25 Kasım 2024 Pazartesi

Kamuoyuna Vefa Kartal için çağrı: Kardeşimin ölümüne seyirci kalmayın

Ölüm orucunda kritik bir aşamaya girildiğini bilyoruz. Ailenin haber alma hakkı hukuksuz bir şekilde engelleniyor. Avukat görüşü dahi yapılamıyor, bu engellemeleri kabul etmiyor ve Adalet Bakanlığı'nın bu tutumunu anlamakta zorlanıyoruz..
Hasta tutsak Vefa Kartal, ölüm orucu eyleminin 86. gününde.
 
TTB heyetinin, Kartal'ı ziyaret etme talebi kabul edilmedi.
 
Ailesi, Kartal'dan 5 gündür haber alamıyor.
 
Bu durum, Kartal'a zorla müdahale edildiği endişesini gündeme getiriyor.
 
Umut Kartal, kardeşinin durumuna dikkat çekmek bir mektup kaleme aldı.
 
Kartal mektubunda, "Vefa'yı 24 yıldır tutsak eden hasta eden devlettir. Bedenini çürüten devlettir. Ama öldüren öldürecek olan sessizliktir. Suskunluktur. Alışmamızı isteyenlerdir. Vefa bizim onurumuzdur. Ve biz onurumuzun ölmesine müsade etmeyeceğiz. Tüm STK ve kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz. Ölümlere alışmayacağız sonuna kadar direneceğiz" diye yazdı.
 
Umut Kartal'ın mektubu şöyle:
 
"Merhaba. 
 
Ben Umut Kartal. Vefa Kartal’ın kardeşiyim. 
 
Bugün ölüm orucu direnişinin 86. günü. 
 
Bilindiği gibi dün TTB heyetinin Vefa ile görüşülmesine gerekçe  gösterilmeksizin izin verilmedi. Pazartesi yapılan ve normal prosedür gereği bir-iki günde cevap verilen dilekçelere bu sefer beş gün sonra mesai bitimine 20 dakika kala olumsuz olarak cevap verildi. Ertesi günün haftasonu olduğu bilinerek. 
 
74. günde başlayan kamuoyu duyarlılığından dolayı oluşan bir tavır olduğunu düşünüyoruz. TTB heyetinin devam eden ölüm orucuna ve Vefa'nın iradesine müdahale  görüşmesi olamaz. TTB heyeti izleme, gözlem yapma amacıyla dışardaki insanların ve ailenin kaygılarını endişelerini azaltmak bilgilendirmek açısından yapılacak bir görüşmeydi. Hangi gerekçeyle bunu red ettıklerını anlayamıyoruz. 
 
Akıl tutulması dedikleri yerdeyiz. Bağımsız ve şeffaflığından tereddüt etmediğimiz bir kurum. Gözlemleri bizim için dışardaki beklenti içersinde olan duyarlı insanlar için olumlu olacağına inanıyoruz. Çabalarının devam ettiğini Pazartesi tekrar  görüşme olacağını biliyoruz. Çabalarından duyarlılıklarından dolayı teşekkür ediyoruz. 
 
Vefa’dan beş gündür haber alamıyoruz. Sağlığına dair bize ulaşan, iletilen hiçbir haber bilgi yoktur. En son İHD’den bir avukatla görüşüldü. O görüşmede direnişin devam ettiğini öğrenmiştik. O günden sonra bir haber alamadık. 
 
Ölüm orucunda kritik bir aşamaya girildiğini bilyoruz. Ailenin haber alma hakkı hukuksuz bir şekilde engelleniyor. Avukat görüşü dahi yapılamıyor, bu engellemeleri kabul etmiyor ve Adalet Bakanlığı'nın bu tutumunu anlamakta zorlanıyoruz..
 
Dışarıda bizim aracılığımızla yapılan çağrıları görüşme imkanımız olmadığı için kendisine faks yoluyla ilettik. PTT üzerinden gönderdiğimiz faks metinlerinin kendisine iletilip iletilmediğini de bilmiyoruz. 
 
Kaygılıyız. Bir müdahale mi var ! Yada başka bir durum ? Hayatına ve sağlığına dair hiçbir haberimiz yok. Bugün cumartesi yarın pazar. Cezaevi ile olan görüşmede resmî tatil olduğunu pazartesi aramamız gerektiğini söylüyorlar. 
 
Ölüm orucunu unutmamızı, alışmamızı sonucuna hazırlanmamızı istiyorlar. Bunu görebiliyoruz. Ama biz unutmayacağız, alışmayacağız. Kardeşimizi de öldürtmeyeceğiz. Alışması istenen sadece ailesi değil. Kamuoyunu da alıştırıyorlar. Gündemden düşürüp sessiz sedasız bir ölüme razı etmek istiyorlar. 
 
Yaratılmak istenen bu havaya kurumların da dahil olmaya başladıklarını görüyoruz. Bir suskunluk bir sessizlik söz konusu. Bir çağrı bir mesaj bir açıklamayla herşey tamam yapılan herşey yapıldığı algısı yaratılıyor. Yapılan hiçbirşey yok. Göz göre göre ölüme yürüyen bir insan söz konusu. 
 
Atılan bir twit yapılan bir basın çağrısı vicdanları rahatlatmaya yetmeyecek. Bu böyle bilinsin. Günlerdir heyet bekliyoruz ? Hangi kurum heyet gönderdi ? Hangi vekil yada STK duruma dair bir girişimi oldu? Süreç ve girişimler tamamen aile fertlerinin çabalarıyla yürütülmekte. Sistemin istediği buydu. Yalnızlaşan bir tutsak çok daha kolay bir şekilde ölüme gönderilir. 
 
Bunu bize ailemize ve Vefa'ya reva görenleri iyi biliyoruz. İyi tanıyoruz.  Dünkü çağrımızde dile getirmiştik. Evet Vefa'yı 24 yıldır tutsak eden hasta eden devlettir. Bedenini çürüten devlettir. Ama öldüren öldürecek olan sessizliktir. Suskunluktur . Alışmamızı isteyenlerdir. Vefa bizim onurumuzdur. Ve biz onurumuzun ölmesine müsade etmeyeceğiz. Tüm STK ve kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz. Ölümlere alışmayacağız sonuna kadar direneceğiz..."