2 Ekim 2024 Çarşamba

Hukuk örgütlerinden İstanbul Barosu Genel Kuruluna katılım çağrısı

İçişleri Bakanlığı'nin genelgesiyle İstanbul Baro seçimlerinin iptal edilmesine tepki gösteren hukuk örgütleri, ortak yaptıkları açıklamada, "Hukuki dayanağı olmayan, normlar hiyerarşisine aykırı, siyasi nitelikte bir kararıdır ve yok hükmündedir" dedi.

İçişleri Bakanlığı, demokratik kitle örgütlerinin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları, birlikler ve kooperatifler tarafından düzenlenecek olan etkinlikleri ertelediğini duyurdu. Beyoğlu 1. İlçe Seçim Kurulu, 02.10.2020 tarihli kararı ile İstanbul Barosu Genel Kurulunun iptaline karar verdi.

İptal kararına ilişkin açıklama yapan Avukat Hakları Grubu, Avukat Hareketi, Avukatlar Sendikası, Çağdaş Avukatlar Grubu, Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi, Demokrasi İçin Hukukçular, Hukuk Hareketi Platformu, Hukukta Sol Tavır Derneği, Kartal Hukukçular Derneği, Katılımcı Avukatlar, Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu Yükseliş Hareketi, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi, "İstanbul Barosu Genel Kurulunun iptaline ilişkin 02.10.2020 tarihli Beyoğlu 1. İlçe Seçim Kurulu kararı, yetkisiz bir mercinin, hukuki dayanağı olmayan, normlar hiyerarşisine aykırı, siyasi nitelikte bir kararıdır ve yok hükmündedir" dedi.

Seçim kurullarının Baro genel kurulları ile ilgili tek yetkisinin hazırun listeleri, oy kullanma ve sayım işlemleriyle ilgili gözetim ve denetim işlemlerini yapmak, itirazları karara bağlamaktan ibaret olduğu, genel kurul iptal yetkisi olmadığının altı çizilen açıklamada, "Seçim Kurulunun karar dayanağı olan İstanbul İl Hıfzısıhha Meclisinin 02.10.2020 tarih ve 96 sayılı kararı, İstanbul Barosu genel kurulu için somut bir bilgi olmayan, imzasız, bu nedenle idari karar niteliği taşımayan bir belgedir" denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"İçişleri Bakanlığının genelgesi, İl Hıfzısıhha Meclisi ve İlçe Seçim Kurulu kararlarında; Covid-19 virüsünün ne sebeple siyasi iktidarın mitingleri, siyasi partilerin-sendikaların kongreleri için değil de Baro ve kooperatiflerin genel kurulları için tehlike oluşturduğunun açıklaması yoktur. Genelge ve kararların aynı tarihli olması bile kararların keyfiliğini, gerekçeden ve şekil şartlarından dahi yoksunluğunu, siyasi emir-talimat zincirini ortaya koyacak niteliktedir. 

"Açıktır ki Baro genel kurullarına yönelik bu ertelemenin tek sebebi, Baroların bağımsızlığına müdahale niteliğinde siyasi iktidara yandaş baroların kurulmasına zaman kazandırmak ve TBB genel kuruluna müdahale etmektir. Çoklu Baro yasası gündemdeyken Baro başkanları ve avukatların mücadelesinin karşısında duran Metin Feyzioğlu'nun, başkanlık süresini uzatan ve belki de yeniden seçilmesini sağlayacağını umduğu bu uygulamayı destekleyen açıklaması da şaşırtıcı olmamıştır.

"Ancak telaşla ve avukatların tüm itirazlarına rağmen yasalaşan, Anayasa Mahkemesinin siyasi iktidarın tehditleri altında Anayasaya aykırılık başvurusunu reddettiği çoklu baro yasasıyla Avukatlık Kanununa eklenen geçici madde 23 uyarınca 'Görev sürelerine bakılmaksızın tüm barolarda baro başkanlığı, yönetim, disiplin ve denetleme kurulu üyelikleri ile Türkiye Barolar Birliği delege seçimleri 2020 yılı Ekim ayının ilk haftasında yapılır.'

"Kanun hükmünü değiştirecek tek kural, yine bir kanun hükmüdür. Normlar hiyerarşisi gereğince, İçişleri Bakanlığı genelgesi veya İl Hıfzısıhha Meclisi kararlarıyla kanun hükmü değiştirilemez.

"İstanbul Barosu mevcut yönetiminin bu hukuksuz müdahaleyi kabullenir nitelikteki açıklamaları, Baroların hukuku savunma görevleriyle bağdaşmamaktadır. Avukatlık Kanununun verdiği yetki ve görev uyarınca; kongre gününde Baro yönetiminin Haliç Kongre Merkezinde bulunarak genel kurulun gerçekleşmesine yönelik görevlerini eksiksiz yerine getirmesi, hukuksuzluğa izin vermeden meslektaşlarının yanında durması gerekir.

"Bizler aşağıda imzası olan Baro seçim grupları ve hukuk kurumları olarak, İstanbul Barosu genel kurulunun hukuk dışı yöntemlerle engellenmesine, Barolar üzerinde siyasi operasyonlar yapılmasına, Baro organlarına aday olma, seçme ve seçilme haklarımızın gaspına seyirci kalmayacağız. 

"Genel kurulun planlanan ikinci toplantı günü olan 10-11 Ekim tarihlerinde Haliç Kongre Merkezinde olacağımızı duyuruyor, İstanbul Barosu Genel Kurulunu oluşturan baromuz üyesi tüm meslektaşlarımızı Baroların bağımsızlığını, seçme ve seçilme haklarımızı savunmak üzere Genel Kurula katılmaya çağırıyoruz."