9 Kasım 2024 Cumartesi

Kadınlar çok sayıda kentte alanlarda: Kadına yönelik şiddet son

25 Kasım dolayısıyla birçok yerde bir araya gelen kadınlar, şiddetin son bulması için sadece 25 Kasım'da değil, her gün alanlarda olacaklarını ve mücadele edeceklerini belirtti.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla çok sayıda kentte eylem ve etkinlikler düzenlendi.
 
ANKARA
 
Ankara Kadın Platformu, 25 Kasım nedeniyle Sakarya Meydanı'nda basın açıklaması yaptı. "Şiddetin, yoksulluğun, işsizliğin, savaşın karşısında haklarımız ve hayatlarımız için bir aradayız" diyen Ankara Kadın Platformu adına basın açıklamasını Meziyet Yıldız okudu. "Şiddet, aynı zamanda çalışma yaşamının güvencesizleştirilmesiyle, ağırlaşan yaşam koşullarıyla, ücret eşitsizliğiyle, hiçbir sosyal haktan yararlanamamakla, haksız işten atmalarla, esnek, güvencesiz çalıştırılmayla katlanarak artıyor. Kadınlar giderek yoksullaştırılıyor, giderek sosyal güvenlik ağları dışına çıkarılarak aile kurumunun içine hapsedilmeye çalışılıyor" diyen Yıldız, 'Boşanmaların Önlenmesi Komisyonu'nun hazırladığı raporla, kadın ve çocuk haklarına yönelik saldırılarını hayata geçirdiğini belirtti.
 
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu'nda yapılamk istenen değişiklikler ile kadına yönelik şiddetin tırmandırıldığına ve kazanılmış hakalrın gasp edildiğine dikkat çeken Yıldız, "Kafamızı ne yana çevirsek, kadınların nafaka hakkını hedef alan çalışmalarla, toplantılarla, haberlerle karşılaşıyoruz. Kesinleşen mahkeme kararlarına rağmen, yasal hakkı olan nafakayı alamayan pek çok kadın varken, AKP iktidarı gerçek "mağdur"ları değil, ödediği nafaka nedeniyle mağdur olduğunu iddia eden erkeklerin sorunlarını çözmeye girişti" dedi.
 
Düzenlemenin asıl hedefinin boşanmayı engellemek ve kadını bakım hizmetlerine mecbur etmek olduğunu ifade eden Yıldız, "İktidar neden kadınları aile içinde kalmaya mecbur bırakmak için bu kadar çaba sarf eder? Çünkü "aile" iktidarlar tarafından yoksulluğu yönetebilmenin, günlük yaşamı "olağan" ve "yönetilebilir" hale getirmenin yani kontrol edebilmenin en önemli dayanağıdır" diye kaydetti.
 
Gözaltı, tutuklama, savaş politikaları ile kadına yönelik şiddetin meşrulaştırıldığını ve kadınların sesini kısmak için yıllardır mücadele veren derneklerin kapatıldığını ve seçilmiş kadın belediye başkanlarının ve milletvekillerinin tutuklandığını hatırlatan Yıldız, "Oysa biz kadınlar hayatın her yerindeyiz. Hayatı her gün ve her gün yeniden üretiyoruz. Yaşamın bütün zorluklarını sırtlanıyoruz. Maruz kaldığımız bütün eşitsizliklere rağmen inatla ve ısrarla var olduğumuzu ve var olmaktan asla vazgeçmeyeceğimizi hatırlatıyoruz. Gücümüzü de buradan alıyoruz" diye konuştu.
 
VAN
 
Ahtamara Kadın Platformu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma günü nedeniyle Van'da yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. Perihan AVM önünde bir araya gelen kadınların Musa Anter Barış Park'ına yürüyüşüne polis izin vermedi. Bunun üzerine kadınlar engelleri tanımayarak yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında "Kadın, yaşam, özgürlük", "Jin, jiyan azadi", "Jin Jiyane Jiyane Ne kuje", "Kadınlar sokağa, eyleme özgürleşmeye", "Şiddete, tacize, tecavüze son", "Kadına yönelik şiddet sürüyor isyanımız büyüyor", "Yaşasın kadın dayanışması" dövizlerini taşındı. Yürüyüşe HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe de katıldı.
 
