3 Ekim 2024 Perşembe

Kemalbay'dan Deniz Poyraz davasına çağrı: Birlikte mücadele edelim

HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer'in 29 Aralık'ta görülecek duruşmasına çağrı yaptı. Katliamın arka perdesinin aydınlatılması gerektiğinin altını çizen Kemalbay, mahkeme sürecini yüzleşmeye çevirmek gerektiğini kaydetti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Örgütü'ne yönelik faşist saldırıda Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer, 29 Aralık'ta ilk kez hakim karşısına çıkıyor. Planlı ve organize bir şekilde gerçekleştirilen katliamın ardından Gencer, herhangi bir soruşturma yürütülmeden 18 saat içinde apar topar tutuklanarak katliamın arkasında gerçekler gizlenmeye çalışıldı.

HDP İzmir il binası önüne "karakol" kuran polisler, partiye gelen herkese Genel Bilgi Taraması (GBT) yaparak taciz ederken, aylarca "iç-dış" keşif yapan Gencer'i görmezden geldi. HTS kayıtlarında Onur Gencer'in HDP'nin bulunduğu binanın yakınlarında 115 kez görüldüğü, 27 kez İzmir Emniyeti'ni aradı. Sağlık çalışanı kimliğinin arkasına saklanan Gencer, SADAT aracılığıyla Suriye'ye gitti, elinde silahlarla poz verdiği fotoğrafları sosyal medyasında yayınladı. HDP'ye yönelik gerçekleştireceği katliamı sosyal medya hesaplarından duyurmaktan geri durmadı.

Sosyal medyada hükümetin politikalarına yönelik en küçük eleştiri yada hak talebinde bulunan kişiler "terörist" iddiasıyla gözaltına alınıp tutuklanırken Gencer hakkında soruşturma dahi açılmadı. Katliamın hemen ardından kollarını açarak Gencer'i karşılayan polisin şefkatle "adın ne acibim" hitabı da faşist saldırganın bundan sonra da nasıl korunacağını gözler önüne serdi.

Katliamın hemen arkasından çok sayıda kentten yüzlerce kişi Deniz Poyraz için İzmir'e akın etti. Polisin tüm provokasyonuna, cenazeyi kaçırma tehdidine rağmen Deniz kadınların omuzlarında sloganlarla son yolculuğuna uğurlandı.

AYNI KARARLILIKLA MÜCADELE ÇAĞRISI
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Deniz Poyraz için aynı kararlılıkla birlikte mücadele etmek gerektiğini vurguladı ve 29 Aralık'ta görülecek duruşmaya çağırdı.

'HER TÜRLÜ OYUNU DEVREYE SOKAN GÜÇLER'
ETHA'ya konuşan Kemalbay, 17 Haziran'da gerçekleşen katliamın ne yazık ki ilk olmadığını dile getirdi. "Hrant Dink'ten Tahir Elçi'ye, Akın Birdal'a ve insan hakları savunucularına yönelik saldırılar faşist, ırkçı saiklerle yapıldı" diyen Kemalbay, bu saldırıların arkasında yatan karanlık güçlerin, devletin dehlizlerine çöreklendiğini,Türkiye siyasetini belirlediğini söyledi. Kemalbay, ırkçı faşist saldırıların, değişimden, demokrasiden, yeni yaşamdan yana olan güçlere karşı her türlü kirli oyunu, senaryoyu devreye sokan güçler tarafından yapıldığını vurguladı.

'KATLİAMDA DEVLETİN ROLÜ VAR'
Onur Gencer'in gerçekleştirdiği katliamda devletin rolünü şöyle aktardı Kemalbay: "6 aya yakın bir süredir saldırının arka planına yönelik herhangi bir araştırma yapılmadı. Meclis'te birçok kez Deniz Poyraz katliamının araştırılması için önergeler verdik. Hiçbiri değerlendirilmedi. Arka planına bakılmak için herhangi bir çaba içerisinde olunmadı. Onur Gencer denen şahıs bir sağlık kuruluşunda çalışıyor ama bir bankamatik memuru mu bilemiyoruz. Bunun araştırılması gerek. Bu kişinin bir şekilde Suriye'de yada Irak sınırında Minbiç civarında pozları var elinde uzun namlulu silahlarla. Buraya gittiğinde bir aya yakın sürede sözde sağlık görevlisi olarak kaldığı söyleniyor. Bu kişi, mevzilerde silahla pozları olan, bir siyasi partinin sembolü olan 'kurt' işareti yaptığı fotoğrafları sosyal medyada olan biri. Bu kişinin aynı zamanda İzmir Emniyeti'yle sıkı fıkı olduğunu görebiliyoruz. 27 kez Emniyet'i arıyor, HTS kayıtlarında 115 kez bizim il binamızın olduğu bölgede kayıtları bulunuyor.

'TESPİT EDİLSE DE ÖNLEM ALINMADI'
"Birçok karanlık nokta var. SADAT'la ilişkisi, silah eğitimini kimin verdiği. Bu kişi poligonda atışlar yaparak hazırlık yapıyor. Bir katliamın bütün hazırlıklarını yapıyor, bütün silahlara erişimi var, memur ya da ücretli çalışan biri bu hazırlıkları nasıl yapıyor, silahlara nasıl erişiyor, lüks yerlerde nasıl bulunuyor? Bütün bu çalışmaları yaparken MİT ve emniyet tarafından tespit edilmemesi mümkün değil. Ekonomik kaynakları nereden buldu? HDP il binasının içine kadar girip, oradaki kursa kayıt olup keşif yapıyor. Öncesinde tespit edilmediğini yada tespit edilse de önlem alınmadığını biliyoruz."

