6 Ekim 2024 Pazar

İşitme engelliler pandemide daha da soyutlandı

İletişim için dudak okuma ve mimiklerden anlam çıkarmak zorunda kalan işitme engellilerin pandemide online eğitim alamadığını, sokağa çıkamadığını hatta tedaviye dahi gidemediğini kaydeden Şişli İşitme ve Konuşma Engelliler Derneği Başkanı Dağırlı, devletin bin lira maaş ile tüm sorunlara çözüldü gözüyle baktığını kaydetti. Özellikle işitme engelli çocukların pandemide her günün büyük bir kayıp olduğunun altını çizen Dağırlı, işitme cihazı kullanan çocuklarına pil alamayan aileler olduğunu dile getirdi. 

Pandemide engellilerin yaşadığı sorunlar katlanarak arttı. Ancak bu süreçte işitme engelliler daha çok problem yaşadı. Çünkü, iletişim kurabilmek için dudak okuyan, mimiklerden anlam çıkarmaya çalışan işitme engelliler maske kullanımı nedeniyle bunlardan mahrum kaldı. 

Şişli İşitme ve Konuşma Engelliler Derneği Başkanı Güler Dağıdır ile pandemide yaşadıkları sorunları ve nasıl çözüleceğini konuştuk. Dağıdır, işitme engellilerin iletişim kurabilmek için en basitinden maskeyi indirmek zorunda kaldığını dile getirdi. 

'İŞİTME ENGELLİLER ONLİNE EĞİTİME KATILAMADI'
Dağıdır, "Eğitimde ise işitme engelliler online eğitim yapamadı. Çünkü ekran karşısında dudak okuyamadılar, söylenenleri anlamakta güçlük çektiler. Eğitimsel olarak çok fazla geride kaldılar. Özellikle 0-3 yaş arası bilişsel ve dil gelişimi etkin olduğu bir yaş grubu. İşitsel engelli olanların gerilemelerine neden oldu ve bir yıl kayıpları var bu çocukların" dedi. 

'EBA'DA İŞARET DİLİ YOK'
Online derslere katılım olsa da EBA'da işaret dili olmadığı için işitme engellilerin ders yapmakta çok güçlük çektiğinin altını çizen Dağırlı, "Üniversite sınavına girecekler sıkıntı yaşayacak. Bir şey anlamadan, öğrenemeden bir yıl geçirdiler" ifadelerini kullandı. 

İşitme engellilerin pandemide sosyal hayatlarının da çok etkilendiğine dikkat çeken Dağırlı, "Diğer engelli grupları daha 'rahat' sokağa çıkabiliyor, kendi gibi insanlarla ya da arkadaşlarıyla iletişim kurabiliyorlar. Ama işitme engelliler sadece işaret dili bilenlerle görüşebildi. Mesela benim oğlumun bazı sözcüklerde sıkıntı yaşadığını gördüm çünkü dinlemede sıkıntı çekti. Tamamen kafasını ekrana odaklıyor ve çevredeki seslere dikkat etmiyor. İşitme engelliler arkadaşlarıyla görüşemedi" ifadelerini kullandı.  

'PANDEMİDE İLK GÖZDEN ÇIKARILAN ENGELLİLER OLDU'
Pandemide işçi çıkarımları yasakken çeşitli gerekçelerle engellilerin işten çıkarıldığını, engelli maaşlarının ya kesildiğini ya da çok düşürüldüğünü belirten Dağırlı, "Evde olduklarında eve ek gelir geliyormuş gibi maaşları ya kestiler ya düşürdüler. Engelliler pandemide ilk gözden çıkarılanlar oldu. Engelli arkadaşların birçoğu hak arama için gideceği yol bilemeyebiliyor. Ancak bizim gibi dernekler ya da STK'lara ulaşırlarsa bir yol gösteriliyor. 'Dernek olarak ne yapıyorsunuz?' diyorlardı mesela. Hak arama mücadelesi bu soruya önemli bir yanıt. Ya da biz işitme engellileri hiçbir şey yapamasak bile gezintiye çıkarıyoruz, çocuklara bu çok iyi geliyor. Pandemide işitme engelli çocuğu olan birçok aile bu konuda çok sıkıntı yaşadı, psikolojik olarak onlar da çok etkilendi. Engellilerin bağışıklık sistemi çok düşük olduğu için bazı aileler bu korkudan dolayı çocuklarını eğitime, tedaviye, rehabilitasyona götürmedi. Çünkü 2-3 vasıta kullanmak zorunda kalıyorlar. E çocuk ya maskesini indirirse ya bir yerlere dokunursa..."

'İŞARET DİLİ BİLEN PSİKOLOG YOK'
Pandemi döneminde birçok yer açıkken işitme cihazı merkezlerinin kapalı olduğuna dikkat çeken Dağırlı, şöyle devam etti: "İşitme cihazı bozulabilir, pili bitebilir. Alamayan aileler çok sıkıntı yaşadı. Pandemide eylem planları yapıldı, peki engelliler için ne yapıldı. İşitme engelliler için psikolojik destek veren alanlar yok. Zaten işaret dili bilen psikolog da yok. Biz dernek olarak bu süreçte en azından derneğe bir psikolog arkadaş çağırıp sohbet etme olanağı yaratmaya çalıştık."

"Bu tür sıkıntılar çok yaşadık ama bu süreçte tek bir kazancımız oldu o da SGK'nın ikinci cihaza ödemesi çıktı" diyen Dağırlı, "Tek kulağı iyi olan engelli için cihaz gönderilirdi. Faydası varsa 6 ay sonra diğer kulağa cihaz verilirdi. İkinci cihaz ödemesi bile bizim için büyük bir ilaç oldu. İşitme cihazlarının ücreti dolar üzerinden fiyatı en düşük olan 5 bin liradan başlıyor" diye konuştu. 

'DEVLET BİN LİRA YARDIMLA HER ŞEY ÇÖZÜLÜR SANIYOR'
Pandemide özellikle işitme olmak üzere engelli çocuklar bakımından her günün kayıp olduğunu dile getiren Dağırlı, şu ifadeleri kullandı: "Sanki biz bu ülkenin insanı değilmişiz gibi davranıldı bize bu süreçte. Bin lira yardım göndermekle her şey çözüldü sandılar. Daha da kötüye gittik. Maddi anlamda yetersiz olanlar daha da sorun yaşadı. Engelli bir arkadaşımız var, 2 çocuğu var biri işitme engelli. O işten çıkarıldı, çocuğuna bir pil alamadı. Pil ya pil. Onlu kutu 200 lira, tanesi 20 liraya geliyor, alamadı... 

Devletin bunları karşılaması lazım. Tüm dünyada pandemi yaşandı ama diğer ülkelerde Türkiye'deki sorunlar yaşanmadı. Bahsettiklerim insan hakkıdır ama biz maske derdindeyiz. Biz kimsenin ayrıştırılmadığı, ötekileştirilmediği, engelsiz ve erişime ulaşılabilir bir dünyada yaşamak istiyoruz. Herkesin hakkı neyse bizim de hakkımız odur, her birey engelli engelsiz bir fert olarak görülsün."