Musa Anter Barış Parkı'nda kadınlar, "jin jiyan azadi" sloganı ile zılgıtlar attı. Burada kadınlar beyaz bir örtü üzerine "Eril şiddetinize karşı susmuyoruz, örgütlü mücadelede buluşuyoruz" yazılı pankartı açtı. Burada konuşan HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, Valiliğin yürüyüşlerine yapmak istediği engele tepki göstererek, "Emniyetin, Valiliğin, devletin bu etkinliklere gösterdiği yaklaşım bir bütün olarak taleplerimizi sınırlandırmak, kadınların sesini kısmaya yöneliktir. OHAL bitti denmesine rağmen OHAL'i aşan sıkı yönetim uygulamalarını kadınlar olarak bir kez daha protesto ediyoruz. Bu yaklaşımı kabul etmediğimizi belirtiyoruz" dedi.
 
Siyasi kadın tutsakları selamlayan Ertan, "Barışı, umudu, aydınlık bir geleceği, talebiyle direnişinin 18 gününde olan Amed zindanında tutulan, Hakkari milletvekilimiz DTK Eş Başkanı Leyla Güven'e de saygı ve sevgilerimizi yolluyoruz" sözleriyle konuşmasını sonlandırdı. 
 
Ahtamara Kadın Platformu adına konuşan Eğitim Sen üyesi Gülcan Kaçmaz Sağyiğit de 25 Kasım'ın tarihine değindi. Kadınların direnişlerini her geçen gün yükselttiğinin altını çizen Sağyiğit, kadınlara dönük cinsiyetçi uygulamalara değindi. Sağyiğit, "Yaşadığımız bölgede  16 yıllık mevcut iktidarın faşist uygulamaları, otoriter sistemi var olan eril zihniyetin çok daha baskıcı olmasına sebebiyet vermiş bizatihi eril devlet sistemi bunu bilerek teşvik etmiştir. Bu zihniyetin asıl amacı; kadın sisteminin yaratmış olduğu tüm birikim, deneyim ve kazanımlarına ideolojk çerçeve de saldırarak, toplumsal hafızasını silmek, kadın tarihini yok etmektir. Yıl yıl, ay ay artan kadın cinayetleri, intihara sürüklenen kadınlar, cinsel şiddet, artan çocuk istismarı, çocuk gelinleri bu uygulamalardan ve eril devlet aklından bağımsız açıklamak mümkün değildir" şeklinde konuştu.
 
Son yıllarda yaşanan kadın katliamlarının verilerini de paylaşan Sağyiğit, "Eril dil ve toplumsal cinsiyetçi söylemler kadın yaşamı üzerinde tahakküm kuran eril zihniyetin toplumsal baskıyı arttırmasına ve kadınların sosyal ve iş yaşamından el çektirilip evlere hapsolmalarına, emeğinin gasp edilmesine neden olmaktadır. Biz kadınlar bize dayattırdıklarınızı reddediyoruz. Eril devletiniz, eril hukukunuz, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiniz, sosyolojik, psikolojik ve ekonomik sömürünüzü kabul etmiyor, direniyoruz. Korktuğunuz kadın aklı, kadın eliyle oluşturulacak adalet, kadının özgür ve özgün iradesi elbette bu zihniyetin sonu olacaktır" dedi.    
 
Sağyiğit son olarak eril zihniyetin tüm şiddetine karşı mücadele etmek için kadınların dayanışmaya çağırdı. 
 
BATMAN 
 
HDP Batman Kadın Meclisi, 25 Kasım nedeniyle parti binası önünde basın açıklaması yaptı. HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran'ın da katıldığı basın açıklamasında, "Jin, jîyan, azadî" yazılı pankart açıldı.
 
