GÜNCEL
HDP Alevi Masası: Zorunlu din dersi tamamen kaldırılsın
Alevilere yönelik artan nefret söylemlerine karşı HDP Halklar ve İnançlar Komisyonuna bağlı Alevi Masası Meclis'te yaptığı basın açıklamasında, yeni eğitim-öğretim yılının Alevilere hakaretlerle başladığını belirterek, Alevi toplumunu ve Aleviliği hedefleyen bu ayrımcı, baskıcı uygulamalar son verilmesi çağrısında bulundu.
HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu'na bağlı Alevi Masası, okullarda bazı din öğretmenlerinin derslerde Alevilerle ilgili nefret söylemleri olmak üzere, eğitimin tek bir inanç ekseninde dinselleşmesine ve Diyanet'in farklı inançların vergileriyle finanse edilmesine dair Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, İzmir Milletvekili Tuma Çelik, Antalya Milletvekili Kemal Bülbül ve Şırnak Milletvekili Nuran İmir'in katıldığı basın toplantısında HDP Halklar ve İnançlar Komisyonuna bağlı Alevi Masası adına HDP İstanbul Milletvekili Zeynel Özen konuştu. Alevilere yönelik nefret söylemlerine en çok karşılaştıkları yerlerin Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullar ve müfredat içinde okutulan "zorunlu din dersleri" olduğunu söyleyen Özen, yeni eğitim-öğretim yılınında "zorunlu din dersinde" yeni bir hakaret örneğiyle karşılaştıklarını belirterek, yeni eğitim-öğretim yılının Alevilere hakaretle başladığının altını çizdi.
Özen, Alevilere yönelik nefret söylemine okullarda bu kadar sık rastlanmasının ciddi bir toplumsal soruna işaret ettiğine dikkat çekti.
Alevilere yönelik hakaret ve nefret söylemlerinin son örneğinin İstanbul'un Arnavutköy İlçesinde bulunan Cumhuriyet Ortaokulu'nda gerçekleştiğini ifade eden Özen, "Zorunlu din dersi için görevlendirilen öğretmen sınıfta "Alevilerin yaptığı yemek yenmez" deme cüretini göstermiştir. Kamuoyunun gösterdiği tepki üzerine görevden alındığı söylenen öğretmenin ücretli öğretmen statüsünde olması İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından bir teselli gerekçesi gibi sunulmuştur. Buna dayanarak olayın münferit bir hadise gibi gösterilmesi ise gerçeklere aykırı ve kandırmacadır. Alevilere yönelik bu nefret söylemlerinin sorumluluğu; cehaletin sesi olan bazı din öğretmenlerinden ziyade, sırtlarını dayadıkları tekçi, inkârcı ve iktidara dayanan ulema anlayışına aittir. Bu sorun her şeyden önce bir zihniyet meselesidir" diye kaydetti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kararına rağmen zorunlu din dersinin hala okullarda okutulduğunu söyleyen Özen, sadece iktidara yedeklenmiş bir Sünni İslam anlayışının öğrencilere aşılanmaya çalışıldığı bu derslerde Alevi öğrencilerin çeşitli sıkıntılar yaşarken, bir taraftan da din öğretmenlerinin hakaretlerine maruz kaldıklarını belirtti.
AKP hükumetinin eğitimi tamamen dinselleştirme politikalarıyla mevcut eğitim sisteminin Alevi çocukları için işkenceye dönüştüğünü kaydeden Özen, "Müfredata yeni eklenen ve 'seçmeli' kategorisi altında sunulan ama aslında fiili olarak zorunlu kılınan yeni din dersleri ile eğitimin önemli kısmı dini bir içeriğe bürünmüştür" dedi.
Alevi toplumunu ve Aleviliği hedefleyen bu ayrımcı, baskıcı uygulamalara son verilmesi çağrısında bulunan Zeynel Özen, "Öğrencilerin ve ailelerin istek ve iradeleri dışında 'zorunlu' ve 'seçmeli' adı altında zorla öğretilen din dersleri ablukası tümüyle kaldırılmalıdır. İmam hatip okullarının gereğinden fazla açılmasından ve bir asimilasyon aracı olarak kullanılmasından vazgeçilmelidir" diye belirtti.