2 Ekim 2024 Çarşamba

Hasta mahpuslar Oduncu ve Alkış için açıklama

Hasta tutsaklar Zerdeşt Oduncu ve Hasan Alkış için yapılan açıklamalarda, pandemi döneminde ağır hasta mahpusların tedavisinin yapılamadığına ve bu dönemde hapishanelerde tutulmasının büyük bir risk taşıdığına vurgu yapıldı. Açıklamalarda, hasta tutsakların acilen serbest bırakılması istendi.

Covid-19 pandemisinde hasta tutsakların durumu daha da ağırlaşıyor. Bir çok hapishaneden yapılan başvurularda pandemi önlemlerinin tecrit ve hak gaspına dönüştüğü kaydedilirken, insan hakları örgütleri hasta tutsaklarla ilgili açıklamalarına devam ediyor.

İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, F oturmasının 447. açıklamasında hasta tutsak Zerdeşt Oduncu, Ankara'da Hasta Tutsaklara Özgürlük İnisiyatifi Hasan Alkış'ın durumunu paylaştı, hasta mahpusların serbest bırakılmasını istedi.

TEDAVİ HAKLARI ENGELLENEN İKİ AĞIR HASTA MAHPUS YAŞAMINI YİTİRDİ
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonundan Hatice Onaran tarafından yapılan açıklamada, Mustafa Kabakçıoğlu'nu  Gümüşhane Hapishanesi'nde  29 Ağustos günü ve  Mustafa Barış Avıalan'ı  Sincan Hapishanesi'nde 15 Ekim günü tedavi hakları engellendiği için yaşamını yitirdiğini anımsattı. 

Onaran, pandemi nedeniyle ağır risk altında bulunan ağır hasta, engelli, yaşlı mahpusların yaşam haklarının nasıl korunacağı ile ilgili yetkililerin acil yanıt vermesi gerektiğine vurguladı. Onaran, "Pandemi uygulamaları ile hapishanelerde daha da artan ayrımcılık ve derinleşen tecride ek olarak sürecin şeffaf yürütülmemesi; mahpuslar, aileleri ve hak savunucuları açısından endişeleri artırmaktadır. Bu nedenle, yetkililerin sık periyotlarla kamuoyuna bilgilendirme yapması da bir zaruret halini almıştır" diye konuştu. 

Edirne F Tipi Hapishanesi'nde tutulan hasta mahpus Zerdeşt Oduncu'nun durumunu paylaşan Onaran, 2014 yılında Tekirdağ F Tipi Hapishanesi'ndeyken kendini ateşe verdiği eylem nedeniyle vücudunun 3/4'ünde ağır yanıklar oluştuğunu, hastane sürecinden sonra götürüldüğü Edirne F Tipi Hapishanesi'nde sürekli kötü muameleye maruz kaldığını belirtti. Oduncu'nun, tedavisinin zamanında ve yeterli şekilde yapılmadığından kaynaklı yaralarının iyileşmediğini belirten Onaran, annesi Selma Oduncu'nun anlatımlarını aktardı:

"Mardin'de oturduğum ve maddi durumumdan kaynaklı sık sık ziyaret edemiyordum, bir yıldır da pandemi nedeniyle ziyaret edemedim oğlumu. Kendini yaktıktan sonra bir türlü iyileşemedi. Şuan ciğerlerinde sorun var. Vücudu sık sık şişiyor, su topluyor, iltihaplı yaralar oluşuyor. Cezaevi idaresinin verdiği hiçbir yemeği yiyemiyor, yediği her şey alerji yapıyor; kusuyor ve ishal oluyor. Son gittiğim görüşte yanımda kan kustu, gözlerimle gördüm. Bana 'benim işim bitmiş, beni zaten öldürecekler' dedi. Oğlum bu kadar hasta iken hala tek kişilik hücrede tutuluyor. Tek isteğim onun dışarı çıkması yoksa içeride iyileşemez."

Onaran, Covid-19 nedeniyle ağır risk taşıyan hasta mahpusların tahliye edilmesini istedi.

HASAN ALKIŞ SERBEST BIRAKILSIN
Ankara'daki Hasta Tutsaklara Özgürlük İnisiyatifi de 319. haftanın açıklamasında Covid-19 sürecinin hasta mahpusların yaşamı için büyük risk oluşturduğunu belirterek, Mustafa Kabakçıoğlu ile Cengiz Karakurt'un yaşamını yitirdiğini hatırlattı. 

İnisiyatif bu haftaki açıklamasında Bolu F Tipi Kapalı Hapishanesi'nde kalan Hasan Alkış'ın durumunu paylaştı. Hiper tansiyon ve kalp hastası olan Alkış'a, 1,5 yıl önce Behçet hastalığı tanısı konulduğu belirtilen açıklamada, "Hasan Alkış; tedavi için gittiği Bolu İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ramotoloji birim doktoru tarafından muayene edildiğini ve Behçet hastalığından dolayı kalbinden akciğerlerine giden damarlarda genişleme olduğunu, bu sebeple her an ölüm riski taşıdığını, kendisine cezaevinde kalamaz raporu verildiğini, ancak Adli Tıp Kurumuna sevk için ikinci bir hekim görüşü gerektiğini, bunun için Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma hastanesine sevk edildiğini ancak buradaki doktorun kendisine konulan 'Behçet ve Anevrizma' teşhisinin yanlış olduğunu ileri sürerek cezaevinde kalabilir raporu verdiğini aktarmıştır" denildi. 

Alkış'a 3 ay önce olduğu anjiyo sonrasında kendisine tekrar Behçet hastalığı tanısı konulduğu belirtilen açıklamada pandemi gerekçesi her hastaneye gidişinden sonra karantina uygulandığı, bu süreçte havalandırmaya dahi çıkarılmadığı, doktor görüşü alınması için başka illere sevk edilmesinden kaynaklı olarak ring araçlarında rahatsızlandığı belirtildi. 

Hasta Tutsaklara Özgürlük İnisiyatifi "Hasan Alkış'ın birçok ağır hastalığı göz önüne alınarak bir an önce raporlarının tamamlanması ve Adli Tıp Kurumuna sevkinin yapılarak, infazının ertelenmesi süreci hızlandırılmalıdır. Ağır hastalıkları ve pandemi sürecinden kaynaklı olarak her hastane sevkinden sonra uzun karantina süreçleri de yaşamsal tehdit arz etmedir. Hasan Alkış hapishanede kalamayacak denli ağır hastalıkları olan bir mahpustur" diyerek, Alkış ve tüm hasta mahpusların serbest bırakılmasını istedi.