Eylemde konuşan Başaran, polis ablukasını eleştirerek, "İktidar tarafından kadınlara yönelik sistematik şiddet uygulanıyor. 50 kadının yapacağı açıklamaya bu kadar güvenlik gücü getirmek şiddetin de bir türüdür ve bu yaklaşımları kabul etmiyoruz. Güvenlik güçlerinden oluşan bu barikat bir an önce kaldırılmalıdır" dedi. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in açlık grevine dikkat çeken Başaran, "Güven'in talebi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıdır. Biz kadınlar olarak tecridi çok iyi biliyoruz. Bin yıllardır kadınlara derin bir tecrit uygulandı. Leyla Güven'in talebini sahipleniyoruz" şeklinde konuştu.
 
Kayyum politikaları ile kadın iradesinin de gasp edildiğini söyleyen Başaran, kadınları HDP'ye aday adayı başvurusu yapmaya davet etti.
 
TJA aktivisti Zozan Şimşek ise kadın iradesinin kayyumlar aracılığıyla gasp edildiğini belirterek, İmralı'daki tecrit politikasına karşı açlık grevini yürüten Güven'in eylemini sahiplendiklerini söyledi. Kadın özgürlük mücadelelerini umutla ve inatla sürdüreceklerini kaydeden Şimşek, "Kadınların örgütlenmesiyle barış kazacak, yaşam kazanacak ama mutlaka biz kazanacağız" dedi.
 
ŞIRNAK
 
HDP Kadın Meclisi, Şırnak'ın Silopi ilçesinde basın açıklaması yaptı. Parti binası önünde yapılan açıklamaya, onlarca kadının yanı sıra, HDP MYK üyesi Zübeyde Zümrüt katıldı. Açıklamada, "Erkek devlet şiddetine karşı yaşasın kadın dayanışması" pankartı açıldı.
 
Burada konuşan HDP Silopi İlçe Eşbaşkanı Fatma Gündüz, her gün onlarca kadının erkek şiddetine maruz kaldığını hatırlatarak, mevcut sistemin bu durumu meşrulaştırdığına dikkat çekti. Şiddetin son bulması için kadınların sadece 25 Kasım'da değil, her gün alanlarda olması gerektiğini dile getiren Gündüz, halen açlık grevi eylemini sürdüren Güven'e destek açıklamasında bulundu. Gündüz, "Leyla Güven yoldaşımızın derinleşen tecride karşı almış olduğu karar, içerideki faşist ittifaka, küresel ve bölgesel güçlere karşı bir eylem niteliği taşımakla birlikte, bütün yapılarımıza karşı da bir mesaj olarak okunmalıdır" dedi.
 
HDP'li Zümrüt ise geçmişte olduğu gibi bugün de kadınların haklarını korumak için verdikleri mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.  Güven'in başlattığı eylemi selamlayan Zümrüt, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce sonlandırılmasını istedi. 
 
URFA
 
Urfa Kadın Platformu tarafından düzenlenen 25 Kasım eylemine HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, KESK Eşbaşkanı Aysun Gezen, DBP, İHD, CHP, Kadın Yaşamevi ile Barış Anneleri katıldı.
 
Polis eylemin yapılacağı Ahmet Bahçıvan İş Merkezi önünü ablukaya aldı. Polis, eyleme katılanlara kimlik kontrolü yaptı. "Kadına yönelik şiddete dur de" pankartının açıldığı açıklamada konuşan DBP İl Eşbaşkanı Sema Aişeoğlu, AKP iktidarının gerici ideolojisi doğrultusunda toplumu daha kolay denetlemek ve yönetmek için kadını aile içerisine hapsetmeyi amaçladığını belirterek, "Bu uğurda hukuksuzlukta sınır tanımıyor, devletin tüm imkanlarını adeta seferber ediyor. İki yıllık OHAL süresince KHK'ler eliyle kadın kurumsallaşmasına ve örgütlenmesine dönük saldırılar bunun en yakın örneğidir.  Bu hukuksuz uygulamalar, kadın mücadelesini ve kazanımlarını geriletmek amacıyla devreye sokulmuştur. Halk iradesine kayyumlar atanmış, kadın belediye eşbaşkanları, milletvekilleri tutuklanmış, kadınların iradesine dönük sayısız hak gaspı gerçekleştirmiştir. 24 Haziran sonrası geçiş yapılan tek adam rejimiyle kazanılmış haklarımızı hedef alan uygulamalar bu kez de TBMM işlevsiz bırakılarak cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile düzenlenmektedir" ifadesini kullandı.
 
