Hasta tutsak eyleminde işkenceli gözaltı
Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için yapılmak istenen eyleme polis saldırdı. En az altı kişi işkenceyle gözaltına alındı.
Demokratik Kurumlar Platformu'nın (DKP) çağrısıyla, "Tecrit ve adaletsizlik öldürür, hasta tutsaklara özgürlük" şiarıyla HDP Milletvekilleri Oya Ersoy, Musa Piroğlu, HDK EŞ Sözcüsü Cengiz Çiçek'in de aralarında olduğu çok sayıda kişi İstiklal Caddesi'nde bir araya geldi.
Açıklama öncesi İstiklal Caddesi zırhlı araç, gözaltı aracı ve çevik kuvvet ekiplerince ablukaya alındı. Beyoğlu Kaymakamlığı'nın "yasak" kararını gerekçe gösteren polis eylemin yapılmasına izin vermeyeceğini söyledi.
Uzun süren tartışmanın ardından kitle açıklama yapmak üzere HDP İstanbul il binası önüne doğru "Biji berxwedana zindane" sloganları eşliğinde yürüyüşe geçti.
Yürüyüşte kitlenin önünü kesen polis, gözaltı yapmaya çalıştı. Yürüyüşe de izin verilmeyeceğini belirten polis, Devrimci Parti'den Burcugül Çubuk ve Yeşim Tükel'i de darp ederek gözaltına almaya çalıştı.
Bu sırada polis kitle içerisinde yer alan bir Barış Annesini de darp etti.
Kitle polis engeline rağmen HDP il binasına doğru yürüyüşüne devam etti. Polis daha sonra bir kez daha kitleye saldırdı ve bu sırada Burcugül Çubuk, Yeşil Tükel ve bir kadını daha gözaltına aldı.
Yüzlerce polis ardından da HDP'li vekil Oya Ersoy, Musa Piroğlu, HDK Eşsözcüsü Cengiz Çiçek, HDP İl Eşbaşkanları İlknur Birol ve Ferhat Encü'yü yolun ortasında ablukaya aldı. Trafik akışını duran polis, gazetecilerin de çekim yapmasını engelledi.
Kitlenin bir kısmı ise polis engelini aşarak HDP il binası önüne geçti. Kitlenin burada açıklama yapması bekleniyor.
Öte yandan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi, 6 kişinin işkence edilerek gözaltına alındığını duyurdu.
HDP'Lİ VEKİLLERDEN GALATASARAY'DA AÇIKLAMA
Bu sırada Tarlabaşı bulvarında ablukada tutulan HDP’li vekiller Oya Ersoy ve Musa Piroğlu, Galatasaray meydanında çıkarak burada kısa bir açıklama gerçekleştirdi. Ersoy, "Hapishanede üstü üste olan ölümlere karşı, hasta tutukluların ölümlerine karşı ailelerimizle beraber basın toplantısı yapmak istedik. Basın açıklamasını suç diye yasaklamış kaymakamlık. Evet bu ülkede bir suç var yaşam hakkından sorumlu aldıkları mahpusları ölüme terk edenler. Bir dönem milletvekili Aysel Tuğluk, annesinin cenazesinde bir zulümü izletenler, Aysel Tuğluk’un hasta bir şekilde cezaevinde tutulmasına göz yumuyorlar. Bu ne öfkedir, bu ne hınçtır, bu ne intikamdır. Bu kadar kötülükle siz nasıl yaşıyorsunuz? Bu faşizm bugün bizim ailelerle birlikte açıklamamıza engel olmak isteyenler cezaevlerinde ölümleri üstlenenlerdir. Bundan sonra da devam edeceğiz diyorlar. Bunun adı faşizmdir ama bilinsin ki bu ülkenin tarihi cezaevlerinde de dışarda da yapılan zulümlere karşı direnişin tarihidir" dedi.