4 Ekim 2024 Cuma

HBDH: Faşizmi yenecek, katliamların hesabını soracağız

Halkların Birleşik Devrim Hareketi, Maraş ve Roboski katliamına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, "Faşizm bizden daha güçlü değildir. Bizim dağınık olmamız ona güç veriyor. Birleşelim, tek yürek, tek yumruk olalım ve tüm katliamların hesabını sormak için; özgürlüğün dilini, eylemini konuşturarak kazanalım" denildi.

Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi, Maraş ve Roboski katliamına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Faşist Türk devletinin tarihinin katliamlarla dolu olduğuna işaret edilen açıklamada, katliamların sınıfsal özünün, gerçek nedeninin, etnik, dini, kültürel farklılıkların yarattığı çatışmalar denilerek gizlenmeye çalışıldığına dikkat çekildi.

Katliamlarda yer alanların devlet tarafından korunup, ödüllendirildiği belirtilen HBDH açıklamasında, "Bunlar dahi faşist devletin ve katliamın gerçek yüzünü göstermiştir" denildi.

"Maraş ve Roboski katliamlarını unutmadık, unutmayacağız" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Faşist TC devletinin katliamları için gerekçe her zaman olmuştur ve bundan sonrada hep olacaktır. İlerici, devrimci, sosyalist, yurtsever olmak, demokrasi istemek veya bunun mücadelesini yürütmek, haksızlığa karşı gelmek, insanlık onurunu savunmak, emeğine ve iradene sahip çıkmak, devleti-sistemi-iktidarı eleştirmek 'terörist', 'vatan haini', 'provokatör', 'dış mihrakların uzantısı' olmak için yeterli gelmekte ve katli vacip sayılmaktadır. Cizre'de, Sur'da, Silopi'de, Nusaybin'de, Sivas'ta, Gazi'de, Diyarbakır'da, 19 Aralık'ta, Ulucanlar'da, Taksim-Gezi'de, Suruç'ta, Ankara-Gar'ında gerçekleşen katliamlar bunun örnekleridir."

Faşizmin katliam saldırılarının nedeninin, ezilen, sömürülen, ötekileştirilen halkların devrim ve demokrasi mücadelesindeki kararlılığı ve yükselen muhalefetinden duyulan korku olduğu belirtilen HBDH açıklamasında, "Bu korku onları her türlü antidemokratik uygulamalara, faşist baskılara ve katliamlara sürüklüyor. Bu korku onları işçi emekçilerin birliğini, sendikal örgütlülüklerini bölmeye, kadınları katletmeye, kadınları katledenleri korumaya, devletin Alevisi olmayan, inancını özgürce yaşamak isteyen Alevileri, Aleviler'in evlerini hedef göstermeye, Alevi köylerine cihadist çeteleri yerleştirmeye, ulusal demokratik hakları için mücadele eden, direnen Kürt ulusuna 'diz çöktürmek' için her türlü zulmü uygulamaya, Kürt siyasetçilerini tutuklamaya, Kürtlerin iradesini gasp etmeye, Kürt belediyelerine kayyum atamaya, Güney Kürdistanı, Rojava'yı işgal etmeye, Şengal'de yeni katliamlara ortak olmaya, 10 mermiyle katledilen Taybet Anayı 7 gün boyunca sokak ortasında cansız bedeniyle bekletmeye neden olmaktadır" denildi.

Halkların Birleşik Devrim Hareketi'nin açıklamasında, "Korkunun ecele faydası yoktur. Bu katliamların ve tüm faşizan baskıların, sömürü ve zulmün hesabını sormak için halkların demokrasi ve devrim mücadelesi faşizme karşı mücadelede birleşiyor. Kadınların, gençlerin, özgürlük savaşçılarının yükselttikleri, 'Faşizmi yeneceğiz, özgürlüğü kazanacağız' bayrağı Alevilere, işçilere, köylülere, Kürtlere, doğasına sahip çıkanlara ve tüm ezilen ve sömürülen halklara yol gösteriyor.

Faşizm bizden daha güçlü değildir. Bizim dağınık olmamız ona güç veriyor o kadar. Birleşelim, tek yürek, tek yumruk olalım ve tüm katliamların hesabını sormak için; özgürlüğün dilini, eylemini konuşturarak kazanalım" denildi.