ANTEP
 
Antep Kadın Platformu Yeşilsu Parkı'nda 25 Kasım dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Eylemde, "Özgürlüğümüzü alacağız, erkek egemenliğine son vereceğiz" pankartı açıldı. Eylem kapsamında, 2018 yılında ülke genelinde erkekler tarafından öldürülen kadınların özgeçmişleri ve fotoğrafları Yeşilsu'da bulunan ağaçlara asıldı.
 
Antep Kadın Platformu adına konuşan Eğitim Sen Antep Şubesi Kadın Sekreteri Sara Alagöz, Dünya Ekonomik Forumu'nun Küresel Cinayet Uçurumu Raporu'na göre, Türkiye'nin 140 ülke arasında 131. sırada olduğunu dile getirdi. Ülkede her 3 kadından 1'nin şiddete maruz kaldığını söyleyen Alagöz, şiddete uğrayan kadınlara rağmen iktidarın 16 yıldır harekete geçmediğini ifade etti.
 
Kadın Bakanlığı'nın kurulması noktasında ısrarcı olduklarını vurgulayan Alagöz, şöyle konuştu: "Kadınlara dayatılan sınırları kabul etmiyoruz. Gitgide derinleşen ekonomik krizin faturasını bizlere ödetemeyecekler. Faturayı, krizi yaratanlara ödeteceğiz. Emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran bu sömürü çarkının dişlilerine bir çakıl taşı olup takılacağız. Sömürü çarkının duracağı güne kadar mücadeleden geri durmayacağız."
 
DERSİM
 
Dersim Kadın Platformu, 25 Kasım etkinlikleri kapsamında Seyit Rıza Meydanı'nda basın açıklaması yaptı. Çok sayıda kadının katıldığı açıklamada, öldürülen kadınlar ve 85 yaşındaki tutuklu Sise Bingöl'ün fotoğrafları taşındı. Platform adına açıklama yapan Tuba Apaydın, dünyanın dört bir yanında kadınların diktatörlere, şiddetin her türlüsüne, savaşa, tacize, tecavüze, yoksulluğa, haklarının yok edilmesine, eşitsizliğe ve gericiliğe karşı mücadeleyi örmeye devam ettiğini söyledi. Apaydın, "Kadın erkek eşit değildir' diyen zihniyet, kadın düşmanı politikalarıyla, var olan eşitsizliği her geçen gün daha da derinleştiriyor. AKP'nin kadınlara dayattığı sınırları kabul etmiyoruz. Sözümüzü örgütleyebilme, yan yana gelme ve hayatı değiştirme iradesinde ve iddiasındayız. Baskı ve şiddete karşı hayatlarımız ve haklarımızdan vazgeçmiyoruz, Mücadeleyi büyütmeye devam ediyoruz" diye konuştu.
 
Açıklama, öldürülen kadınların hikayesinin okunmasının ardından "Jin, jiyan, azadî" sloganıyla son buldu.
 
MARDİN
 
Mardin Şahmeran Kadın Platformu da 25 Kasım çerçevesinde KESK binasında tiyatro gösterisi, film izlenimi ve fotoğraf sergisi düzenledi. Etkinliğe, HDP Mardin Milletvekili Ebru Günay, HDP ve DBP yöneticileri ve platform üyeleri katıldı. Etkinlik ilk olarak  İzmir'den gelen "Yeni kapı sokak tiyatrosu" gösterimi ile başladı. Ardından "Mustang" adlı film gösterimi ile devam etti.
 
