Hasta tutsak Ekim Can'dan kamuoyuna: Öldürmek istiyorlar, sesimizi duyun
Hapishanelerden ölüm haberleri geliyor. Ağır hasta tutsak Ekim Can Polat'ın annesi Songül İlker oğluyla yaptığı son telefon görüşmesinde Denizli T Tipi Hapishanesi'nde hak ihlallerinin arttığını ve tutsaklara düşman hukukunun uygulandığını aktardığının altını çizdi. Annesi İlker aracılığıyla ajansımıza ulaşan Ekim Can Polat tüm kamuoyuna, "Sesimizi duyun" çağrısı yaptı.
Ağır hasta tutsak Ekim Can Polat'a yönelik hak ihlalleri artarak sürüyor. 2016 yılından bu yana tutsak Ekim Can Polat'ın, kalp ritm bozukluğu, KOAH, kemik erimesi ve hipofiz hormon dengesizliğine rağmen tedavisi ısrarla engelleniyor. İHD'nin hasta tutsak listesinde yer alan Ekim Can, Denizli T Tipi Hapishanesi'nde gardiyanlar başta olmak üzere idarenin işkencelerini protesto etmek için açlık grevi yapmıştı. Ekim Can'ın açlık grevi süresinde, kantinden su dahi alması engellenmişti.
Ekim Can'a yönelik bu saldırı işbirliği dayatmasını reddetmesiyle başladı. Ekim Can'ın duruşmalarında yalancı şahitler dinlendi, 24 yıl hapis cezası aldı. Beş yıllık tutsaklığı süresinde Silivri, Bandırma ve Akhisar Hapishanelerine sürgün sevk edilen hasta tutsak Ekim Can, her hapishanede ayrı bir işkenceye maruz kaldı. Tedavileri engellenen Ekim Can'a Bandırma Hapishanesi'nde tecrit politikası uygulandı, Başgardiyan Kazım Demirtaş tarafından işbirliği yapmadığı takdirde öldürülmekle tehdit edildi.
Son olarak sürgün sevk edildiği Denizli T Tipi Hapishanesi'nde de Ekim Can'a yönelik işkenceler sürüyor. Aylarca hastaneye sevk için uğraşan Ekim Can, hastaneye götürülürken ve getirilirken ise gardiyanlar tarafından darp ediliyor.
'ETHA'YA YOLLADIĞI MEKTUPLAR ENGELLENİYOR'
ETHA'ya konuşan anne Songül İlker, sorunların çözülmesi yerine yeni sorunların eklendiğini özellikle Yusuf Akbaba ve oğlu Ekim'e yönelik düşman hukuku uygulandığını kaydetti. Anne İlker, "Özellikle ETHA'ya yolladığı mektuplar engelleniyor" dedi.
GÖNDERİLEN PARALAR HESABA GEÇMİYOR, KANTİN ALIŞVERİŞİ YAPAMIYORLAR
Oğlu Ekim Can'ın telefon görüşmesinde, "Gönderdiğiniz paralar hesabıma geçmiyor, askıda bekletiliyor. Bu nedenle kantin ihtiyaçlarımı karşılayamıyorum. Özel olarak yaptıkları bir uygulama. Defalarca dilekçe yazdım ancak bu dilekçeleri kaybediyorlar" dediğini aktardı. Denizli T Tipi Hapishanesi için, "Burasının bir şantaj geleneği var" diyen Ekim Can'ın maruz kaldığı işkenceleri ile getirdiğinde gardiyanların "bizi şikayet edersen sana sorun yaratırız" dediğini de ekledi.
'COVİD AŞISI OLAMADIM'
Anne İlker, "Ekim Can, daha önce hakkında şikayette bulunduğu gardiyanların gelip sorun çıkardığını ve sürekli tahrik etmeye çalıştığını söyledi. Ekim'in ciğerlerinde leke var ne olduğu belirlenemedi. Covid yok denilmiş. Ama zatürreyle Covid aynı belirtiler veriyor. Ekim Covid aşısı olamamış bu nedenle grip ya da zatürre aşısı olmak istemiş. Savcıyla da görüşmüş. Fakat dilekçesi yazdığı gün kaybolmuş" dedi.
DENİZLİ DEVLET HASTANESİ'NDE GARDİYANIN TALİMATINA GÖRE TEDAVİ
Öte yandan Denizli T Tipi Hapishanesi'nde doktorların gardiyanların sözüne göre hareket ettiğine dikkat çeken anne İlker, "Ekim Can, şöyle anlattı. Bir gardiyan var, hastanedeki doktorlarla arası iyi. Mesela tutsak gidiyor, 'bunla çok ilgilenmeyin gerek yok' diyor, doktor da ona göre davranıyor. Ayrıca bu gardiyanın bir akrabası da eczacı, yani tutsaklara verilecek ilaçları da o belirliyormuş, istemediği zaman engel oluyormuş. Ekim buna tanık olmuş" diye konuştu.
İdarenin sorunları çözme konusunda herhangi bir girişiminin olmadığını belirten anne İlker, "16 Ağustos'tan bu yana 14 mektup yollamış, iade edilmiş. İki mektubu da kaybolmuş, bunlardan biri ETHA'ya yolladığı biri de HSKY'ya gönderdiği. Bu iki mektupta da hapishanede maruz kaldığı hak ihlallerini aktarmış" ifadelerini kullandı.
Anne İlker, hapishane idaresinin tutsakların maruz kaldığı sorunları savcıya aktarmasını da engellediğini söyledi ve şöyle aktardı: "Savcı hapishaneye gelmeden önce birinci müdür koğuşa gidip tutsakları 'uyarıyormuş' konuşmamaları için."
EKİM CAN'DAN DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Ağır hasta tutsak Ekim Can Polat'ın kendisi aracılığıyla tüm kamuoyuna dayanışma ve mücadele çağrısında bulunduğunu söyleyen anne Songül İlker, "Ekim Can'ın mesajı şu; 'Türkiye hapishanelerinde işkence var ve tutsakları öldürmek için uyguluyorlar. Sesimizi duyun. Yaşam hakkımızı engelleyen uygulamalar var, tüm hasta tutsaklar için herkesin elini taşın altına koyması lazım. Biz ya burada tek başına direnerek, onurumuzla öleceğiz ya da sizlerle birlikte yan yana mücadele edeceğiz."