'İktidarın programı emekçilerin değil sermayenin ve savaşın programıdır'

Kadıköy İskelesinde bir araya gelen 7 siyasi kurum, iktidarın halkı mahkum ettiği yoksulluğa karşı tüm ücretlerin arttırılmasını isteyerek, işçi ve emekçileri sermaye düzenine karşı örgütlenmeye çağırdı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Halkevleri ve Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), "Hakkımız olanı alacağız, tüm ücretler artırılsın" kampanyası kapsamında Kadıköy Rıhtımda basın açıklaması düzenledi. "Hakkımız olanı alacağız, tüm ücretler artırılsın" pankartının açıldığı ve dövizlerinin açıldığı eyleme, HDP milletvekilleri Musa Piroğlu ve Dilşad Canbaz Kaya'nın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.

'HÜKÜMET EMEKÇİLERİN CEBİNDEKİ DELİĞİ BÜYÜTMEYE DEVAM EDİYOR'

7’li adına ortak basın açıklamasını, EMEP İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros okudu. Barbaros, işçilerin, emekçilerin ve tüm halkın her gün yeni bir zam haberine uyandığını, akaryakıttan elektriğe, doğalgazdan ulaşıma ve temel gıda ürünlerine yapılan zamlarla halkın günden güne yoksullaştığını söyledi. "Hükümet emekçilerin cebindeki deliği her geçen gün daha da büyütüyor. Mutfaklar yangın yeri; işçi ve emekçiler sofrasına ne koyacağını kara kara düşünüyor. 20 yıllık iktidarlarının her döneminde olduğu gibi sermayeyle el ele veren hükümet, halkı sefalet koşullarına mahkum etmeye devam ediyor" ifadelerini kullanan Barbaros, yoksulluk sınırının 19 bin 602’ye yükseldiğini hatırlattı.

Bu esnada patronların servetine servet katmaya devam ettiğini dile getiren Barbaros, kapitalist sömürü düzeninin sermayedarlara kar rekorları, emekçilere ise yalnızca sefalet vaat ettiğini söyledi. Erdoğan ve tek adam yönetiminin kapitalistlerin kasasını doldurmanın derdinde olduğunu belirten Barbaros, "Özelleştirmeler, yap-işlet-devret modeli, patronlara vergi afları ve teşvikler, kur korumalı mevduat hesabı, gelire endeksli senet vb. yollarla ülkenin ve halkın kaynakları başta yandaşlar olmak üzere kapitalistlere ve bir avuç servet sahibine peşkeş çekiliyor" dedi.

'EMEKÇİLERİN SORUNLARI SANDIĞA HAVALE EDİLEMEZ'

Barbaros, 25.5 milyon insanın açlık sınırının altında yaşam savaşı verdiğine dikkat çekerek, yoksuldan alıp zengine veren bu iktidar ve sermaye düzeninin değişmesi gerektiğinin altını çizdi. Hazine ve Maliye Bakanı Nebati’nin "Bu sistemden dar gelirliler hariç üretici firmalar, ihracatçılar kâr ediyorlar. Çarklar dönüyor" sözlerini hatırlatan Barbaros, şöyle devam etti: "Siyasal iktidarın programı işçinin, emekçinin, yoksul halkların değil, patronların programıdır. İş arayanın, evine ekmek götürmeye çalışanın değil savaş tekellerinin ekonomi programıdır. Emekçi halkın ihtiyaçlarına, sağlığa ve eğitime ayrılmayan bütçeler savaş makinelerine, silaha, halklar arası düşmanlık tohumları ekmeye ayrılmaktadır. Tüm bu karanlık tablo içerisinde memleket işçi ve emekçiler açısından yangın yeri iken sermaye muhalefeti ise halk hareketini frenlemek için çaba göstermeye devam ediyor. Emekçilerin biriken ve kangren haline gelmiş olan sorunları sadece sandığa havale edilerek çözülemez."

İşçi ve emekçilerin giderek derinleşen yoksulluğa karşı örgütlenerek mücadele etmesi gerektiğinin altını çizen Barbaros, sefalet koşullarına karşı tüm emekçileri birleşmeye çağırdı. Barbaros, işçi ve emekçilerin insanca yaşam talepleri etrafında bir araya gelerek fabrikalarda, iş yerlerinde, mahallelerde mücadele platformlarını kurması gerektiğini ifade ederek, "Taleplerimizin hayata geçmesi ancak işçi sınıfının ve emekçi halkın birleşerek örgütlü bir şekilde mücadele etmesi ile mümkündür. Tüm emekçileri iktidara ve arkasındaki sermaye güçlerine karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz" dedi.

Eylem boyunca, "Direne direne kazanacağız", "Zam, zulüm işkence, işte AKP", "Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "Kahrolsun ücretli kölelik düzeni" sloganları atıldı.