Etkinlik, kadına yönelik şiddet ve mücadele eden kadınların fotoğrafları ile düzenlenen fotoğraf sergisi ve "Jin, jiyan, azadî" sloganı ile son buldu.
 
MUĞLA
 
25 Kasım nedeniyle bir araya gelen kadınlar Muğla Sınırsızlık Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Muğla Kadın Platformu bileşenlerinin ayrı ayrı okuduğu basın açıklamasında TÜVTÜRK Direnişçisi kadınlar, LGBTİ+'lar, Hayvan Hakları Derneği de söz aldı. Açıklamada, "Krize, şiddete direniyoruz, haklarımızdan vazgeçmiyoruz" pankartı açılırken, "Jin jiyan azadi", "Erkek vuruyor devlet koruyor", "Kadın cinayetleri politiktir", "Tesadüf değil erkek cinayeti", "trans cinayetleri politiktir" sloganları atıldı.
 
Emek Benim Kadın Derneği'nden Semra Karabaş, ulusal ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan yasal hak ve kurumların tehlike altına alındığını belirterek, Aile ve Sosyal Politikalar Derneğinin Çalışma Bakanlığına birleştirilerek işlevsizleştirildiğini söyledi. Ortadoğu'da yedi yıldır süren savaşın ve savaş politikalarının erkek şiddetinin, cinsel istismar ve cinayetlerin arttığını belirten Semra, kadın cinayetlerinin geçen yıllara göre yüzde 25 oranında arttığını, bireysel silahlanmanın bu artışta önemli bir payı olduğunu ifade etti.
 
HDP Yönetiminden Emine Dayıoğlu da "Kadınların savaş ganimeti olarak köle pazarlarında alınıp satılan, tecavüze uğrayan, bedenleri 'düşmandan' intikam alma aracına dönüştürülen kadınlar şiddete en çok maruz kalan kesimler arasında. Savaştan kaçarak, yaşam alanlarını terk eden başka ülkelerde mülteci konumunda yaşamak zorunda kalan bu kadınlar ve çocukları ne yazık ki; sığındıkları ülkelerde de aynı yoksunluk, kölece yaşam koşulları, fuhşa zorlanma, sürgün hali, her türlü ayrımcılık ve kötü muameleyle karşı karşıya kalmaktalar" dedi.
 
Kadınlar son olarak erk zihniyete karşı her alanda mücadeleyi yükselteceklerine vurgu yaptı.
 
ADIYAMAN
 
25 Kasım vesilesiyle Adıyaman İl Kadın Platformu bileşenleri Demokrasi Parkı'nda bir araya geldi. "Vahşete sınır tanımayanlara karşı, direnişte sınır tanımayacağız" pankartı açan il kadın platformu bileşenleri "Jin jiyan azadi" sloganı attı. Basın açıklaması sırasında maça giden Adıyaman 1954 Spor taraftarları "Kadına uzanan eller kırılsın" sloganı atarak kadınlara destek verdiler.
 
Yapılan basın açıklamasında İl Kadın Platformu adına basın metnini SES Adıyaman Şube Eşbaşkanı Fatma Unutmaz okudu.
 
