2 Ekim 2024 Çarşamba

Hasta tutsaklar için İstanbul, İzmir ve Ankara'da eylemler

İstanbul, İzmir ve Ankara'da hasta tutsakların durumlarına dikkat çekildi. Tüm uyarılara rağmen tedavileri engellenen, tahliye edilmeyen ağır hasta ve yaşlı tutsaklar Özkahraman ile Boçnak'ın yaşamını yitirdiği hatırlatıldı. İnsan hakları savunucuları, ağır hasta tutsakların serbest bırakılarak, tedavi koşullarının sağlanmasını istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishane Komisyonu İstanbul ve İzmir'de, Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi de Ankara'da hasta tutsakların durumuna dikkat çekti ve tahliye edilmesini istedi. 

'AĞIR HASTA TUTSAK SEMİRE DİREKÇİ SERBEST BIRAKILSIN'
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, Covid-19 salgınını nedeniyle açıklamayı bu hafta da online düzenledi. Basın metnini okuyan komisyon üyesi Mehmet Acettin, ileri yaşları ve ağır hastalıklarına rağmen pandemi koşullarının yarattığı ağır risk görmezden gelinerek hapiste tutulan tüm tutsakların derhal serbest bırakılmasını istedi.

444. F Oturmasını ağır hasta tutsak Semire Direkçi için düzenlediklerini dile getiren Acettin, 23 yıldır hapishanede olan 43 yaşındaki Direkçi'nin yüksek tansiyon hastası olduğunu, ileri derecede görme sorunu yaşadığını ve yaralanmaya bağlı yaşadığı bağırsak sorunları nedeniyle yaşamını tek başına sürdüremediğini aktardı.

Direkçi'nin 2019 yılında yapılan ameliyatla tedavi için dışarı alınan bağırsaklarının içeri alanması gerektiğini, ancak pandemi nedeniyle bu ameliyatının yapılmadığını belirten Acettin, "Direkçi tedavi, hijyen ve özel beslenme imkanları yetersiz hapishane koşullarında yaşamaya zorlanıyor. Geçen hafta kendisini ziyaret eden avukatları J. Kaya ve J. Tosun'un aktarımına göre, tek başına yaşamını sürdüremeyecek durumdaki Semire Direkçi, ağır risk altında yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Gittikçe direnci zayıflayan ve gücünün tükendiğini söyleyen Direkçi'nin tedavisinin yapılması ve serbest bırakılması için yetkililerin acilen gerekli adımları atmasına ve toplumsal duyarlılığa ihtiyaç var" dedi. 

YAŞAMINI YİTİREN ÖZKAHRAMAN VE BOÇNAK İZMİR'DE ANILDI
İHD İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu da Adalet Bakanlığı'na yapılan tüm uyarılara rağmen hayatını kaybeten Takiyettin Özkahraman ve Ali Boçnak'ın dosyasını ele aldı. Açıklama yapan İHD İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Bayrak, Tacikiyettin Özkahraman'ın 2017 yılında 75 yaşındayken tutuklandığını hatırlattı. 

Tutuklandığı sırada herhangi bir sağlık sorunu olamayan Özkahraman'ın, "Pandemi nedeniyle tahliye olmak için Adalet Bakanlığı'na iki kez dilekçe verdi ama dilekçeleri yanıtsız kaldı. 18 Eylül'de tutuklu bulunduğu Patnos L Tipi Hapishanesi'nde fenalaşması üzerine ambulansla Patnos İlçe Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı daha sonra Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Hastanesi'ne sevk edilerek tedavi altına alındı. Özkahraman solunum ve akciğer yetersizliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanenin yoğun bakım servisinde bir gün sonra 19 Eylül'de yaşamını yitirdi" diye konuştu. 

Hayatını kaybeden diğer hasta ve yaşlı tutsak Ali Boçnak'ın da 2009 yılında "KCK" adı altında yapılan operasyon kapsamında Kars'ta gözaltına alındığını anımsatan Bayrak, şöyle devam etti: "Kürtçe mevlit okuduğu gerekçesiyle ‘örgüt propagandası yapmak' iddiasıyla tutuksuz yargılandı. Yargılama sonucunda 7 yıl 8 ay hapis cezası verilen ve 2013 yılında Yargıtay tarafından cezası onanan Boçnak, 2017 yılında tutuklanarak Patnos L Tipi Hapishanesi'ne konuldu. Böbrek yetmezliği ve birçok hastalığı bulunan Boçnak'ın tahliye edilmesi için ATK'ye başvuru yapıldı. Ancak ATK, ‘hapishanede kalabilir' raporu verdi. Bunun üzerine Boçnak için 22 Eylül 2020'de AYM'ye başvuru yapıldı. Maalesef başvuru sonucuna yetişemeyen, 3 yıldır tutuklu bulanan 76 yaşındaki Boçnak, 24 Eylül 2020'de yaşamını yitirdi."

Deniz Bayrak, hasta tutsakların derhal tahliyesini istedi. 

'57 YAŞINDAKİ HASTA TUTSAK MUHLİSE KARAGÜZEL SERBEST BIRAKILSIN'
Ankara Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi de 316. haftalarında Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesi'nde kalan 57 yaşındaki Muhlise Karagüzel'in sağlık durumuna dikkat çekti.

Yapılan açıklamada, Karagüzel'in avukatıyla yaptığı görüşmeye ilişkin şu bilgiler paylaşıldı: "Çok hasta olduğunu, tedavisinin yapılmadığını ve kötü muameleye maruz bırakıldığını beyan etmiştir. Yürümede, oturup-kalkmakta ve nefes almakta güçlük çekmektedir. Şeker hastası, yüksek tansiyonu, astım hastası ve bu hastalıklarına dair raporları bulunmaktadır. Burnunda et olmasından dolayı nefes almakta ve konuşmakta güçlük çekmekte, nefes alamadığından dolayı uyumaya korkmaktadır. Ayrıca bel fıtığı olduğundan yürüme ve hareket etmekte sorunlar yaşıyor ve böbreklerinden dolayı da sancılar çekmektedir."

Yüksek şeker hastalığından dolayı Karagüzel'in gözlerinin de iyi görmediği belirtilen açıkalmada, acilen ameliyat önerilmesine rağmen hala adım atılmadığı belirtildi. Şeker hastalığından kaynaklı idareden diyet yemek isteyen Karagüzel'in, bu talebinin reddedildiği, mahkeme için Muş'a götürülerken tek kişilik ring aracında ve elleri kelepçeli götürüldüğü, bu ve şeker verilmediği ifade edildi. Bu nedenle bir süre bilincinin kapandığı, hapishaneye döndüğünde bir süre kimseyi tanımadığı, birşe yiyemediği, sürekli ellerinin titrediği aktarıldı. 

Açıklamada, "Muhlise Karagüzel'in acil olarak tedavileri eksiksiz başlatılmalıdır. Diyet yemekleri verilmeli, hapishanede kalamayacak denli riskli hastalıklarından dolayı da tahliyesi ile ilgili olarak işlemleri başlatılmalı, ATK'ya tekrar sevki yapılmalı ve infazı ertelenmelidir. Ayrıca mahkemeye giderken hasta olmasına rağmen ihtiyacını karşılayamayarak yaşamını tehlikeye atan sorumluların tespiti yapılarak, haklarında yasal işlem başlatılmalıdır" denildi.