'18 SAAT İÇİNDE APAR TOPAR TUTUKLANDI'
Öte yandan soruşturma aşamasında da gerekli araştırmanın yapılmadığına dikkat çeken Kemalbay, "18 saat içinde tutuklanıyor. Türkiye'nin 3. partisine, Türkiye'nin 3. büyük ilinde katliam yapan birisi, 18 saat içinde apar topar tutuklanıyor ve 29 Aralık'ta ilk duruşması başlayacak. Ama bu aşamada görebildiğimiz kadarıyla iddianamede gerekli araştırmalar yapılmadı" dedi.

'ADLİYE KORİDORLARINDA AYDINLATILMASI MÜMKÜN DEĞİL'
İzmir'de gerçekleşen bu katliamın Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sistematik saldırı ve katliamlardan olduğunu dile getiren Kemalbay, "Maraş'tan Çorum'a, 1 Mayıs katliamından, Hrant Dink'e, Tahir Elçi'ye kadar yaşanan katliamlardan farklı ele alamayız. Kirli, karanlık bir cinayet, sadece adliye koridorlarında aydınlatılması mümkün değil. Siyasi bir katliamdır, gerçekleştiren bir kişi değildir. Bunun arkasındaki karanlığı aydınlatmak toplumun görevidir. 29 Aralık için bütün Türkiye'ye çağrı yapıyoruz siyasi görüşü ne olursa olsun, demokratik bir Türkiye istiyorsak Deniz Poyraz davasına sahip çıkmak gerekiyor. Bir yüzleşme yaşamalıyız. Bugüne kadar ki katliamlarla yüzleşmediğimiz, arkasındaki karanlık güçleri gün yüzüne çıkaramadığımız için Türkiye büyük çoklu krizlerle karşı karşıya olmaya devam ediyor. Antidemokratik otoriter rejimlere, açlığa, yoksulluğa, savaşa, çatışmaya mahkum olmak zorunda kalıyor" diye konuştu.

'MAHKEME SÜRECİNİ YÜZLEŞMEYE ÇEVİRMELİYİZ'
Geçmişte yaşanan katliamlarla yüzleşmenin Deniz Poyraz katliamıyla yüzleşerek sağlama çağrısında bulunan Kemalbay, Türkiye'nin birçok noktasından yüzlerce kişinin Deniz'in cenazesine akın ettiğini hatırlattı. Kemalbay, "Deniz Poyraz'ın cenazesine hep beraber sahip çıktık dünyadan ve Türkiye'deki siyasi toplumsal kesimlerin, feminist hareketin sahiplenmesiyle toprağa uğurladık. Aynı şekilde daha da güçlü bu davayı takip etmeliyiz. Gerçek bir hesaplaşmaya, yüzleşmeye, hakikatin açığa çıkarılmasına sebep olması için bu davayı, mahkeme sürecini yüzleşmeye çevirmeliyiz. Bunu yapabilirsek başka Deniz Poyrazlar katledilmez, başka insanlarımız yitip gitmez. Türkiye bu karanlıktan, toplu krizden kurtulabilir. El birliğiyle birlikte yaşayabildiğimiz, eşit, özgür bir toplum var edebilir, yeni bir yaşamı ancak böyle kurabiliriz. Deniz Poyraz duruşması sadece O'nun ailesinin, HDP'nin, Kürtlerin davası değil Türkiye'de bütün geleceği için yarınları için bir davadır. Hep beraber 29 Aralık'ta Deniz Poyraz duruşmasını takip etmeye tüm toplumsal kesimleri davet ediyoruz" çağrısı yaptı.

'KADINLAR EN ÇOK SİYASİ KIRIM SÜRECİNDE HEDEF HALİNE GELİYOR'
HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, şöyle devam etti: "Partimize yapılan bu saldırı aslında kadınlara yönelen bir saldırı. Partimizin en önlerde mücadele yürüttüğü eşbaşkanlık ve eş sözcülük, yine parlamentoya en fazla kadın gönderen -yüzde 40'ın üzerinde- bir parti olarak kadınlar da bu süreçte hedef halinde. Eş sözcülük ve eşbaşkanlık sistemimiz kriminalize edilmeye çalışılıyor. Kadınlar en çok siyasi kırım sürecinde hedef haline geliyor. Kadın milletvekillerimizin vekilliği düşürülerek cezaevlerine gönderiliyor. 

'KADIN MÜCADELESİ DENİZ POYRAZ'I SAHİPLENECEK'
"Böyle bir dönemde Deniz Poyraz da HDP'nin kadın aktivistlerinden biri olarak oradaydı. Genç bir kadının katledilmesi, aynı zamanda kadınların hedef alınması, siyasete katılımlarının hedef alınması olarak öne çıkıyor. Bu açıdan feminist hareket ve kadın mücadelesi Deniz Poyraz'ı bağrına bastı, sahiplendi. Deniz Poyraz'ın uğurlanmasında da inisiyatif aldı kadınlar, en öndeydi. Deniz Poyraz duruşmasında yine kadın hareketinin Deniz Poyraz'ın yanında olacağını biliyoruz. Bu mücadelede yan yana olacağız, biliyoruz ki bütün kadınların sorunudur. Kadın cinayetlerine karşı kadınların toplumda yer alması için demokratik bir Türkiye, toplumsal cinsiyet eşitlikçi, özgürlükçü bir Türkiye için Türkiye'nin bütünsel sorunlarıyla yüzleşmemiz lazım. Kadın özgürlük sorunlarının yanında Türkiye'de kadınların demokrasi mücadelesinde yer alması gerek. 29 Aralık'ta yanında olacak, Kadın mücadelesi Deniz Poyraz'ı sahiplenecek."