"Ataerkil kapitalist sistemin yarattığı eşitsizlikler, ayrımcılıklar, savaşlar, derinleşerek devam etmektedir. Tüm dünyada devletler uyguladıkları baskıcı politikalarla kadına yönelik şiddetin boyutlarını ve dozajını arttırmıştır. Böylesi bir gerçekliğin yaşandığı bugün, biz kadınlar ataerkil kapitalizme ve yarattığı şiddetin her türlüsüne karşı; savaşa, tacize, tecavüze, yoksulluğa, haklarımızın yok edilmesine, eşitsizliğe ve gericiliğe karşı bir kez daha alanlardayız" diyen Fatma Unutmaz şöyle devam etti:
"Özgürlüğümüze, bedenimize, hayatımıza, kadın mücadelesine yönelik saldırıları; bizlere reva görülen bu düzeni kabul etmiyoruz! Sözümüzü örgütleyebilme, yan yana gelme ve hayatı değiştirme iradesinde ve iddiasındayız. Biliyoruz ki, bizi kenara iten, yok sayan, emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran bu sömürü çarkın dişlilerine bir çakıl taşı olup takıldığımızda, bu çark dönemeyecek. Her türlü şiddetin son bulduğu, tacizin tecavüzün, istismarın, kadın cinayetlerinin, savaşın olmadığı; eşit, özgür, laik ve demokratik bir ülkede barış ve huzur içinde yaşamak hakkımız.  Sen de gel,  güç kat "Elele kadın dayanışmasıyla şiddetsiz bir Dünya'ya"  birlikte yürüyelim."
 
MALATYA
 
25 Kasım vesilesiyle Malatya Demokratik Kadın Platformu, Turan Emeksiz kavşağında bulunan 1 Mayıs Meydanı'nda bir araya geldi. "Yoksulluğa güvencesizliğe, şiddete karşı kadınlar mücadelede buluşuyor" pankartı açan kadınlar sık sık sloganlar attı.
 
1 Mayıs Meydanı'nda yapılan basın açıklamasında Malatya Demokratik Kadın Platformu adına basın metnini Işılay Demirtaş Demirel okudu.
 
"Toplumsal yaşamı baştan aşağı dinselleştirmek, kadını kamusal alanlardan uzaklaştırmak amacıyla, sosyal politikaları Diyanet eliyle dizayn eden, laik, seküler yaşamı yok eden ve kadın kazanımlarını hedef alan düzenlemeler yapılmak isteniyor" diyen Işılay Demirtaş Demirel şöyle devam etti:
"Aile ve dini rehberlik büroları, aile irşat merkezleri, hadım cezası, cinsel istismarda rıza yaşını 12'ye düşüren tecavüz yasa tasarısı, din adamlarının aile psikoloğu olarak görevlendirilmesi, müftülere resmi nikah kıyma yetkisi verilmesi, bunlardan yalnızca bazıları. İktidarın kadınlara  dayattığı sınırları kabul etmiyoruz. Laiklikten ve seküler yaşamdan vazgeçmeyeceğiz."
 
AĞRI 
 
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde kadınlar, HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya'nın katılımıyla kahvaltıda buluştu. Parti binasında kadınların yoğun katılım gösterdiği programda konuşan HDP Doğubayazıt İlçe Eşbaşkanı Arzu Savaş, 25 Kasım'ın önemine dikkat çekerken, Hüda Kaya ise dünden bugüne direnen kadınların erk egemen zihniyete karşı sürekli mücadele içerisinde olduğunu belirtti. Kaya, "Kadınların duruşu, mücadelesi devam etmektedir. Kadın mücadelesinin en acı bedellerini ülkemizde yaşamamıza rağmen kadın mücadelesi bitmedi ve hala devam ediyor, devam edecek" şeklinde konuştu.
 
Cezaevlerinde tutuklu bulunan kadın siyasetçilerin durumuna dikkat çeken Kaya, "Türkiye'nin her yerinde kadınlar bugün meydanlarda ve sokaklarda bu zulme karşı seslerini haykıracaklar. Geleceğimiz Zeyneplerin, Mirabel Kardeşlerin, Leyla Güvenlerin, Aysel Tuğlukların, Sebahat Tuncellerin, Figen Yüksekdağların ve Çağlar Demirellerin direnişi gibi asla bitmeyecektir. Artarak devam edecektir. Geleceğimiz kutlu olsun" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
 
Etkinlik atılan "Jin jiyan azadi" sloganıyla son buldu.
 
