yoksullaşıyoruz hem de evde erkeklerin şiddetine daha fazla maruz kalıyoruz. Tüm bunlara karşı yan yana gelmek zorundayız. Şu an tüm dünyada sağ popülist yöneticiler iş başında. Bu yüzden dünyanın her yerinde kadınlar ortaçağ karanlığa gömülmek isteniyor. Bugün kadın örgütlülüğünü artırmak, kadın özgürlük mücadelesi açısından kazandığımız mevzileri tutmak anlamına geliyor. Aynı zamanda yeni hedeflerle yürümek zorundayız. Kadın meclislerini her yerde oluşturmak görevimiz."
 
KADIN ENTERNASYONALİ KURULMALI
 
İstanbul'da yapılan kadın buluşmasını hatırlatan Koçyiğit, "Bir kadın enternasyonelinin mutlaka kurulması gerekiyor. Tüm dünyada kadınları birbirine bağlayan ve kapitalist moderniteyi alaşağı edecek bir mücadeleyi verebiliriz. Biz buna inanıyoruz" diye konuştu.
 
BULDAN: LEYLA GÜVEN’İN SESİNİ BÜYÜTELİM
 
Ardından HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan konuştu. Açlık grevindeki Leyla Güven'i selamlayarak konuşmasına başlayan Buldan, Leyla Güven'in tarihsel ve toplumsal bir soruna dikkat çekmek için açlık grevinde olduğunu söyledi. Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çeken Buldan, "7 Haziran'da kurulan sandıklarda ortak vatan, demokrasi için oy kullanan insanlar HDP'yi bu ülkenin geleceği için umut olarak gördüler ve yüzde 10 barajının üzerine taşıdılar. Ancak AKP hükümeti HDP'ye verilen oyları kendi lehine çevimeye çalıştı ve yeni bir çatışmalı sürecin önünü açmak için çaba sarf etti" dedi.
 
AKP'nin topluma çatışmalı bir süreç dayattığını ifade eden Buldan, tecridin kalkması için kadınların ortak mücadele yürütmesi ve Leyla Güven'in sesine ses katması gerektiğini belirterek, aksi halde karanlık günlerin katmerlenerek devam edeceğini, demokratik siyasetin tümüyle tasfiye edileceğini söyledi.
 
Buldan, gerçek demokrasi, gerçek barış, gerçek adaletin sağlanacağı bir sürecin hep birlikte yaratılabileceğini sözlerine ekledi.
 
BİRLEŞİK KADIN MÜCADELESİ KAZANDIRIR
 
Buldan, yerel seçimlere de değinerek, seçimlerde eşit temsiliyeti sağlayacaklarına işaret etti. Buldan, kayyumların elindeki belediyelerin geri alınmasını, AKP'nin geriletilmesini, HDP'nin temsiliyetinin güçlenmesini kadınların mücadelesi ile başaracaklarını ifade etti.
 
Ardından HDK bileşeni kurumların temsilcileri ile konuklar konuştu.
 
Devrimci Parti'den Cansu Kalender, "Sistemi kadınların birleşik mücadelesi ile yerle yeksan edebilmek için adım adım ilerliyoruz" dedi.
 
'KADIN GREVİNİ ÖRGÜTLEMELİYİZ'
 
SKM MYK üyesi Züleyha Mangan, "Toplumsal yaşamın her alanı tecride dönmüşken Leyla Güven'in cüretli direnişini selamlamak istiyorum" dedi. Mangan, "Boğazına kadar yalana, talana batmış bir iktidardan bahsediyoruz. Kendi siyasi ve ekonomik krizini çözemediği müddettçe savaşa başvuran, kadınlara saldıran, kendi bekasını sağlamak için her türlü yolu deneyen bir diktatörlükle karşı karşıyayız" diye konuştu. Dünyada kadın hareketinin 8 Mart'ı kadın grevi ile karşılamaya hazırlandığını ifade eden Mangan, Türkiye'de de kadın grevi örgütlenebileceğini ifade etti.
 
SYKP Eş Genel Başkanı Canan Yüce, Leyla Güven ve tüm tutuklu kadınları selamladı. Erkek ve devlet şiddetinin kadınları her gün çeşitli gerekçelerle katlettiğini belirten Yüce, kadınların mücadelesinin faşizmi durduracak en önemli mücadele alanlarından birisi olduğunu kaydetti. Yüce, direnişteki Flormar işçilerini de selamladı.
 
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüsü Eylem Tuncaelli, "Biz kadınları sokakta görmek istemiyorlar, bedenimiz, irademiz üzerinde ahkam kesmeye, toplumdan izole etmeye çalışıyorlar" dedi. Politik kadınların hapsedildiğini söyleyen Tuncaelli, "Hiçbir cezaevi bizim irademizi, taleplerimizi görülmez kılamaz" diye konuştu.
 
MÜCADELEMİZİ BİRLEŞTİRMELİYİZ
 
KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy, kadınların da içinde olduğu işçi direnişlerini hatırlatarak, bu mücadelelerin birleştirilmesi gerektiğini dile getirdi.
 
TJA adına konuşan Bedia Akkaya, kadın renginde demokratik bir yaşamı hedeflediklerini söyledi, "Rojava'da kadın devrimi demokratik uygarlığı yaratma devrimidir" dedi.
 
Konuk konuşmalarının ardından koferansa ara verilirken, konferans basına kapalı olarak devam edecek. HDK'nın genel kurulu ise yarın yapılacak.