2 Ekim 2024 Çarşamba

Gezi davası 22 Nisan'a ertelendi

Savcılık mütaalasının ardından ilk duruşması görülen Gezi Davası'nda, davanın siyasiliği ve dosyadaki delillerin eksikliği göz önüne çıktı. Taksim Dayanışması duruşma öncesi Çağlayan'dan seslenerek kamuoyunu Gezi'nin gerçek tarihine sahip çıkmaya çağırırken, duruşma 22 Nisan'a ertelendi.

Gezi Davası'nda savcılık mütaalasının ardından ilk duruşma görüldü. Taksim Dayanışması, Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi'nde görülen duruşma öncesi açıklama yaptı. Açıklamaya ve duruşmaya, HDP Grup Başkan Vekili Saruhan Oluç ve HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, TİP Genel Başkanı Erkan Baş ile TİP Milletvekili Ahmet Şık'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda demokratik kitle örgütü, siyasi parti ve sendika temsilcisi katıldı.

ATLAR: GEZİ'NİN TARİHİ HAYALİ SENARYOLARLA DEĞİŞTİRİLEMEZ
Açıklamayı okuyan Akif Burak Atlar, Gezi direnişinin tarihinin hayali senaryolar ve taraflı mahkemelerle değiştirilemeyeceğini belirtti. Atlar, davanın geri çekilmesini, suçlamaların düşürülmesini ve Osman Kavala'nın serbest bırakılmasını isteyerek, sözlerine şöyle devam etti: "Gezi sürecine dair dava edilmesi, yargılanması gereken birileri varsa, amansızca ve kural tanımadan kullandıkları şiddetle Gezi'nin çocuklarının düşlerini, geleceğini çalarak ölümlere ve yüzlerce yaralanmaya neden olanlardır. Ülke tarihinde bir onur sayfası olarak yer alan Gezi direnişini, bu ülkenin geleceğine sahip çıkan demokrasi ve özgürlük çığlığını karalama çabasından artık vazgeçin."

KAVALA SEGBİS İLE KATILDI
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, 1602 gündür tutuklu olan Osman Kavala tutuklu bulunduğu Silivri Hapishanesi'nden SEGBİS ile katıldı. Hakkında ağırlaştırılmış müebbet talep edilen Mücella Yapıcı ile darbeye teşebbüs suçunu "yardım eden sıfatıyla" işledikleri gerekçesiyle haklarında 20 yıla kadar hapis istenen Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden ise salonda hazır bulunurken, Yiğit Ali Ekmekçi yurt dışında bulunması nedeniyle duruşmaya katılmadı.

ATALAY: GEZİ'Yİ SAVUNDUK, SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Duruşmada söz alan Can Atalay, "Biz süre talep etmiyoruz. Biz Gezi'yi savunduk, savunmaya devam edeceğiz. 2014'te kulağımıza ulaştırılan duyumlara rağmen bu ülkeden gitmedik. 2018 soruşturma aşamasında da kovuşturma aşamasında da bizimle ilgili yurt dışı yasağı konulmamasına rağmen gitmedik. Bizim bu yargılamayı uzatmakla ilgili bir çıkarımız olamaz" ifadelerini kullandı.

Bir düğmeye basıldı, Gezi davasının beraat kararı bozuldu. Bir düğmeye basıldı Çarşı davasının beraat kararı bozuldu. Yine bir anda düğmeye basıldı, esas hakkında mütalaa geldi" diyen Atalay, mütaalada delil olarak gösterilen 5 DVD'nin ortadan kayıp olduğuna dikkat çekti. Atalay, davanın siyasiliğine işaret ederek, Erdoğan'ın 9 yıldır Gezi direnişini ağzından düşürmediğini kaydetti. Atalay, sözlerine şöyle devam etti: "Geçtiğimiz hafta çıkan haberlerde Beştepe'de bu davayla ilgili toplantı yapıldığı Adalet Bakanı Gül'ün fikri kabul edilmediği için istifa ettiğini biliyoruz. Bunu tekzip edemediler. İçişleri Bakanı açıklama yaptı. Heyetiniz Soylu hakkında suç duyurusunda bulunacak mı Yargılamayı etkilemenin daha bariz bir örneği yok. Eğer bu talebimi reddederseniz karar tümüyle politik olacaktır."

BAYRAKTAR: HİÇBİR ŞEY YAPMADINIZ AMA KARAR AŞAMASINDAYIZ
Atalay'ın ardından Osman Kavala'nın avukatlarından Köksal Bayraktar söz aldı. "Siz işin esasına girmediniz, hiçbir şey yapmadınız, yeni bir şey yok ama karar aşamasındasınız" diyen Bayraktar, dava sürecinde yaşanan usulsüzlüklere dikkat çekti.

Bayraktar, O dönem bakan olan ve Osman Kavala'nın görüştüğü Nimet Çubukçu ile Sadullah Ergin'in dinlenmesini talep etti.

PEKİN: SAVCILIĞIN SİYASİ YAKLAŞIMI İLE GERÇEK AÇIĞA ÇIKAMAZ
Ali Hakan Altınay'ın avukatı Tora Pekin ise, "Telefonlarını dinleyip dosyaya suç delili olarak koyduğunuz kişiler var, bunlar ne diyor diye nasıl merak etmezsiniz. Bu telefonla görüşen kişilerin tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz. Savcılığın siyasi yaklaşımı ile gerçek açığa çıkamaz, gerçek açığa böyle çıkacak" diyerek süre talebinde bulundu.

Avukat Evren İşler, dosyada yer alan delillerin hukuka aykırı olarak elde edildiğini belirterek, dosyadaki tapelere dayanak yapılan dinleme kararlarının ve ses kayıtlarının tamamının dosyaya konulmasını ve başbakanlıkta davaya ilişkin yapılan Bülent Arınç da dahil olmak üzere bütün isimlerin tanık olarak dinlenmesini istedi.

KAVALA: CASUSLUK SUÇLAMASI HUKUK DIŞIDIR
Osman Kavala, Gezi davasından beraat ettikten sonra iki ayrı suçlamadan yargılandığını hatırlatarak, "casusluk" suçlamasına ilişkin ortada ne bir delil ne de gerçeğin araştırılması için bir çaba olduğunu söyledi. Kavala, sözlerine şöyle devam etti: "Casusluk suçundan tutuklanmış olduğumun hukuksuz olduğu aleni hale gelmiştir. Casusluk suçlamasının kurucu unsurunun var olmadığını, bu husus var olmadan böyle bir suçlama yapılması tamamen hukuk dışıdır."

Kavala'nın avukatı Deniz Tolga Aytöre ise Kavala'nın 4,5 yıllık tutukluluğunun son 2 yılının "casusluk" suçlamasıyla ilgili olduğunu hatırlatarak, "Bu yargılama siyasi baskı altında yapıldığı için güvenmiyoruz. Siyasi bir coşkuyla yazılmış bir mütalaa bu. Bu iddianame ve mütalaanın ayak izlerine basmayın, aldatılıyoruz. Bu çok uzun sürmez, hukuktan uzaklaşanların çok da uzağa gidemediğini gördük. Karar, takdir heyetinizin" dedi.

Avukat Köksal Bayraktar, Osman Kavala'nın 4,5 yıldır süren tutukluluğuna "ölçülü" denmesine tepki göstererek, "Nedir ölçü" diye sordu. Bayraktar, Osman Kavala'nın tahliye edilmesini istedi. Mahkeme heyeti, Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 22 Nisan saat 10.00'da görülecek.