HAKKARİ
 
25 Kasım dolayısıyla Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde de panel düzenlendi. HDP ilçe binasında düzenlenen panele HDP Van Milletvekilli Muazzez Orhan ve çok sayıda kadın katıldı. Panelde, açlık grevinde olan DTK Eşbaskanı ve HDP Hakkari Milletvekilli Leyla Güven'in direnişi selamlandı. Panelde konuşan DBP PM üyesi Şehzade Kurt, Kürt kadınların her türlü  saldırılara karşı kendini koruma görevi üstlenmesi gerektiğine vurgu yaptı. 
 
HDP Van Milletvekilli Muazzez Orhan ise "Toplumda kadına yönelik şiddet ekonomik, kültürel, fiziksel, psikolojik ve daha birçok boyutuyla yürütülüyor. Şiddet gören kadın bu şiddeti toplumdan saklama gereği duyuyor. Kadın bu şiddeti hiçbir zaman saklamamalı. Şiddeti uygulayan erkeğin zihniyeti devlet zihniyetiyle aynıdır" dedi. Kadına yönelik şiddetin  insanlık suçu olduğunu belirten Orhan, "Toplumda yaratılan şiddete karşı kadının birlik ve dayanışmayla direnme dışında bir alternatifi yok. Erkeğin yarattığı bu şiddeti ancak kadın mücadelesi ortadan kaldırabilir" diye konuştu.
 
Orhan'ın ardın konuşan Avukat Harika Karataş da, tecridin kaldırılması için direnen Leyla Güven'i selamlayarak başladığı konuşmasında, "Eril akıl ile devlet aklı arasında bir farkın bulunmadığını görebiliyoruz. Hukuk açısında da durum böyle" dedi.
 
ARTVİN
 
Kadınlar Birlikte Güçlü'nün çağrısı ile bira araya gelen kadınlar, şiddete karşı horona durdu.
 
Hopa Parkı'nda buluşan kadınlar "Ferman Sarayınsa isyan kadınların", "Şİddete, krize karşı isyandayız, özsavunmadayız", "Görünmeyen emek direnişte" dövizleri ile İnonü Caddesi'ne kadar yürüyüş düzenledi ve basın açıklaması yaptı.
 
"Erkek şiddete karşı kadınlar birlikte güçlü" diyen Hopalı Kadınlar adına basın açıklamasını Nurcan Vayiç okudu.
 
"Hayatı birbirimizin gözünden görmeyi bilen kadınlar olarak, birbirinin sesini duymaya açık kadınlar olarak gelin yan yana itiraz edelim. Sokaklar da, hayatımız da, emeğimiz de, bedenimiz de, kararlarımız da bizim. Kimsenin, hiçbir erkeğin, ailenin, onları koruyan sistemin hayatı bize veya bir başka kadına zehir etmesine izin vermeyelim" diyen Vayiç, kadınların birlikte güçlü olduğunu ve birlikte değiştirebileceğini belirtti.
 
"İktidar, her kesimden kadına nasıl bir hayat yaşayacağını emrediyor. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığına özel bir rol biçiyor" diye konuşan Vayiç, çocuk yaşta evlilikler, aile içi cinsel suçları, tacizleri, istismarları aklayan yasalarla kadına yönelik şiddetin meşrulaştırıldığını ifade etti.
 
"Krizle birlikte artan yoksulluk kadınlara daha fazla şiddet olarak dönüyor" diyen Vayiç, yoksulluk, açlık, göç ve bakım hizmeti sömürüsünün derinleştiğini dile getirdi.
 
"Şiddete karşı mücadele etmek aynı zamanda yoksulluğa, sömürüye ve krizin faturasını ödemeye karşı mücadele etmektir" diyen Vayiç, kadınlara seslenerek "Başka bir dünyayı kurmak ancak birlikte mümkün. İki seçeneğimiz yok. Tek bir seçeneğimiz var, ya özgür yarınları inşa edeceğiz, ya da özgür yarınları inşa edeceğiz" dedi.